Türker İnanoğlu Türk Sineması'na adını altın harflerle yazdırmış yapımcılığını yaptığı birçok filmle gişe rekorları kırmış, Türkan Şoray, Bülent Ersoy ve daha birçok nadide şahsiyeti sanat dünyamıza kazandırmış değerli bir sinema yapımcısı. Geçtimiz günlerde Cüneyt Arkın'dan Bülent Ersoy'a birçok tanınmış isim hakkında hiç bilmediğimiz sırlarını paylaşan İnanoğlu Sözcü'den Nil Soysal'a verdiği röportajda şimdi de çok yakın ahbabı olan tüm Türkiye'nin çok sevdiği konuşmadan güldüren adamı değerli sanatçı Kemal Sunal'ı anlattı. İşte İnanoğlu'nun Kemal Sunal'la olan hikayesini anlattığı o keyif verici röportaj... POLİS VE ASKERİ İNZİBAT KEMALİ ARAMAYA ÇIKARDI: Kemal Türkiye'nin gelmiş geçmiş en önemli komedyenlerinden biridir. Benim çok iyi ahbabımdı. Kemal o sırada çok popüler, bir filmden çıkıyor, öbür filme giriyordu. Bundan dolayı askere gitme fırsatı bulamadı. Asker kaçağıydı. Polis ve askeri inzibat Kemal'i aramaya çıkardı, o da bazen gelir Kanlıca'daki evimde kalırdı.. Ailece de iyi görüşürdük. Karısını ve çocuklarını çok severim. Çok iyi bir adamdı. Son zamanlarında biz Kemal'le cenazelerde karşılaşırdık. Ben de hiçbir yakınımın cenazesini ihmal etmem, o da etmezdi. Ama en sonunda biz Müjdat Gezen'le birlikte Kemal'i götürüp birliğine teslim ettik. Müjdat da benim çok yakın arkadaşımdır. Kazandığı paranın büyük kısmını sanatçı yetiştirmek için gençlere ve eğitime harcayan biridir. TARIK AKAN İHTİLAL SONRARI KARAKOLLUK OLMUŞ: Gülşen'le Tarık'ı ben romantik komedilerde oynatmaya başladım. İkisi de komediyi iyi yapıyorlardı ve iyi bir ikili olmuşlardı. Tarık çok iyi bir insandı. Ailece de çok seviyorduk onu. Kendine göre ideolojik yönleri vardı. Hürriyet Gazetesi her sene Avrupa'daki Türklere “Sılanın Sesi” diye bir yarışma yapar, o yılın en sevilen sanatçılarını seçer, seçilen sanatçılar, Avrupa'nın beş büyük şehrinde halkın huzuruna çıkardı. 80 ihtilalinin hemen arkasından o sene Tarık, Gülşen, Zeki Müren, Emel Sayın ve başka arkadaşlar gibi büyük bir kadro çıktı. Frankfurt'taki törende Tarık sahneye çıktı, ihtilali tenkit eden bir konuşma yaptı . Sanıyorum Tercüman Gazetesi'ydi… Bunu manşetten verdi. Dönüşte havaalanında polis Tarık'ı alıp götürdü. İlerleyen günlerde Gülşen'i, beni, Zeki Müren'i ve diğer sanatçıları ifadeye çağırdılar. Biz ifademizde: “Görmedik, duymadık” dedik! MÜJDAT GEZENLE BİR ANINIZI ALATIR MISINIZ?: Çok anı var Müjdat'la… Bak aklıma ilk geleni anlatayım sana. Sadık Şendil'i bilirsin. Kanlı Nigar gibi, 7 Kocalı Hürmüz gibi çok değerli eserleri vardı. Bizim Gırgıriye'nin de yazarıydı. Allah rahmet eylesin, çok değerli bir ağabeyimizdi. İlk Gırgıriye'yi çekiyoruz. Sete Sadık ağabey ile birlikte gittik. Ben yönetmenle konuşurken, Sadık ağabey gözünü bir kıza dikmiş, bakıyor. “Hayrola” dedim. “Oğlum ben bu kıza bayılırım” dedi. Kız da ikinci, üçüncü sınıf rollerde oynayan bir kızcağız. O sırada Müjdat geldi yanımıza. Ona da söyledi. Tabii Müjdat yüzsüz! Hemen çağırdı kızı: “Bak kızım Sadık Bey'i tanıyor musun? Seninle yemek yemek istiyor” dedi. Tabii Müjdat'ın da bekarlık yılları o yıllar. Sonra da ekledi: “Al bir arkadaşını, yarın akşam dördümüz yemeğe gidelim.” Bu arada Sadık ağabeyin evi Bursa'daydı. Eşi pek gelmezdi İstanbul'a. Randevulaştılar. Ertesi akşam saat sekizde Ortaköy'de Batanay Restoran'da buluşacaklar. Ertesi gün Sadık ağabey erkenden geldi benim ofise: “Türker ben şimdi Galatasaray Hamamı'na gidiyorum. Oradan da Hilton'a Mehmet'e tıraşa gideceğim. Sonra ne giyeyim? Siyah mı, lacivert takım mı?” diye sordu. “Baba” dedim, “Ne giyersen giy, çuval giysen yakışır sana.” Heyecanla çıktı gitti. Akşam yedide benim ofiste olacak. Müjdat da gelecek, buradan birlikte gidecekler. Müjdat saatinde geldi. Bekliyoruz Sadık ağabeyi. Saat sekize on kala bir telefon: “Ben akşamki senaryo toplantısına katılamayacağım. Yengeniz geldi! Müjdat'a söyle o senaryo benim, burnunu sokmasın!” EN YETENEKLİ HÜLYADIR: Hülya Avşar Türk Sineması'na gelen fiziği en güzel yıldızlardan biriydi. Sinemada çok beğenildi ve sevildi, zaman içinde olur olmaz filmlerde oynadı, biraz da magazine yem oldu. Bu yüzden prestijini de kısmen kaybetti. Bugün tekrar gayret etse yeniden başa güreşir.