Kavimler göçü olası değil
Abone olTürkiye'nin AB üyelik sürecinin devam ettiği şu günlerde Avrupa'da büyük çoğunluk olası bir göç hareketinden kuşku duyuyor. Fakat bazı gazeteler bunu savunmuyorlar.
Avusturya'nın liberal sağ eğilimli günlük gazetesi Die Presse,
Türkiye-AB ilişkilerini ele aldığı makalesinde, ''Bazı çevrelerin
iddia ettiği gibi yeni bir Türk kuşatmasının mümkün olmadığını''
yazdı. Gazetenin köşe yazarı Andreas Schnauder imzasıyla yayımlanan
makalede, ''Bir araştırmaya göre Türkiye'nin AB'ye katılımından
sonra uzun vadede yaklaşık üç milyon Türkten oluşan bir göç
potansiyelinin söz konusu olduğu'' belirtilerek, ''AB, Ankara'nın
katılımının ardından, birçok yorumcunun dediği gibi yeni bir 'Türk
kuşatmasıyla' karşılaşmayacak'' denildi. Son yapılan araştırmalara
göre gelecek göç akınının geniş çaplı olmayacağını belirten
Schnauder, ''Brüksel'deki Avrupa'nın Dostları Enstitüsü'nün yaptığı
araştırma, 2.9 milyon kişilik uzun vadeli bir göç potansiyelinden
bahsediyor. İlk bakışta gerçekten de sel felaketi gibi görünen
akın, orantıya vurulduğunda temiz su akıntısına eş duruma geliyor.
Yani genişlemenin ardından Türk göçmenler 2025 yılında 570 milyon
olacak AB nüfusunun sadece yüzde 0,5'ini oluşturacak'' diye yazdı.
Araştırmayı yapan Kersty Hughes'e dayanarak, göçün en az on yıla
yayılacağını anımsatan Schnauder, ''göçün ekonomik açıdan AB'ye hız
kazandıracağını, AB'nin bir yandan ucuz iş gücüne sahip olup
uluslararası alanda rekabet yeteneğini artırırken diğer yandan
şanslarını Avrupa'da denemek isteyen genç ve iyi eğitimli kişilere
sahip olacağını'' kaydetti. Türkiye'nin üyeliğiyle başlayacak göçün
her halükarda Avrupa nüfusunun yaşlanması, bunun sosyal sistemlere
ve AB ülkelerindeki iş piyasasına olumsuz etkilerini azaltacağına
işaret eden Schnauder, ''AB içindeki gelir farklılığı Türkiye'nin
katılımıyla yoğun şekilde artacak. Bir kıyaslama yapılacak olursa,
bu alanda eskiden beri AB üyesi olan 15 ülkenin çok gerisinde kalan
on yeni üye ülke, Boğaz'daki ülkeden neredeyse iki buçuk katı daha
varlıklı. Ülkenin kişi başına geliri AB ortalamasının yalnız yüzde
27'si kadar'' görüşünü savundu. Schnauder, tümünü Türkiye'nin AB
üyeliğine ayırdığı makalesinde özetle şu görüşlere de yer verdi:
''Türkiye'nin entegrasyonu ekonomik açıdan birliğin tümünü belli
bir ölçüde olsa da olumlu etkileyecek. Hollanda'daki Ekonomi
Politikaları Analizi Bürosu, eski 15 AB üyesinin, ülkelerine
yapılacak ihracatın artmasıyla, 8,5 milyar Euro tutarında olumlu
etkileneceği sonucuna vardı. Türkiye daha şimdiden Avrupa
ürünlerinin ihraç edildiği altıncı sıradaki ülke konumunda. Türkiye
ise iç pazara katılmaktan kazançlı çıkacak, ihracatta yüzde 8,1'lik
bir artış olacak. Ancak ülkenin refah seviyesinde yalnız gayri safi
milli hasılanın yüzde 0,8'i kadar bir fark kaydedilecek.''