Kendi heykelini diktiren öğretmen
Abone ol137 ders kitabı yazdı. Heykeli dikilsin diye bekledi. Baktı ki kimse dikmiyor o da kendi heykelini kendi dikti.
İstanbul'da yaşayan emekli öğretmen ve ders kitabı yazarı, Karabük'ün Safranbolu ilçesinde tarihi konak görümünde inşa ettirdiği evin önüne elinde kitap okuyarak tasvir edildiği heykeli ile salonuna büstünü yaptırdı.
Safranbolu'nun Hacılarobası köyünde doğan Niyazi Demir (75), uzun yıllar öğretmen olarak görev yapmasının yanı sıra 137 adet yardımcı ders kitabı ve liselere hazırlık bilgi bankası gibi eserler yazdı.
Emekli olduktan bir süre sonra memleketi Safranbolu'da, hayranı olduğu konakların benzerinden inşa ettiren Demir, geniş bahçesinin özel olarak peyzajını da yaptırarak belirli dönemlerde İstanbul'dan buraya gelerek dinlenmeye başladı.
KENDİ HEYKELİNİ YAPTIRDI
İstanbul'da bir heykeltıraşa, ismini verdiği konağın bahçesi için 1 metre 60 santimetre uzunluğunda ve 100 kilogram ağırlığında heykelini yaptıran Demir, her şeyin okuyarak elde edileceğini vurgulamak amacıyla kendisi kitap okurken tasvir ettirdi.
Büstünü de yaptırarak evinin salonuna koyan 3 çocuk babası ve 6 torun sahibi Demir, 15 günde bir İstanbul'dan Safranbolu'ya gelerek konağında vakit geçiriyor.
Niyazi Demir, Safranbolu evlerine küçüklüğünden beri özlem duyduğunu, bir mimarla düşüncelerini paylaşarak hayalindeki konağı inşa ettirdiğini söyledi.
Yıllardır İstanbul'da yaşadığını ancak 2004 yılından itibaren 15 günde bir Safranbolu'ya geldiğini ifade eden Demir, ''Adımı verdiğim konakta ailemle vakit geçirmekten mutluluk duyuyorum. Özel konuklarımızı burada ağırlıyoruz. Fırsat buldukça Safranbolu'ya geliyorum'' dedi.
''HER ŞEYE EĞİTİMLE SAHİP OLDUM''-
Öğretmenlik hayatı boyunca yüzlerce öğrenci yetiştirmemin yanı sıra eğitim hayatına yazdığı kitaplarla katkıda bulunmaya çalıştığını kaydeden Demir, şöyle konuştu:
''Üretken bir eğitimci olmaya çabaladım. Öğretmenliğin yanı sıra 137 kitap yazdım. Bunlar genellikle Anadolu liselerine hazırlık tarzında yardımcı ders kitapları ve bilgi bankalarından oluşuyor. Çevremdekiler benim için hep 'Heykeli dikilecek adam' derler, ben de gelecek kuşaklara kalıcı eser bırakmak istedim. Her şeyin okuyarak elde edileceğini anlatmak için elimde kitap okurken tasvir edildiğim heykelimi konağın girişine kaide üzerine diktirdim. Çok yoksul büyüdük, giyecek ayakkabı bulamazdık. Her şeye eğitimle sahip oldum. Konakta bir anı bırakmak bıkımından heykelim benim için önemlidir.''