Katliam belgelerini basına gösterdi
Abone olDersim olaylarında ailesinden 12 kişiyi kaybeden emekli memur Hüseyin Akgün, ailesinin katledildiğine dair belgesinin olduğunu iddia etti.
Dersim olaylarında ailesinden 12 kişiyi kaybeden emekli
memur Hüseyin Akgün, ailesinin katledildiğine dair belgesinin
olduğunu iddia etti.
CHP Tunceli Milletvekili Hüseyin Aygün’nün dile getirmesi ile
tekrar gündeme gelen olaylarda yakınlarını kaybettiklerini belirten
Hüseyin Akgün, amaçlarının intikam almak değil sadece hakikatlerin
aydınlatılması olduğunu söylüyor.
Dersim katliamında öldürülen dedesinin 1914-18 yıllarında Rus
ordusuna karşı çarpıştığını ve bunun karşılığında dönemin generali
tarafından çavuşluk ünvanı verildiğini ve daha sonrada daimi
encümenlik görevi ve nahiye müdürlüğünü yaptığını dile getiren
Hüseyin Akgün, dedesinin devlete karşı hiçbir isyanda bulunmamasına
rağmen, çocukları ve torunlarının da aralarında bulunduğu 12
kişinin katledildiğini söylüyor.
"KATLİAM BELGELENDİ"
Ailesinde 12 kişinin öldürüldüğünün zabıtla karara bağlandığı
belgede katliam şöyle ifade ediliyor: "Hüseyin Altıntaş’ın nüfus
hane kayıtlarında adı yazan Hüseyin karısı Humar ve Hüseyin
evlatları Humar’dan doğma Elif, Mehmet, Hadice, Ahmedi, Suzan,
Alicemal, Hetip, Emine’nin 1938 harekatında imha edildiği ve aile
reisi Hüseyin Altıntaş’ın da 1952 yılında öldüğü, haneden yalnız
Ali Akgün’ün sağ kaldığı anlaşılmak gereği düşünüldü" ifadeleri ile
katliam belgelenmiş oluyordu. Belgede vali yardımcısı, defterdar
vekili, ziraat müdürü, tapu sicil muhafızı, toprak ve iskan
müdürünün imzaları bulunuyor. Tunceli Valiliği, 27 Ağustos 1955’te
toplandığında, ‘haneden sağ kalan’ Ali Akgün’ün, sürgün olduğu
Kütahya’dan Tunceli’ye dönüşünü bu zabıtla karara bağlamıştı. Ancak
o gün geri dönüş için yazılan bu ifadeler, bugün ‘Dersim
Katliamı’nın ilk resmi itiraflarından biri oldu. Hüseyin Akgün, bu
zaptı kanıt gösterip 12 yakınını yitirdiği kıyımı 72 yıl sonra
yargıya taşıdı. Dönemin jandarma erleri ve yetkilileri hakkında
‘insanlık karşı suç işlendiği’ iddiasıyla suç duyurusu yaptı.
"CHP’Yİ ANLAMAK MÜMKÜN DEĞİL"
Dersim olayları ile ilgili devlet nezdinde güzel gelişmeler
yaşandığını dile getiren Hüseyin Akgün, ancak CHP cephesinde
yaşanan gelişmelerin kendisini tedirgin ettiğini ve bir anlam
veremediğini söylüyor. Akgün, sözlerini şöyle sürdürüyor:
"Cumhurbaşkanı 'bu tabuları kaldıralım' diyor güzel bir gelişme,
ülkemizin başbakanı 50 bin kişilik katliamdan bahsediyor. Bu da
güzel bir gelişme, ancak yıllardan beri Dersim oylarından beslenen
CHP, bu olaya karşı çıkıyor. Bu anlamak mümkün değil. Hüseyin Aygün
verdiği demeçte devleti ve ülkesini zedelemeden o bu katliamın o
dönemde yapıldığını ve cumhurbaşkanın da bundan haberdar
olmamasının mümkün olmadığını söyledi. CHP neden buna karşı
çıkıyor, hala bunu anlamış değilim." diyor.
"50 BİN KİŞİ KATLEDİLDİ BU TOPRAKLARDA
ARAŞTIRILSIN"
Katliam ile ilgili CHP’nin tutumunun çok düşündürücü olduğunu dile
getiren Hüseyin Akgün, gerçeklerin aydınlatması için Başbakan
Yardımcısı Bülent Arınç’ın tarihle yüzleşmek adına 'Dersim
olayları'na dair bütün gerçeklerin ortaya çıkartılması için
Meclis'te bir araştırma komisyonu isteğine karşılık CHP’nin tepki
gösterdiğini söylüyor. Akgün sözlerine şöyle sürdürüyor: "Bülent
Arınç, 'mecliste bir hakikat komisyonu kuracağız' diyor. CHP’de
bazı insanlar 'olmaz' diyor. Neden olmaz, neden korkuyorsunuz? 50
bin kişi katledildi bu topraklarda araştırılsın, CHP yıllarca
buranın oylarıyla beslendi. Biz kin gütmüyoruz, kimseden intikam
almıyoruz. Sadece bu gerçeğin ortaya çıkarılmasını istiyoruz.”
dedi.
Dersim olaylarının gündeme getirilmesinin sevindirici olduğunu
ancak tartışmanın içinde Dersim insanın olmadığını belirten Müslüm
Gürhan ise mağdur olan kitlelerin acılarının, özlemlerinin
giderileceği tartışmaların olmasını gerektiğini söyledi.
Dersim'de, 1938 olaylarında ailesinden çok sayıda insanın
öldürüldüğünü dile getiren Hasan Ayabil ise kimsenin bu olaylar
üzerinden politika ve siyaset yapmasını istemediklerini söyledi.
Ayabil, “Kimse Tunceli'nin üzerinde siyaset yapmasın, Hüseyin
Aygün, Tunceli üzerinden siyaset yapmasın,1938 yılında benim
ailemden sadece babam sağ kalmış, hepsi katledilmiştir. Biz bu
yaraları kapattık, katliam olmuştur doğrudur. Biz toplumda bu
acıları unutmaya çalışıyoruz” dedi.