Kemal Derviş'ten türban tartışması
Abone olTürban politikası nedeniyle eleştirilerin hedef noktası olan AK Parti'nin söylemlerine beklenmedik bir yerden destek geldi. CHP'li Kemal Derviş, türban tartışması çıkardı.
Arı Hareketi'nin 10. Yıl kutlamasına gelirken kapıda kendisini kuşatan, CHP'den istifalar ve muhalefet haraketi ile ilgili sorulara, "Bu gece siyaset yok" yanıtını veren CHP Miletvekili Kemal Derviş, gecenin sonuna doğru etrafını saran ateşli tartışmanın içine çekildi. Derviş, CHP'den istifa ederek AKP'ye geçen milletvekilleri Necdet Budak ve Atilla Başoğlu olayını "üzüntü" ile karşılarken, dikkatleri Başbakan Erdoğan'ın önceki gün Meclis Grubu'nda yaptığı konuşmaya çekti. Erdoğan'ın "Kamusal alanı insanlarla, renklerle, farklılıklarla ve özgürlüklerle donatılmış alan haline getirmek zorundayız" sözlerine atıfta bulunan Derviş, "Başbakan, kamuda renklilik ifadesini ilk kez kullanıyor, bu çok önemli bir vurgu. Siyasi İslam böyle bir söylemi içermez" vurgusunu yaptı. Yanında bulunan uzun saçlı bir gence dönen Derviş, "Oğlum da saçını kazıttı. Post modern dünyada tek tip insan yok. Kimisi türban takar, kimisi mini etek giyer; bunlara karışamayız" yorumunu yaptı. Türbanlı belediye başkanı Derviş, asıl sorunun türban değil, kadınların siyasal ve ekonomik alanda etkinleştirilmesi olduğunu belirterek, "Yasalar çıkarıp kadınların şirket yönetimlerinde daha fazla yer almasını sağlayabiliriz. AKP'nin kadınların yolunu açmadığını görüyoruz. CHP, AKP'nin tersine yerel seçimlerde daha fazla kadın aday çıkarabilirdi. türbanlı bir belediye başkanımız olsaydı, türban meselesi kendiliğinden çözülürdü" görüşlerini öne sürdü. Merhum DP kurucularından Saim Arif Ergenekon'un kızı Raika Akar hararetlenen sohbete, "İmza toplayıp CHP'den istifa eden milletvekilerinden hakkımızı isteyeceğim. Oylarımızı AKP'ye teslim ettiler" yakınması ile girdi. Derviş, "transferin" siyasetin "olagelen" bir yöntemi olduğunu hatırlattı. Akar'ın türbanın "siyasal simge" olduğunu söylemesi üzerine de Derviş, "Türbanın siyasal simge olmasına itirazım yok. Türbanı, başörtüsüne tercih ederim, daha modern bir giysi. Yunanistan Başbakanı Karamanlis'in şık eşi, Emine Erdoğan ile yan yana gelirken rahatsız olmuyor, siz de olmamalısınız" önerisini getirdi. Siz muhafazakârsınız! Akar'ın bu sözlere itirazı karşısında Derviş, "Siz muhafazakarsınız, ben ilericiyim" saptamasında bulundu. Akar'ın, "Bu ülkede türbanlı kimse öldürülmedi ama mini etekli öldürüldü. Farklılıklara açık olmalarını samimi bulmuyorum" sözleri üzerine ise Derviş, "Erdoğan'ın sözüne inanmak zorundasınız. Tehdit unsuru diye önlem alamazsınız, laikliğe karşı saldırı olduğunda sert cevabı verirsiniz" yaklaşımını sergiledi. Derviş, kendisine yöneltilen "İstifalar münferit mi, yoksa devamı gelir mi?" sorusuna ise "Sanmıyorum" yanıtı verdi. Başoğlu'nu tanımadığını, Budak'ı ise iyi tanıdığını belirtti. Derviş'e yakın olarak bilinen Edirne Milletvekili Prof. Budak'ın istifa etmeden önce 1 Temmuz akşamı Tarım Bakanı Sami Güçlü ile buluşarak AKP'ye geçme kararı basına yansıdı. Bu ilişkiyi göz önüne aldığımızda, Derviş'in şu sözleri anlam kazandı: "AKP, (ABD'de tarım alanında doktorası bulunan) Budak'ın uluslararası alandaki çalışmalarını destekledi. AKP, insanların çalışmalarını takdir ediyor, "Bizden değilsiniz" diye itmiyor." 40 yaşın altına gidelim ARI Hareketi'nin Kuruçeşme Divan'da verdiği davette, siyasetin sert rüzgârları hissediliyor. ARI Hareketi, 1998 yılında ANAP ile bağını kopararak, partiler üstü kalma yolunu seçmişti. Bu gelişmeye zemin hazırlayan konuşmayı da dönemin ANAP Genel Başkanı Mesut Yılmaz, 1996'daki ARI toplantısında yaptı: "Gençler hiçbir şeyden anlamazlar, ben tabandan geldim, bilirim." ARI'nın kurduğu Toplumsal Katılım ve Gelişim Vakfı içinde oluşturulan Ekonomik ve Dış Politika Forumu Başkanı da olan Derviş ise Yılmaz'dan farklı bir yaklaşım sergiliyor: "Sosyal demokrasinin tabanı, 40 yaşın altındakiler. Siyasete onların taleplerini katmalıyız" diyerek hedefini de açıklıyor. Yazı: Serpil Yılmaz Kaynak: www.milliyet.com.tr