Kerimov: Andican normale döndü
Abone olGünlerdir Özbekistan'da yaşanan gerilimin ardından Cumhurbaşkanı Kerimov, basın toplantısı yaptı. Andican normale döndü. Anadolu Ajansı'na övgüler yağdı.
Özbekistan Cumhurbaşkanı İslam Kerimov, Anadolu Ajansının
Andican olaylarına ''objektif ve normal yaklaştığını'' söyledi.
Kerimov, Andican olayları ile ilgili olarak bugün Başsavcı Raşit
Kadirov'un düzenlediği basın toplantısına ''sürpriz'' bir şekilde
katılarak, açıklamalarda bulundu. Yabancı basında, özellikle Rusya
basınında yanlış ve yanlı haberler çıktığını ifade eden Kerimov,
yabancı basını ve basın toplantısını izleyen yabancı diplomatik
misyon şeflerini doğru bilgilendirmek amacıyla bu toplantıya
katıldığını bildirdi. Andican'da 3 günden beri inceleme yapan
Başsavcı'nın verdiği bilgilerin doğru, yorumsuz ve rakamlara
dayanan bilgiler olduğunu kaydeden Kerimov, gazetecilerin
haberlerini bir an önce bağlı oldukları kuruluşlara iletmek için
gösterdikleri aceleciliği anlayışla karşıladığını ancak,
''sipariş'' üzerine çalışan bazı basın kuruluşlarının olayları
abarttığını söyledi. Olaylardan sağlıklı bilgi vermek için
kendilerinin de zamana ihtiyaç duyduğunu belirten Kerimov, olaydan
bir gün sonra düzenlediği basın toplantısında her şeyi
açıkladığını, ancak bazı basın mensuplarının ''gene bildiklerini
yazdıklarını'' ileri sürdü. ''CUMHURBAŞKANI OLARAK HAYATINIZDAN
SORUMLUYUM''- Gazetecilerin Andican'a sokulmaması konusunda tepki
aldıklarını ifade eden Kerimov, şöyle devam etti: ''Hangi ülke
sıcak noktalara girilmesine izin verir, hiçbir ülkede bu yok. Eğer
bir gazeteci bundan zarar görseydi, o zaman ne olacaktı? Ben,
Cumhurbaşkanı olarak sizin hayatınızdan sorumluyum. Şimdi Andican
normale döndü, yarın isteyen gitsin, orada istediğiniz kişiyle
konuşun. Ama sanırım yarın çok az kişi gidecek. Tabii, Taşkent'te
oturup uydurma haber yazmak daha kolay geliyor.'' Bazı ülkelerin
Andican olayları nedeniyle Özbekistan'a tepkilerinin arttığı
yolundaki haberleri basının abarttığını söyleyen Kerimov, ''Bu
basın Özbekistan'ın dostu değildir'' dedi. -''ANADOLU AJANSI
OLAYLARA OBJEKTİF YAKLAŞTI'' - Kerimov daha sonra, kendisinin
BBC'ye, Reuter'e, Alman Ajansı'na saygı duyduğunu, Çin, Hindistan,
G.Kore, Japonya ve Mısır basınının olayı dengeli verdiğini,
Türkiye'nin Anadolu Ajansı'nın ''olaya objektif ve normal
yaklaştığını'' belirtti. Kerimov ''Ama ben Rusya basını hakkında
bunu diyemem. Rusya'nın NTV Televizyonu, dün gece Andican hakkında
uzun bilgiler verdi, hatta 1991 yılındaki Namangan ve Kokand
olaylarına kadar verdi ama bunları verirken doğru yorum yapmadı''
dedi. Kerimov, Özbekistan'daki muhalefet partilerinden, Özgür
Çiftçiler Partisi (Azad Dehkanlar Partisi) Genel Sekreteri Nigara
Hidayetova'yı kasderek, ''NTV'nin, bir kadından aldığı bilgilere
dayanarak, Andican'da 500, Pahtabad'da da 200 olmak üzere toplam
700 kişi öldüğü ve masum sivil halkın üzerine kurşun sıkıldığı
şeklinde haber verdiğini'' belirtti. Kerimov, ''NTV, Taşkent'teki
