Kendini savunma, baskın yap!
Abone olKaradayı Paşa'nın zamanında iki başarılı operasyon yapıldı. Paşa artık durmayın diyor.
Kuzey Irak'a iki büyük sınır ötesi harekâtı gerçekleştiren ve 28 Şubat sürecini yaşayan emekli Genelkurmay Başkanı Orgeneral İsmail Hakkı Karadayı'nın çok önemli bir saptaması var: Irak'la hududumuz dağların zirvesinden geçiyor ve kontrolü çok zor.
PKK'yla geçen 24 yılın komutanları
Org. İsmail Hakkı Karadayı Paşa'nın Genelkurmay Başkanlığı döneminde (1994-1998) Türkiye, hem 28 Şubat sürecini yaşadı hem de PKK'yla mücadelede iki büyük sınır ötesi harekât gerçekleştirdi.
28 Şubat'ı "Türk ordusu, İran ordusunun düştüğü hataya düşmemeli" diyerek özetleyen Karadayı Paşa, PKK olayını da "isyan" olarak niteledi.
Karadayı Paşa PKK'yı şöyle tanımlıyordu:
"PKK olayı geçmişteki Kürt hareketlerine göre organize bir isyandır. Geçmişteki kalkışmalar, örneğin Şeyh Sait olayı, PKK olayına göre şuursuz hareketlerdi. PKK ise örgütlü, organize, dış desteği yüksek, ayrı bir devlet hedefine yoğunlaşmış tam bir isyandır. Türkiye'de tehlikeli bir gidiş var."
Karadayı Paşa'nın çözüm konusundaki görüşlerini ise şöyle özetleyebiliriz:
"Bu sorun Türkiye'nin kendisini iyi anlatmasıyla çözülebilir. Dış etkenlere karşı doğru politika izlemekle çözülür. Türkiye'nin jeopolitik, ekopolitik önemi çok iyi anlatılmalıdır. Kurucu felsefesi, kurucu ilkeleri çok iyi anlatılmalıdır. Türkiye'nin parçalanmaya çalışılmasının nelere yol açacağı iyi anlatılmalıdır."
TERÖRİST BAŞKA, TERÖR BAŞKA
Karadayı Paşa, terörle mücadele etmenin teröristle mücadele etmekten çok farklı olduğunu düşünüyor. Teröristle mücadelenin kolay olduğunu, nitekim, Türk Silahlı Kuvvetleri'nin bunu başardığını ama terörle mücadelenin daha kapsamlı olması gerektiği kanısında:
TERÖRİSTİ MECLİS'TE ARAYIN
"Ben 1980'li yıllarda Elazığ'da sıkıyönetim komutanıydım. Bölgeyi gezerdik. Bingöl'e giderdim. Sonra Kuvvet Komutanı olarak da gittim. Orduevinde bir adam yanama yaklaştı. 'Paşam' dedi, 'Siz teröristi niye burada arıyorsunuz, gidin Meclis'te arayın.' Bu çok anlamlı bir sözdü. Şu açıdan : Asker teröristle mücadele eder. Onu etkisiz hale getirir, yakalar, teslim eder. Ama terörle mücadele çok daha farklı, çok daha geniş bir kavramdır. Terörle mücadelenin ekonomik, politik boyutu vardır. Teröristle kolayca mücadele edersiniz. Terörle mücadele ise sadece askerin işi değildir."
ONUN DÖNEMİNDE İKİ SINIR ÖTESİ
Karadayı Paşa, komutanlığı döneminde 1995 ve 1997'de gerçekleştirilen sınır ötesi harekâtların başarısını "baskın" faktöründe görüyor. Teröristle mücadelede bu faktörün esas alınması gerektiğini savunuyor.
Karadayı Paşa, komutanlığı sırasında yapılan harekât ve operasyonlarda bu esasa sık sıkıya bağlı kaldı. Operasyonları, PKK'nın beklemediği anlarda baskın olarak gerçekleştirdi. Karadayı Paşa'ya göre baskın faktörünün önemi şu:
BASKIN ESASTIR
"Bana göre teröristle mücadelede baskın faktörü olmazsa risk artar. Siz baskın konumunda olacaksınız, savunma konumunda değil. Biz yaptığımız sınır ötesi harekâtta bu esasa uyduğumuz için başarılı olduk. Baskın gücünüz olacak ve baskını da hissettirmeden yapacaksınız. Önceden ilan edilerek baskın yapılmaz. Bunun zararını da geçmişte gördük. Biz böyle bir baskın hazırlığı yapmıştık."
Karadayı Paşa'nın çok önemli saptamalarından biri de Türkiye-Irak sınırı konusunda. Paşa, bu sınırın ileride Türkiye'yi rahatsız etmek üzere İngiltere tarafından özellikle çizildiği kanısında:
BİR YERDE İNGİLİZ PARMAĞI VARSA DİKKAT ET!
"Irak'la hududumuz dağların zirvesinden geçiyor. Bu, İngiltere'nin yaptığı bir iş. Bir yerde İngiliz parmağı varsa dikkat edeceksiniz. Bence adamlar, ileriyi düşünerek, ileride sorun çıksın diye sınırı dağların zirvesinden, kontrolü çok zor bir coğrafyadan geçirmişler. Bu hudut düzeltilmeli. PKK şimdi sınırın bu özelliğinden yararlanıyor ve Türkiye'ye sızıyor. Dağların zirvesinden geçen bir sınırı nasıl kontrol altına alacaksınız? PKK bu coğrafi zorluğu kullanıyor. Bunlar ilerisi düşünülerek çizilmiş sınırlar. Türkiye'yi zor duruma sokacağı hesaplanarak çizilmiş.
SURİYE SINIRI DA ÖYLE
Sadece Irak hududu değil, Suriye hududumuz da yine ilerisi düşünülerek çizilmiş. Suriye hududu öyle bir çizilmiş ki, bizim topraklarımıza doğru bir girinti yapıyor. Ve bu girintide Suriye petrol çıkarıyor. Sınırın bizim tarafında ise petrol yok. Petrol alanı hesaplanarak çizilmiş hudut. Bunu bilinçli yapmışlar."
PAŞANIN OPERASYONU
Karadayı Paşa sık sık vurguladığı gibi teröristle mücadelede "baskın"ı esas alan bir komutandı. Bu anlayışına uygun olarak 20 Mart 1995'te Kuzey Irak'a büyük bir sınır ötesi harekât gerçekleştirdi. Başarısına inandığı "baskın" biçiminde. Bu kez Barzani-Talabani ikilisi ve peşmergeleri devre dışıydı. Harekât sadece TSK tarafından gerçekleştirilecekti.
Ekim 1992'de Barzani-Talabani işbirliğinden ders alındığı gibi iki Kürt liderin birbiriyle çatışma halinde olması da PKK'yı güçlendirmişti. Karadayı Paşa, Barzani-Talabani ikilisini devre dışı bıraktı ve 35 bin kişilik bir kuvvetle, 19 Mart'ı 20 Mart'a bağlayan gece sınır boyunda 229, sınır derinliğinde 40 kilometrelik bir alanda dev bir operasyon başlattı.
Kaynak: Milliyet / Fikret Bila