Kemal Kılıçdaroğlu'na açık açık sordu: Cemaatlerden çekindiği için mi Enes için sustu?
Abone olKemal Kılıçdaroğlu'nun cemaat evinde gördüğü baskıyı ve ruhsal sıkıntılarını anlatan bir video çekip intihar eden Enes Kara için yorum yapmaması üzerine, cemaatlerden oy kaygısı mı yaşadığı soruldu.
Nur Cemaati yurdunda intihar eden Fırat Üniversitesi Tıp Fakültesi ikinci sınıf öğrencisi Enes Kara için Kemal Kılıçdaroğlu'nun yorum yapmaması üzerine Halk Tv yazarı Fikret Bila bu konuyu Kemal Kılıçdaroğlu'na sordu.
Kılıçdaroğlu'nun videoyu izleyip izlemediğini sorusuna “İzlemez olur muyum? Elbette izledim ve içim parçalandı. Çok üzüldüm. Enes gibi gençleri bizim iktidarımız kurtaracak.” dediğini aktaran Bila Kılıçdaroğlu'na yapılan eleştirileri sordu ve yazısında şunları aktardı:
“Olay cemaat evinde geçtiği için oy kaygısıyla yeterli tepki vermediğiniz eleştirisi var. Ne diyorsunuz?” sorusunu yönelttim. Şu yanıtı verdi:
“Eleştirilere elbette saygım var ama ilgisi yok. Bir iki nedenle hassasiyet gösterdim. Birincisi bilim insanlarının, psikiyatristlerin, psikologların bu tür olayların yazılması, dillendirilmesi konusunda uyarıları var. Bilimsel makaleleri var. Ben bilim insanlarının uyarıları konusunda hassasiyet gösterdim. İkinci olarak da çok acı, çok üzücü, yürek parçalayan bir olayı hemen sıcağı sıcağına siyasete konu etmeyi etik bulmadım. Hepsi bu. Yoksa ben oy kaygısıyla gerçekleri söylemekten çekinmem. Bugüne kadar da hiç çekinmedim. Doğru bildiğimi söyledim, söylemeye de devam edeceğim.”
CHP Lideri’ne “Tarikat ve cemaatlerde öldürme, baskı kurma, cinsel istismar gibi olaylar yaşandığına ilişkin bir çok örnek kamuoyuna yansıdı. Özellikle yoksul ailelerin çocukları bu yurtlara gitmek zorunda kalıyor. Bu yurtlarla ilgili ne düşünüyorsunuz” sorusunu yönelttim. Yanıtı şu oldu:
“Elbette sorunun farkındayız. Öneminin bilincindeyiz. Bu gençlerimizi iktidara gelir gelmez kurtaracağız. Bir yıl içinde yurt sorununu çözeceğiz. Gençlerimiz devlet yurtlarında, gayet rahat koşullarda, sıcak suyu olan, bir kişilik, iki kişilik odalarda güven içinde, özgürlük içinde kalacaklar. Şimdiden belediyelerimiz yurt yapmaya, üniversiteli gençlerimizin barınmaya uygun şekilde düzenlenmiş binalarımızda kalmalarına olanak sağlamaya başladılar. İktidarımızda bu sorunu kökünden çözeceğiz, özellikle yoksul ailelerimizin çocuklarına Aile Destek Sigortası’ndan burs vereceğiz, yurt sağlayacağız, başka yerlere gitmelerine gerek kalmayacak. Ayrıca bu yurtlarda ne oluyor ne bitiyor, çocuklar nasıl yaşıyor, çocuklara ne yapılıyor hepsini inceleme altına alacağız. Devlette denetimsiz alan olmaz. Bu denetimi gerçekleştireceğiz ve gereğini yapacağız. Annelerin babaların içi rahat olacak.”
Kılıçdaroğlu, “tarikat ve cemaatlerin gençler üzerinde kurdukları baskıyla, dayattıkları inanç ve yaşam tarzıyla ilgili olarak ne düşünüyorsunuz” soruma da şu karşılığı verdi:
“Biz düşünce ve inanç özgürlüğüne saygılıyız. Gençler istedikleri gibi düşünme, istedikleri gibi inanma özgürlüğüne sahip olmalıdır. Ancak Enes’in anlattığı gibi gençlerimize düşünce ve veya inancın zorla dayatılmasına da sonuna kadar karşıyız. Gençlerimiz özgür ortamlarda, güven içinde arkadaşlarıyla konuşabilmeli, tartışabilmeli istediği düşünceyi, inancı dile getirebilmeli, yaşayabilmeli. Hiçbir baskıyla, müdahale ile karşılaşmamalı. Biz gençlerimize özgürlük vaat ediyoruz ve bunu sağlayacağız. Bundan kimsenin kuşkusu olmasın. Gençler bu ülkenin geleceğidir. Onları özgürce yetiştirmek, istedikleri düşünceye, inanca, yaşam tarzına sahip olmalarını sağlamak, bilimsel eğimle donatmak bizim görevimizdir.”
Kılıçdaroğlu eleştirmediği için tepki çekmişti
Enes Kara olayı için Kılıçdaroğlu sosyal medyada şunları söylemişti:
“Gençlerimizle ilgili canımızı yakan olgular söz konusu olunca, paylaşacağımız içeriklerde hepimiz sorumlu davranmak zorundayız. Bana kızanları anlıyorum ama etik sebeplerden dolayı paylaşım yapmayacağım. Zamanı gelince gereken yapılacaktır. Tepkileri anlıyor ve saygı duyuyorum. Bu tarz haberleri paylaşmakla ilgili bilimsel makaleler söz konusudur. Oluşan öfkeyi politik puana döndürme adına, bilimin uyarılarına kulak asmamayı doğru bulmuyorum.”