Kendisini dinleyene küfreden Paşa!

İNTERNETHABER.COM - Emekli Deniz Koramiral Atilla Kıyat'tan çok çarpıcı açıklamalar geldi. 27 Nisan e-muhtıracıların istifa etmesi gerektiğini belirten Kıyat, kendisini dinleme ihtimaline karşı olarak telefonda açık açık küfrettiğini anlattı.

Balçiçek Pamir'in Habertürk'te ekranlara gelen Söz Sende programının canlı yayın konuğu olan emekli oramiral Atilla Kıyat'tan çok ilginç açıklamalar geldi. İşte Paşa'nın dobra dobra açıklamaları...

E-MUHTIRACILAR İSTİFA EDİP GİTMELİYDİ!

27 Nisan e-muhtıra bir muhtıraydı, zamanlaması yanlıştı, verilmesi yanlıştı, içeriği yanlıştı. Bu yanlış yapıldıktan sonra sergilenen tavır ise yanlış bir kare idi. Madem bu muhtırayı verdiniz, arkasında durun. Bu tabi darbe anlamında değil. Bu muhtıranın tercümesi neydi, ben bu cumhurbaşkanı yani başkomutanla çalışmak istemiyorum dendi. Ben bu baş komutanla çalışmam dediğiniz Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'le çalışmak durumunda kalmaktı. Bunun icabı ya Cumhurbaşkanı Gül'e saygıyı göstermekti ya da ayrılıp gitmekti; yani istifa etmeliydi. O günlerde Genelkurmay Başkanı Cumhurbaşkanı'na selam vermiyor, herhangi bir uğurlamaya gelmiyor, resepsiyonlara gidilmiyor. Aradan bir süre geçiyor, 'Ben bu başkomutanla çalışmam' dediğiniz kişiyle yanyana oturup ellerinizi ağızlarınıza getirerek dudak okunmasın diye görüntüler veriyorsunuz.

ERGENEKON ÖRGÜTÜ SAFSATA DEĞİL!

43 yıl üniforma giymiş birisi olarak Ergenekon ve Balyoz davasında TSK'nın bu duruma düşürülmüş olmasından içim acıdı. Sayın İlker Başbuğ kendisine karşı yürütülen asimetrik savaştan bahsediyordu. Bu asimetrik savaşın içinde bulunan kişileri içinde barındıran silahlı kuvvetler haline gelmesi içimi acıttı. Ergenekon bence safsata değil. İçinde ne var derseniz derin devlet var. Kim bu devlet, doğrusu ben bilmiyorum.

BU ÇOCUĞUN ANNESİ VE BABASI KİM?

Ortada bir çocuk var, annesi kim, babası kim bilinmiyor. Benim ergenekonla ilgili endişem şu: O kadar çok insan alakasız nedenlerle bu davanın içine katıldı ki, korkarım, eğer hakikaten Ergenekon varsa, ortaya çıkmasının şansının kaybedilmesinden korkuyorum. Bilinçli bir sulandırma değil ama herşeyi Ergenekon'a yamanıyor. Uzun yıllar tanıdığım, gazetecilik görevini yapmak üzere o kişilerle irtibat halinde olanlar.

TELEFONDA AÇIKTAN AÇIĞA KÜFRETTİM!

Eğer Atilla Kıyat'ın telefonu potansiyel dinlenen bir telefonsa kendi telefonlarının da dinlemeye alınacağından korkuyorlar. Belki de dinlemiyorlardı. Ben bir ara dinleyen varsa dinleyene küfür ediyordum. Sonra vazgeçtim, meğerse suç işliyormuşum. Sonra bir savcı dinleyene küfretmenin suç olduğuna dair bir karar almıştı. Ben de ne olur ne olmaz diye küfür etmekten vazgeçtim. Başınıza bir şey geliyor, çok sayıda insanın sizi aradığına alışmışsınız, sonra onlarla karşılaştığınızda bunu size söylüyorlar.