Kazazedelere dava açma çağrısı

Tüketici Hakları Derneği Genel Başkanı Turhan Çakar, Adapazarı'nda meydana gelen hızlandırılmış tren kazasının kaza değil bir cinayet, bir katliam olduğunu belirterek, konuyla ilgili Cumhuriyet Savcılarını göreve çağırdı. Çakar, Tüketici Hakları Derneği'nde dernek yöneticileri ve eski Ulaştırma Bakanlığı Müsteşarı Mete Orer ile birlikte bir basın toplantısı düzenledi. Adapazarı'nda meydana gelen kazada teknik altyapının uygun olmadığı, bu yüzden bir kazaya neden olunacağının bilim adamları ile konuyu bilen uzmanlar tarafından aylardır söylendiğini ve yetkililerin bu konuda uyarıldığını belirten Çakar, teknik altyapı uygunluğunun incelenmesi, ölçüm yapılması istenmesine rağmen bunların yapılmadığına dikkat çekti. Yapılan uygulamanın gerçek bir hızlı tren uygulaması olmadığını ifade eden Çakar, ''Bu bile bile yapılan yanlış bir uygulamadır, bir rezalettir'' dedi. Hızlı tren uygulamasının en az 200 kilometre hızdan başladığını ve teknik altyapının da ona göre hazırlanması gerektiğini anlatan Çakar, Japonya'da uygulanan ve hızı ortalama 250 kilometre olan hızlı tren uygulamasında son 30-40 yıldan beri hiçbir kaza olmadığını hatırlattı. Aynı şekilde AB ülkelerinde de gerçek hızlı tren uygulamasına uzun yıllardan beri önem verilmediğini belirten Çakar, Türkiye'deki uygulamanın hızlı tren uygulaması değil bir ''skandal, hızlandırılmış bir katliam ve cinayet'' olduğunu bildirdi. Bu yanlış uygulamada tüketicinin güvenlik hakkı ve insan yaşamının hiçe sayıldığına dikkat çeken Çakar, şunları kaydetti: ''Şimdi soruyoruz, neden altyapı uygun hale getirilmeden, yeterli araştırma ve inceleme yapılmadan trenler sefere konulmuştur? Yolun bakım ve kontrolü için gerekli olan ölçüm aletleri demiryolunda mevcut mudur? Bilim insanları ve uzmanlar aylardan beri uyardığı ve (Bu uygulamayı durdurun) dediği halde niçin durdurulmadı. Bu yanlış uygulamaya niçin destek verildi. Ülkemizde insan yaşamı bu kadar ucuz mu? Tüketicinin güvenlik hakkına niçin saygı duyulmadı. Bile bile yapılan bu yanlış uygulama ve hızlandırılmış 'tren cinayeti' için ilgili ve yetkililer hakkında Cumhuriyet Savcılarını göreve çağırıyoruz.'' Tüketici Hakları Derneği Genel Başkanı Turhan Çakar, ölenlerin ve yaralananların yakınlarını da dava açmaya çağırırken, bile bile yapılan bu yanlış uygulama ve cinayetten dolayı sorumluların ve ilgililerin halktan özür dilemesi gerektiğin vurguladı. Çakar, hızlı tren rezaletine son verilmesini isterken, Japonya'da ve AB ülkelerinde olduğu gibi altyapısı uygun hale getirilmiş gerçek hızlı tren uygulamasına geçilmesini istediklerini vurguladı. Bir gazetecinin ölen ve yaralanan vatandaşların yakınlarının nereyi dava etmeleri gerektiğine yönelik soruyu Tüketici Hakları Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Avukat Burhan Çelik yanıtladı. Çelik, ölen ve yaralananların yakınlarının TCDD'yi dava edebileceğini ve TCDD'nin büyük bir tazminat yükü ile karşı karşıya olduğunu kaydetti. Çelik, ayrıca vatandaşların manevi tazminat davaları açmalarının mümkün olduğunu bildirdi. Toplantıya katılan eski Ulaştırma Bakanlığı Müsteşarı Mete Orer de hızlı tren uygulamasına geçildikten sonra TCDD Genel Müdürü Süleyman Karaman ile görüştüğünü belirterek, bu görüşmede hızın arttırılması sırasında alınması gereken önlemlerin yerine getirilmemesinden endişe ettiğini bildirdiğini kaydetti. Karaman'a raylardaki bakımın da iyi olmadığını, yine yolun kendisinin söz konusu hızı karşılayacak düzeyde olmadığını söylediğini de aktaran Orer, hızlı trenin bakım toleranslarının çok fazla tutulduğunu, bakımdaki sorunlara giderilmeden hızlı trenin işletilmemesi konusunda uyarıda bulunduğunu da anlattı. Orer, ''Kazadan anlaşıldığına göre, kuvvetli bir ihtimalle vagonlardan bir tanesi bizim tırmanma dediğimiz rayın üzerine çıkması, yine kısmen hızın fazlalığından, kısmen hattın bakımsız olmasından, kısmen ekartmanın iyi sağlanmamış olmasından, belki de sıcaktan dolayı yarı çapların değişmesi de bu kazada etkilidir. Bütün bunlar birbirine bağlı çok karmaşık bir sorun'' dedi. Yine ulaşım programlarının iyi olmadığı kanaatinde olduğunu ve bunun da insanların hayatına mal olduğunu belirten Orer, bu olayın başka bir ülkede meydana gelmesi halinde Ulaştırma Bakanı'nın istifa edeceğini, Türkiye'de de hiç değilse TCDD Genel Müdürü'nün istifa etmesi gerektiğini kaydetti. Orer, TCDD Genel Müdürü'nün bilgi birikimin ne olduğuna ilişkin bir soruya verdiği yanıtta da kendisinin çok yetenekli bir makine mühendisi olduğunun söylendiğini kaydetti. Orer, ''Öyle olabilir. Nitekim sorun makineden olmamıştır. Yol mühendisliği, yani inşaat mühendisliği bakımından ortaya çıkan sorunlardan kaynaklanmıştır. TCDD Genel Müdürü ile yaptığım görüşmede sanıyorum Yol Daire Başkanı bir beyefendi de vardı. O görüşmede söylenenlerden anladığım kadarıyla yüksek hızlarda büyük sorunlar yaratacağı konusunda belki biraz fulu görüşü vardı. Ama tabi takdir etmek mümkün değil. Kendisi iyi bir makine mühendisi olarak her yerde takdim ediliyor.''