Karamehmet'in onurlu davranışı

17 yıl boyunca Çukurova Holdig'in sahibi Karamehmet'in sağ kolu olarak görev yapan Mehmet Emin Karagülle, Turgut Özal'la patronu arasında Davos'ta geçen sır konuşmayı açıkladı. "Karamehmet ilk özel TV'yi kurmak istiyordu. Bu isteğini Özal'a açtı. Özal, 'TRT varken kendime muhalif kanal kurdurtmam ancak mutlaka istiyorsan bu projenin içinde ben de olmalıyım' dedi.. Mehmet Emin Karagülle, 17 yıl Çukurova Dış Ticaret A.Ş'de Genel Müdür olarak çalıştı. İhracat konusunda büyük başarılara imza attı. Tam 17 yıl Mehmet Emin Karamehmet'in sağ kolu oldu. Sonra yolları ayrıldı. Bugün Karagülle'nin yaşadıklarını anlattığı ama bence her şeyi yazmadığı bir kitabı var elimde. Kitap "İhracat şampiyonlarının gerçek öyküsü, 70 Cent uğruna" ismini taşıyor. Karagülle ile yazılmayanları da konuştuk. * Her zaman başbakanın ya da bakanların yaptıkları gezileri merak etmişimdir. Başka ülkelere giderken yanlarında yüzlerce işadamı olur. Neden bu kadar önemlidir bu geziler? Size soruyorum çünkü siz de ihracat peşinde koşan biri olarak herhalde çokça geziye katıldınız. -Birincisi o gezilerde bütün işadamlarını tanırsınız. Bu ciddi bir avantaj. Bir yurtdışı gezisine devletle birlikte gittiğiniz zaman bütün kapılar açılır. Randevular daha çabuk alınır. Ayrıca örneğin ihracat ile bir probleminiz var, bürokratlara ya da doğrudan başbakana bunu iletmeniz sorunun çözülmesini sağlar. Bir de bazen bu gezilerde olayla hiç alakası olmayan işadamlarını görürsünüz. Onların da mutlaka devletle halletmesi gereken şeyler vardır, o yüzden gelmişlerdir. Adam gider bütün program boyunca otelde bekler ama bir şansını bulur başbakan ile mutlaka görüşür. Ben hem Özal hem de Demirel ile defalarca gezilere katıldım. * İkisini karşılaştırabilir misiniz? -Özal ile geziye gittiğiniz zaman onunla mutlaka yüz yüze görüşürdünüz. Ama önemli bir şey vardı, ona kül yutturmak mümkün değildi. Her konuşulan konuya çözüm getirirdi. Demirel ise uzaktan elinizi sıkar, kimin elini sıktığına bile kafasını kaldırıp bakmaz. Ayrı bir dünyanın insanıdır. Yanında taşıdığı ve iltifat ettiği kimseler işadamı bile değildir. Örneğin Demirel gitti Romanya'da banka açtı, bir iş hanının bir oda ve koridoru olan bankası. Sonuç ne oldu? Hüsran. Herkes Özal gibi şort giymeye çalıştı ama başaramadı işte. Özal farklı biriydi. İhracata çok inandı. İhracatın ve turizm gelirlerinin artmadığı takdirde hiçbir şey yapamayacağımıza gönülden inanmıştı. * Sizin ve patronunuz Karamehmet'in Özal ile ilişkileriniz nasıldı? -Ben şirket yöneticisi olana kadar Özal'ı tanımadım. Mehmet bey ise başbakan ile sık görüşen biri değildi. Sadece bir kez benden Özal ile özel bir randevu ayarlamamı istedi. * Ne için? -O zaman Davos toplantıları oluyordu, ben de Cenevre'deydim. Konuyu Özal'a ilettiğimde o da bana sizin sorunuzu sordu. Dedi ki "Çok merak ediyorum senin patron benden ne isteyecek, hiç gelmez görüşmez, bu sefer ne oldu?" * Karamehmet işlerini nasıl hallederdi peki? Bir örnek vereyim, o zamanın Maliye Bakanı Kurtcebe Alptemuçin bir gün demişti ki "senin patron üç tane bankanın sahibi, ben ülkenin maliye bakanıyım.Ayda bir değil haftada bir konuşmam lazım ama ortada yok" Mehmet beye bunu ilettiğimde niye ben konuşacakmışım o bankaların kendi genel müdürleri var diye cevap vermişti. Yapı meselesi bu. * Özal'ı niye görmek istemiş? -Turgut Bey'in odasına beraberce girdik. Özal Mehmet beyin babasını iyi tanırdı. "Yahu Mehmet, hiç gelmezsin ne istiyorsun benden" diye sordu. Mehmet bey "ben özel bir televizyon kanalı kurmak istiyorum" diye cevap verdi. O zaman daha sadece TRT vardı. Turgut bey şöyle cevap verdi; "Bak, Mehmet ben TRT gibi bir kanal varken kendime muhalif bir kanal kurdurtmam. Olmayacak bir şey istedin sen şimdi benden. Eğer mutlaka böyle bir şey yapmak istiyorsan içinde benim de olmam gerekir. O zaman olur, başka türlü olmaz" * Yani kurulacak kanaldan hisse istedi.Peki Karamehmet ne cevap verdi? -Mehmet beyin o zaman söylemesi gereken şey "Tabii Turgut bey" olmalıydı ama Mehmet bey imkanı yok böyle bir şey söylemez. Söylemedi de zaten. * Bu konuşma STAR televizyonundan da önce yani -Tabii tabii çok önce. Zaten bu konuşmanın hemen ardından yaklaşık 1 yıl sonra, belki daha az. Magic box isimli özel bir televizyon kanalı kuruldu. Ortağı da Ahmet Özal'dı. Kaynak: Sabah Gazetesi