Kaza yerini falcıya sormuşlar
Abone olSon teknolojik konum belirleme sistem ve araçları yetmemiş, Yazıcıoğlu’nun yerini falcıya sormuşlar… İşte inanılmaz detaylar;
ZÜBEYİR KINDIRA
İNTERNETHABER
ANKARA- Tam Türk işi bir arama-kurtarmanın haberi bu.
TBMM’de kurulan Muhsin Yazıcıoğlu’nun helikopter kazasını araştıran
komisyonda; arama kurtarma çalışmaları sırasında falcının da
devrede olduğu, kurtarma çalışmaları sırasında tam bir curcuna
yaşandığı ve bakana silah çekmeye, makam araçlarının bayrak
direklerinin kırıldığı ortaya çıktı.
FALCIYA SORDUK
TBMM’de kurulan Muhsin Yazıcıoğlu Kazası Araştırma Komisyonu’nu
tutanaklarına olay sırasındaki yaşanan ilginç olay ve bilgiler
yansıdı. Yazıcıoğlu’nun ve helikopterin yerini bulmak amacıyla
falcıya gidilerek yer tespiti yapılmış. BOTAŞ Firmasına kış
şartlarında arama kurtarma hizmeti veren Arama Kurtarma Ekibi
Başkanı Ercüment Güler, “Kaza sonrası Büyük Birlik Partisi
yöneticileriydi zannediyorum. Gelip bize ‘Biz bir falcıya gittik,
fal baktırdık şuradaymış’ dediler. Biz de onlara
umutsuzluğa düşmemeleri için bunun son çare olduğunu empoze etmeye
çalıştık. İkinci günden itibaren de taşkınlıklar başladı” dedi.
CURCUNA ARAMA
Komisyon tutanaklarına göre BOTAŞ Firmasına kış şartlarında arama
kurtarma hizmeti veren Arama Kurtarma Ekibi Başkanı Ercüment Güler
de, komisyona verdiği bilgide, bakan ziyaretleri sırasında peşinden
gelenlerin yarattığı kalabalığın arama kurtarma çalışmalarını
olumsuz etkilediğini söyledi. Güler, şunları söyledi:
BAKANA SİLAH ÇEKİLDİ
“Sayın Bakanımız geldiğinde peşinde kendisini gelmek zorunda
hisseden o kadar çok devlet erkânımız var ki ve o kadar çok onların
yardımcıları ve şefleri var ki, ortalık tamamen curcunaya döndü.
Hatta Sayın Bakanımız bile sinirlendi, aracı gidemiyor, sinirli bir
şekilde yürümeye başladı. Arama kurtarma çalışmaları sırasında bazı
partililerin taşkınlık yaptıklarını, hatta bakana silah çekmeye
kadar varan olaylar yaşandı. Orada bir şekilde yine Büyük Birlik
Partisi yöneticileriydi zannediyorum yani gelip işte söyledikleri
“Biz bir falcıya gittik, fal baktırdık şuradaymış.” Şimdi, tamam,
bu artık son çare orada umutsuzluğa düşmemelerini de biz empoze
ettik onlara. Yani ikinci günden itibaren taşkınlıklar başladı.
VALİNİN ARACINA SALDIRI
Sayın Valinin arabasının bayrak direğini kırdılar, Sayın Bakanın
aracının üzerin çıktılar, silah çektiler. Arama-kurtarmacılar, 'Ben
zarar görmeden nasıl kurtulabilirim'e bakmaya başladılar. Çünkü
AKUT çok şahit olmuştur. Hayat kurtarmaya gidersiniz, dayak
yersiniz bu ülkede..”
YA PİLOT ZEHİRLENDİ, YA HELİKOPTER BOZUKTU
AKUT Başkanı Nasuh Mahruki de kaza ile ilgili olarak, “Ya pilot
zehirlendi ya da helikopter bozuktu” dedi. Mahruki, olay
sonrasındaki bakan ve siyasi ziyaretleri ile basın organlarının
yayınlarının süreci strese sokarak kurtarma çalışmalarını olumsuz
etkilediğini vurguladı. Kayseri Valisi’nin kaza sonrası yaptığı
açıklamanın süreci biraz geciktirdiğini ifade eden Mahruki, şunları
söyledi:
“Bunun bir komplo olduğunu düşünecek olursak, yani evet burada
hakikaten ters hareket var ve bu insanlar bilinçli bir şekilde bu
kazaya maruz bırakıldılar diyecek olursak, o zaman bence sorulması
gereken burada dört tane temel soru var: Bir tanesi, araştırılması
gereken, pilotun sağlığı, pilotun son yediği, içtiği, yani
muhtemelen cesetlere, enkazlara ulaştırıldıktan sonra bunun
kontrolü yapılmıştır veya çok kolay yapılabilir; ikincisi,
helikopterin bakımının durumu, hakikaten yeterli, gerekli bakım
yapıldı mı yapılmadı mı helikopterin; üçüncüsü, ELT neden
çalışmadı? Dördüncü soru da, Kayseri Valisine bu yanlış bilgi
nereden geldi? Bu dört tane soru; eğer dördünden de tatmin edici
bir cevap bulamazsınız, o zaman bunun hakikaten bir komplo
olduğunun üzerine gidilebilir. Ama bana sorarsanız, benim
tecrübelerim ve bu algıladığım şekliyle bu olayın, bunların birçoğu
birtakım talihsizlikler, şanssızlıklar ve birtakım yanlış
inisiyatiflerin üst üste çakışmasıyla ortaya çıkmış. Bu dört konu
çakışırsa bir yerlerde o zaman altında bir şey çıkar. Ama
çakışmadığı sürece bence bu konu maalesef bir kazadır diye kapatmak
gerekir”
POLİS YER TESPİTİ YAPAMIYOR
Mahruki, 112’deki bayanın 155 polisin telefon konuşmasını
uzattığını yer tespiti yapacağını sandığını, Türkiye’de böyle bir
sistemin olmadığını ifade ederek, “Mesela 112’deki bayanın telefon
konuşmalarında biraz daha konuşun yerinizi tespit etmeye
çalışıyoruz demesi de aslında polisin onu yapacağını zannediyor
112’deki bayan da zannediyor ki Türkiye’de öyle bir sistem var”
dedi.