Kemal Derviş yüreklere su serpti
Abone olEski Ekonomi Bakanı Kemal Derviş, gelişen ülkelerin toptan bir krize girme ihtimalinin düşük olduğunu söyledi.
Brooking Enstitüsü Başkan Yardımcısı ve
eski Ekonomiden Sorumlu Devlet Bakanı Kemal Derviş, Project
Syndicate için gelişen piyasalardaki hareketliliği değerlendiren
bir yazı kaleme aldı.
Gelişen piyasaların toparlanacağını savunan kişilerin bu ülkelerde kamu borcu/GSYH oranının düştüğüne dikkat çektiğini ifade eden Derviş, "Ne yazık ki bazı ülkelerdeki asıl kırılganlık kamu değil özel sektör borçlarından kaynaklanıyor" dedi.
Derviş, söz konusu ülkelerde hanehalkının ve finans dışı sektörlerin büyük miktarda borca sahip olduğunu belirtti.
‘ŞİRKETLER UCUZ
FONLARA ALIŞTI’
Büyük şirketlerin içerideki faaliyetini
dışarıdan ucuz fonlamaya alıştığını ifade eden Derviş, bu nedenle
bu şirketlerin kurdaki oynaklığa karşı kırılgan hale geldiğini
söyledi.
‘BORÇLAR
BANKACILIĞI ETKİLEYEBİLİR’
Çoğu gelişen ülkede bankacılık sektörünün
sağlam sermaye temellerine sahip olduğunu belirten Derviş, buna
rağmen "Kurdaki sert bir düşüş sonrası bilançoları problemli hale
gelen büyük şirketler bankacılık sektörünü olumsuz etkileyebilir"
uyarısında bulundu.
'BANKALARA KURTARMA GEREKEBİLİR'
Bankacılık sektörünün olumsuz etkilenmesinin
ardından hükümetlerin bankaları kurtarma ihtiyacının doğabileceğini
söyleyen Derviş, "Bu da kamu borcu yükünü artıracak ve uç bir örnek
olarak İspanya benzeri bir duruma yol açabilecektir" dedi.
‘ÇÖZÜM
İYİ KUR YÖNETİMİ’
Böylesi kötü bir senaryoyu engellemek için
kurun iyi yönetilmesi gerektiğini söyleyen Derviş, büyük merkez
bankası rezervleri ve faiz artışlarının yardımcı olabileceğini de
ekledi.
‘YAVAŞ
BÜYÜME KRİZDEN İYİDİR’
Yüksek faiz oranlarının büyüme hızını
keseceğini ve işsizliği artıracağını söyleyen Derviş, "Bunun
maliyeti yine de büyük ölçekli bir krizden daha az olacaktır"
dedi.
‘TOPTAN
KRİZ RİSKİ AZ’
Derviş, "Birkaç ülkede var olan ciddi
tehlikelere rağmen, 2014 yılında toptan bir gelişen piyasa krizi
çıkması ihtimali az. Sermaye çıkışları sınırlı kaldı ve hiçbir
gelişmiş ülke sert faiz artışı yapmayacak" dedi ve şöyle devam
etti: "Son dönemde meydana gelen çalkantının çoğu finansal varlık
fiyatlarının parasal genişleme politikaları yüzünden aşırı şişmiş
olduğunun farkına varılmasından kaynaklandı. Bu nedenle finansal
varlıklar piyasa algılarındaki en ufak değişiklikten bile etkilenir
oldu."