Bir babanın gözyaşlarıydı Ülke TV'de akan. Esma'nın mektubuydu
onu ağlatan, kızının kapısına astığı pusulaydı Erdoğan'ı
hıçkırıklara boğan.
Konuşmakta zorluk çektiği anda söyledi zaten, bir başbakan
olarak değil, bir baba olarak gözyaşlarına hakim
olamadığını.
Nesrin Yılmaz'ın deyişiyle, yüreği nasırlaşmış kimi akıl yoksunu
zevat, milyonlarca babayı aynı anda ağlatan o görüntüyü doladı
diline haya etmeden. Akan gözyaşı duygusallaştıracağına, öfke seli
oluşturdu sanki.
Kızdılar!
Erdoğan ağlıyor diye...
***
Kemal Kılıçdaroğlu'na ne demeli peki?
"Çaresiz" ilan etti ağlayan "adam"ı!
Doğrudur "çaresiz"dir ağlayan adam, o an tek bir şey gelmez
elinden. Bir meydanda, usulca, kurnazca, kahpece vurulmuş genç bir
kızın yere yığılan bedenini görünce çaresiz kalmıştır Erdoğan,
diğer babalar gibi. Babasının arkasından yazdığı mektubu da
duyunca, hepten çaresiz kalmıştır. Esma'nın masum yüzünün
üzerinden akan mektubun ayrıntıları, kapısına pusula asan kızını
hatırlatınca, çaresizliği artmıştır Erdoğan'ın.
Annesinin tabutunun başında çaresiz gördük bu ülkenin Başbakan'ını.
Alışık olmadığımız bir görüntüydü, başkaları gibi kahkaha
atmıyordu, annesinin tabutunun az ötesinde. Şen şakrak olamıyordu.
Ülke meselelerini cenaze yerinde konuşamayacak kadar
çaresizdi.
Ağlıyordu yine...
***
Bizim tanık olduğumuz çaresizlikler bunlar...
Ya görmediklerimiz...
Erdoğan'ın gizli gizli ağlamaları yok mudur sizce?
Evladına sarılarak, hıçkırıklarla ağlıyor mudur "çaresiz
adam..."
Yoksa kameralara mı ağlıyor Başbakan?!
***
Herkes eteğindeki taşları döktü Erdoğan'ın gözünden yaşlar akınca.
Kimi oy dedi, kimi Irak'ı hatırlattı, kimi Uludere'yi...
Kimi "kendinden olanlar için ağlıyor" dedi, kimi
de onunla birlikte gözyaşı döktü.
İbrahim Tatlıses sizce gözyaşlarına hakim olmuş mudur Erdoğan'ın o
halini görünce. Çaresiz mi o da? Ya ben? Ben de ağladım! Az ötedeki
evladımdan gözyaşlarımı gizleyerek ağladım hem de! Esma'ydı
bize evlatlarımızı daha da kıymetli hale getiren. O kahpe kurşundu
onlar için gözyaşı dökmemize neden olan.
Kemal Kılıçdaroğlu da "çaresiz" kalsaydı keşke!
Ağlamanın insani olduğunu, o da gösterebilseydi bize keşke.
Ağlayabilseydi eğer, gözyaşları kurumasaydı eğer, ağlayan bir
kişinin gerçekten çaresizlikten ağladığını anlar ve gözyaşları
üzerinde siyaset yapmazdı. Kemal Bey, siyaseten ağlamaya
alışık. Duygusal yönünü de görebilseydik keşke. İnsani
olarak o da bir baba gibi olabilse keşke.