Alayi pazarına gitseydi, pazarcılar daha doğru bilgi verirdi,
üstelik karnınızı da doyururdu'' dedi. Andican'da yapılan
operasyonun kendisine ''danışılarak'' yapıldığını vurgulayan
Kerimov, ''Olay günü kendisinin Andican'da olduğunu ve Andican
olaylarının, bir nevi 8 Aralık 1991'deki Namangan olaylarını
andırdığını'' söyledi. Kerimov daha sonra, Namangan'da 8 Aralık
1991'de, Tahir Yoldaşev ve Cuma Namangani'nin, eydandan ''Allahü
Ekber'' diye bağıran 10 bin kişi ile valilik binası işgal etmesinin
ardından olay yerine giderek, ellerinden mikrofonu aldığını, o
zaman bugünkü kadar korumasının da bulunmadığını, Tahir Yoldaş ve
Cuma Namangani'nin kendisinden, ''Özbekistan İslam Cumhuriyetini''
ilan etme talebinde bulunduklarını bildirdi. -''DÜNYADA HİÇ BİR
HÜKÜMET KENDİ HALKINA ATEŞ EMRİ VERMEZ''- Andican olaylarını
çıkaranları ''masum göstericiler'' olarak değerlendirmenin yanlış
olduğunu vurgulayan Kerimov, ''Dünyanın hiçbir yerinde, kendi
halkına karşı ateş açan bir hükümet yoktur. Ben kendi dayanağım
olan halkımı niye 'öldürün' diye emir vereyim? Bu Özbekistan halkı
için bir faciadır. Ben orada yakınları ölenlerden daha fazla
üzülüyorum'' dedi. Ülkede halkın ezildiği, ülke yönetiminin sadece
kendi rejimini ayakta tutmayı düşündüğü şeklinde uydurma haber ve
söylemlerin yayıldığına işaret eden Kerimov, ''Maksat, böyle bir
tabloyu dünya kamuoyunun kafasına yerleştirmektir'' diye konuştu.
Kırgızistan'da, insan hakları savunucusu olduğunu söyleyen bir
kişinin, ''Özbekistan'dan 1 milyon mülteci bekleniyor, bize
uluslararası yardım gönderin'' diye çağrı yaptığını hatırlatan
Kerimov, ''Kırgızistan, zaten kendisi zor nefes alıyor. Bunlar
ciddi şeyler değil'' dedi. Andican'ın dünden itibaren istikrara
kavuştuğunu ve pazar yerlerinin yeniden çalıştığını, hayatın
normale döndüğünü belirten Kerimov, Özbeklerde ''toplu mezar''
adeti olmadığını, Andican'a gidecek gazeteci ve diplomatların
olaylarda ölenlerin kabirlerini tek tek sayabileceklerini söyledi.
Kerimov, Özbekistan'ın Londra Büyükelçiliği önünde bugün, Hizb
Üt-Tahrir örgütünün bir eylem düzenleyeceğini ifade ederek, bunun
Özbekistan hakkında başlatılan geniş bir kampanyanın bir parçası
olduğunu söyledi. Londra'daki Özbeklerin bunu doğru anlamalarını
isteyen Kerimov, Özbeklerde ''Yumruğu, önce korkan kaldırır''
şeklinde bir ata sözü bulunduğunu hatırlattı. -ÇİFTE STANDART- Daha
sonra soruları yanıtlayan Kerimov, bir diplomatın, ''Andican
olaylarıyla ilgili olarak, uluslararası uzmanlara izin verecek
misiniz?'' sorusuna, sert ve kararlı bir tavırla şu yanıtı verdi:
''Siz, kendi içişlerine dışardan bir savcıyı karıştıran ülkeyi
nerede gördünüz? Var mı böyle bir şey? Siz burayı Sierra Leona veya
Ruanda mı sanıyorsunuz? Özbekistan, egemen bir ülkedir ve kendi
meselelerini kendi halledecektir. İngiltere'de yapılan son
seçimlerde hangi normlara uyuldu? Orta Asya veya Türkiye'de bir
olay olursa, siz derhal uzman gönderilmesini talep ediyorsunuz.
