Kemal Kılıçdaroğlu iyi yapmış!

Şu bir gerçek ki, Başbakan, fazlasıyla öfke dolu, bağırıp çağırmayı seven, karşındakini azarlamayı normal gören, kendisine itaat edilmesinden hoşlanan, bu tip anlayışla yetişmiş bir insan...

Nesrin YILMAZ nesriny@internethaber.com

TOBB'un Genel Kurul toplantısından ayrılan Başbakan giderken Kemal Kılıçdaroğlu ayağa kalkmamış. Elini de sıkmamış.

Elbette biri size elini uzattığında ayağa kalkıp elini sıkmak en uygunudur.

Oturduğunuz yerden elinizi uzatmanız veyahut o kişiyi görmezden gelmeniz, karşınızdaki kişiye değer vermediğinizi onu küçümsediğinizi ortaya koyar...

Kemal Kılıçdaroğlu da bence Başbakanın elini ayağa kalkıp sıkmalıydı...

Fakat...

Her şey normal olabilseydi!

Şu bir gerçek ki, Başbakan, fazlasıyla öfke dolu, bağırıp çağırmayı seven, karşındakini azarlamayı normal gören, kendisine itaat edilmesinden hoşlanan, bu tip anlayışla yetişmiş bir insan...

Bu yüzden genellikle Başbakanın konuşmalarını dinlemiyorum ve izlemiyorum...

Sonradan okuyorum...

Kendimce böyle bir çözüm buldum.

Kemal Kılıçdaroğlu ise yapması gerekeni yapıp, son kelimesine kadar Başbakanı dinliyor, dinlemeli!

İster sevsin ister sevmesin ülkenin Başbakanı konuşuyor.

Fakat Başbakan hiçbir yerde ülkenin Ana Muhalefet Partisi Liderini dinlemiyor.

O konuşmaya çıkacağı vakit bulunduğu yeri terkediyor.

Besbelli küçümsüyor, değer vermiyor.

Bunu görmezden gelip, Kemal Kılıçdaroğlu'nu eleştirmek ancak ve ancak “yandaş” bir kelimeyle açıklanabilir ki, yakışmaz...

Sorun herkes ayaktayken Kemal Kılıçdaroğlu'nun ayağa kalkmaması ise...

En doğrusunu yapmış!

Bir değil, iki değil...

Ben ağzımı açtığımda kulaklarını tıkayan adamın elini ben de sıkmazdım.

Başbakan bile olsa!

Saygı sadece bir tarafın göstermesi gereken bir şey değildir.

Her fırsatta insani değerlerden dem vuran Başbakanın da saygıyı cebine koyup dolaşması lazım...

Eğer saygı görmek istiyorsa...

Yok eğer istemiyorsa...

Kendi bilir...

twitter.com/nsrnylmz