Kemal Kılıçdaroğlu gündemi değerlendirdi
Abone olCHP'nin eski lideri Kılıçdaroğlu, parti içi meselelerle ilgilenmediğini söylerken genel başkanlık içinse kapıları tamamen kapatmadı.
CHP'de genel başkanlığı kaybettikten sonra siyasi çalışmalarını sürdüren Kemal Kılıçdaroğlu açıklamalarıyla gündem olmaya devam ediyor.
CHP'de tüzük kurultayı öncesi gözlerin çevrildiği isim olan Kemal Kılıçdaroğlu eleştirilerini ve güncel konulara ilişkin açıklamalarını sürdürüyor. Kemal Kılıçdaroğlu, Kısa Dalga'dan Günel Cantak'ın sorularını yanıtladı.
GÜNLÜK YAŞAMINI ANLATTI
Kılıçdaroğlu röportaj boyunca genel başkanlık sonrası zamanını nasıl geçirdiğini, hangi konulara yoğunlaştığını ve güncel siyasete bakışını tek tek anlattı.
"Genel başkanlık sonrasında hayatınızda neler değişti?" sorusuna yanıt veren Kılıçdaroğlu, "Daha fazla kitap okuma ve daha fazla yazı yazma olanağım oldu... Doğal olarak kendime daha fazla zaman ayırıyorum... Ayrıca sık sık felsefe, sosyolog ve tarihçi hocalarla da buluşuyor, 4-5 saatlik toplantılar yapıyoruz" dedi.
"ASIL AMAÇ KILIÇDAROĞLU'NU YIPRATMAKTI"
Genel başkanlığı sürecinde danışmanlarıyla yaşadığı sorunlara da açıklık getiren Kılıçdaroğlu şu ifadeleri kullandı:
Öncelikle şunu ifade edeyim, danışmanlar iki gruptan oluşuyordu. Kalıcı olan ve gerçek anlamda danışmanlık yapanlar kamu kuruluşlarından gelen kamu görevlileriydi. Bu danışmanlar resmi yazılarla istenir. Örneğin, Kamu İhale Kurumundan, BDDK’dan gelen danışmanlar gibi... İkinci grup danışmanlar ise kamu görevlileri olmayıp, Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde gönüllü olarak çalışmak isteyenlerdir. Tartışma konusu olan bu ikinci grup. Geçmişte örneğin, AKP’ye veya MHP’ye çalışmış olanlar bu kez Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Kılıçdaroğlu için çalışmak istediler... Ben de bu gönüllü arkadaşları görevlendirdim. Hiçbir mali olanak sağlamadan. Bunların tamamı gönüllü çalışıyordu. Suçlananlar bunlardı ve suçlamalar önyargılıydı. Asıl amaç Kılıçdaroğlu’nu yıpratmaktı
"BU TOPRAKLARDA İHANETİ GÖREBİLİYORUZ"
Meral Akşener'in Cumhurbaşkanı Erdoğan ile yaptığı görüşmeye ilişkin de değerlendirme yapan Kılıçdaroğlu şunları söyledi:
6 lider Türkiye’yi nasıl yöneteceğimiz konusunda bir ortak mutabakat metni üzerinde anlaşmışsak ki bu metin bizim demokrasi tarihimiz açısından çok değerlidir, Güçlendirilmiş Parlamenter Sisteme geçişte yapılacak Anayasa değişiklikleri konusunda anlaşmışsak masadan kalkma ve tekrar masaya dönme süreci yaşamamalıydık. Sayın Akşener’i daha sonraki süreçte Saray’da görünce doğrusunu isterseniz şaşırmadım. Yaşadığımız bu topraklarda maalesef ihaneti de görebiliyoruz.
"DEMOKRASİYİ SAVUNANLAR OTORİTER LİDERLERLE TOKALAŞMAZ"
AK Parti ve CHP arasında devam eden siyasette normalleşme sürecine ilişkin de konuşan Kılıçdaroğlu şöyle devam etti:
Erdoğan yerel seçimlerde kaybetti. Dolayısıyla Erdoğan’ın yapacağı tek şey vardı. Erken seçime gitmek. Bu aynı zamanda demokrasinin de gereğiydi. Ama Erdoğan’da demokrasi kültürünün kırıntısı olmadığı için erken seçimi aklına dahi getirmedi. Bunu biz çok güçlü bir şekilde dillendirmeliydik. Erdoğan’ın elini sıkma konusundaki düşüncemi İzmir’de dillendirdim. Demokrasiyi savunanlar, otoriter bir yapının mimarıyla tokalaşmak değil, demokrasi için mücadele etmek zorundadırlar.
"PARTİ İÇİ SİYASETLE ÇOK İLGİLENMİYORUM"
CHP tüzük kurultayına ilişkin ise Kılıçdaroğlu, "Doğrusunu isterseniz sıcak siyasetle yani parti içi siyasetle çok ilgilenmiyorum. Bir tüzük değişikliğine ihtiyaç var. Bu konuda sözler de verildi. Umarım Partililerimizin beklentilerine uygun bir değişiklik olur" dedi.
"Yeniden genel başkanlığı düşünüyor musunuz" sorusuna da yanıt veren Kılıçdaroğlu, "Ben siyasi yaşamım boyunca genel başkan olacağım diye hiç ortaya çıkmadım" diye konuştu.
"CHP'Lİ BELEDİYELERİ HİZMET ÜRETEMEZ HALE GETİRMEK İSTİYORLAR"
Son dönemde gündemdeki yerini koruyan belediyelerin SGK borçlarına ilişkin ise Kılıçdaroğlu şu açıklamalarda bulundu:
Çok açık. CHP Belediyelerini hizmet üretemez noktaya getirmek için. Ama şunu rahatlıkla söyleyebilirim. CHP’li belediyeler tüm zorlukları başarılı yönetimle aşmasını bilen belediyelerdir. Bu, pandemi döneminde çok net görüldü. Erdoğan maske dağıtamazken, CHP’li belediyeler başarıyla görevlerini yaptılar. Erdoğan bunu da halk için yapmıyor. 5’li çetelere, saray yandaşlarına kaynak yaratmak için yapıyor.