Ülkü İnce televizyon seyrediyor Yalova'daki
evinde. CHP'nin Cumhurbaşkanı adayı
(Ekmeleddin İhsanoğlu) açıklanıyor o sırada. Ülkü hanım
Muharrem İnce'yi haberdar ediyor:
-CHP'nin adayı açıklandı.
-Kim?
-Ay neydi... vallahi unuttum.
CHP'ye ışık olmak için, Kemal Kılıçdaroğlu'nun karşısına dikilen
Muharrem İnce anlattı bunu. Karşısında oturan
1253 delegeye, CHP'nin acıklı durumunu anlattı
başka bir deyişle...
CHP için, 36. Olağan Kurultay bana göre tarihi bir fırsattı. 8
seçim kaybeden Kılıçdaroğlu'nun değiştirilmesi, CHP'nin
hayrına olacaktı ama 447 oy bu değişimin olması için
yeterli değil...
Yılmaz Özdil'in de yazdığı gibi, seçimin galibi (Kemal
Kılıçdaroğlu) sürekli yenilenler tarafından belirlendi. O
yüzden Muharrem İnce'nin dışında, herkes
gidişattan memnun. İlginç olan ise, CHP'nin bu gidişatından
AK Partililer de memnun...
Kemal Kılıçdaroğlu, "AKP'yi göndereceğiz" diyor
Erdem Gül'e. Nasıl?Hangi güçle? Bu belli
değil. 8 kez yenilgi tadan birinin bu saatten sonra AK
Parti'yi iktidardan uzaklaşması mümkün mü?
Değil...
Aslı Aydıntaşbaş (Cumhuriyet) bu konuda benimle
hemfikir. CHP'nin iktidarını ihtimal dışı görüyor.
Ama yine de umudunu yitirmemiş. Kemal
Kılıçdaroğlu'na "oyun kuruculuk" aklı veriyor:
" (...) CHP’nin önümüzdeki seçim sürecinde şöyle önemli bir
misyonu var; o da yüzde 50’lik muhalefet blokunun ‘oyun kurucu’
gücü olmak. CHP, kendi başına AKP’yi alaşağı edemeyeceğini bilse
de, her geçen gün zayıflayan AKP-MHP blokuna karşı referandumda
“Hayır” oyu veren yüzde 49’luk seçmen blokunun makul bir aday
etrafında birleşmesinin mimarı olabilir."
Yani?
Yüzde 25-26 oy bandıyla Kemal Kılıçdaroğlu'nun
Cumhurbaşkanı adayı olması söz konusu olamaz... Aslı'nın
önerdiği formül, Ekmeleddin İhsanoğlu'nun bir başka
versiyonu..
Kemal Kılıçdaroğlu'nun konuşmalarından
anlıyoruz ki, CHP bu formüle çok yakın. CHP'den uzakta,
Ekmeleddin İhsanoğlu benzeri bir aday bulacaklar
yine...
Muharrem İnce'nin isyanı da, itirazı da bunaydı
işte...
İtaatsizliğinin sebebi, dışarıdan bir aday arayışınaydı.
Memnuniyetsizliği, kırgınlığı, kızgınlığı... üstü
örtülen, karanlığa hapsedilen partisini kurtarmak içindi.
Hiçbir şey yapmamak mı, yoksa çırpınıp sonuca ulaşmak veya
ulaşmamak mı? Muharrem İnce, elinden gelen her şeyi yaptı
kaybetmesine rağmen kazanan taraf oldu.
Kemal Kılıçdaroğlu ise, kazandı ama kaybetti bana
göre. 790 delegenin Kemal Bey'e reva gördüğü dünkü
galibiyet, 9. yenilginin habercisiydi aslında.
2019'un şimdiden Tayyip Erdoğan'a
teslimi ettiler.
Muharrem İnce sahici konuşmasında
"yapmayın, etmeyin" dedi ama sesini
duyuramadı..
O kadar bağırdı halbuki..
Niye duymadılar acaba?