Niye sizde böyle bir olay olunca bizi davet etmiyorsunuz? Bizim oy
vermeye hakkımız mı yok? Burada AGİT var, burada tam anlamıyla
güçlü bir BM Temsilciliği var. Niye onlara güvenmiyorsunuz? Batı
niye BM'ye güvenmiyor? Bu çifte standarttır. BM her yerde ve her
şeyi inceleyebilecek tek bir kuruluştur. İşte bu yüzden BM Güvenlik
Konseyi'nin reforme edilmesine ihtiyaç var. Güvenlik Konseyi'nde
Avrupa ülkeleri niye daha fazla? Tabii, bu konuşmalarım bazılarının
hoşuna gitmeyebilir.'' Andican olayları nedeniyle Özbekistan'ı ağır
bir biçimde eleştiren İngiltere Dışişleri Bakanı Jack Straw ile
polemiğe girmek istemediğini, kendisine güvenilir bilgiler
sağlanamadığına inandığını belirten Kerimov, ABD Dışişleri
Bakanlığı'nın Özbekistan'la ilgili yaptığı açıklamasına ise bir
itirazının bulunmadığını söyledi. ABD Dışişleri Bakanı'nın ''ne
demek istediğini çok iyi bildiğini'' ifade eden Kerimov, ancak
''ABD'nin ifade ettiği koşulları önce kendisine, önce Amerikan
ordusuna uygulamasını'' istedi. Bir soru üzerine ülkesinde ''sosyal
patlama''ların yaşanmayacağını, sosyal patlamaları doğuran
koşulların Özbekistan'da olmadığını belirten Kerimov, ''Merak
ediyorum, neden petrol zengini ülkelerde demokrasi daha hızlı
gelişiyor? Orta Doğu ve Hazar havzasında olduğu gibi. Acaba, bu bir
tesadüf mü? Herkes bunun cevabını kendisi bulsun. Bizde bir ata
sözü var. (Önce kendine bak, sonra davul çal) diye. Birilerine
başka, diğerlerine başka standartlar olmamalı'' dedi. -''ÖLÜ SAYISI
ARTMASIN DİYE, SINIRI BİZ AÇTIK''- Kerimov, bir başka soru üzerine,
Kırgızistan'a 530 kişinin geçtiğini açıkladı. Onları sınırda
tutabilme imkanları varken, geçmelerine kendilerinin izin
verdiklerini ve onlar sınırı geçtikten sonra çadırlarından 73 adet
kalaşnikof topladıklarını anlatan Kerimov, şöyle devam etti:
''Şimdi bu kaçaklara 'mülteci' diyorlar. Bunlar, sözde mülteci. Hiç
silahlı mülteci olur mu? Biz isteseydik onları sınırdan
geçirmezdik, bırakın onları kedi ve köpeği sınırdan geçirmeyecek
gücümüz vardı. Onları tutsaydık kayıp sayısı artacaktı. Sınırların
açılmasını bizzat ben istedim. Biz onlara karşı ne silah kullandık,
ne de gaz. Ama Batı ülkeleri, gaz kullananlara bir şey demedi.''
Kerimov, bir başka soruyu yanıtlarken de ''ABD'ye ülkelerinde
askeri üs vermelerine karşın, ABD'ye bağımlı bir politika
izlemediklerini'' bildirdi. ''Özbekistan üzerinde emelleri olan
çeşitli İslamcı radikal grupların, İslam halifeliği isteklerine ne
kadar yakın olduklarının'' sorulması üzerine Kerimov, bunun ''ham
hayal'' olduğunu söyledi. Özbek halkının hiçbir zaman Ortaçağa
dönmeyeceğini, bu hususta kendisinin tam garanti verebileceğini
vurgulayan Kerimov, 13 yıllık dönemde binden fazla kolej
açtıklarını, burada okuyan öğrencilerin 3 dil öğrendiklerini, Özbek
gençliğinin yüzde 60'ının her gün internete girdiğini ve çoğunluğu
kız olan bu öğrencilerin ''peçeye'' girmeyeceğini, Anayasa yerine
şeriatı, mahkeme yerine kadıyı istemeyeceğini söyledi. Kerimov,
Afganistan'da yaşayan Özbekistan İslami Hareketi Lideri Tahir
Yoldaşev'in, Andican olayları sırasında 500 kadar yandaşıyla
Kırgızistan'ın Batkent ilçesinde olduğu yolundaki haberlerin
hatırlatılması üzerine, ''Andican olaylarının önceden ciddi biçimde
planlanmış, Afganistan ve diğer yerlerden destekli bir olay
olduğunu, ancak Özbek istihbaratının elinde Tahir Yoldaşev'in
Batkent'e geldiği yolunda bir bilginin olmadığını belirterek,
kendilerinden daha güçlü olan Rusya istihbaratında bu yönde bir
bilgi olabileceğini söyledi.