Karagülle, gizli belgeyi değerlendirdi

Abone ol

Susurluk Davası’nın eski hakimi Sedat Karagül, Bucak’ın, Abdullah Çatlı’ya ait gizli belgeleri mahkemeye sunmasına “İyi düşünülmüş ve danışılmış bir o

Çatlı’nın generaller ile çekilmiş fotoğrafının delil olarak gösterilmesinin önemine işaret eden Karagül, Bucak’ın bu yolla mesaj verdiği görüşünde: “Bucak, ‘Çatlı’yı tanıyorum; ama generaller de arkadaşım. Onlar da mı çete elemanı? Daha yetkili insanlar varken benim gibi korucuların liderine niye bu kadar yükleniyorsunuz?’ demeye çalışıyor ve soru işareti koyuyor.” Kapatılan Devlet Güvenlik Mahkemesi’nde Susurluk Davası’na 4 yıl baktıktan sonra emekli olan Karagül, Zaman’a yaptığı açıklamada, Çatlı’nın çantasında bulunan tüm evrakların mahkemeye verilmediğini ileri sürdü. Karagül, Bucak’ın, hakkındaki beraat kararının Yargıtay tarafından bozulması üzerine korktuğunu ve kendisini kurtarmak için lehine olabilecek belgeleri mahkemeye sunduğunu düşünüyor. Bucak’ın delilleri saklayarak yeni bir suç daha iş-lediğini belirten Karagül, yine de dava ile ilgili son gelişmeyi olumlu buluyor. Susurluk kazası, Türkiye’nin gündemini 8 yıldır meşgul ediyor. Devlet-mafya ilişkisini ortaya çıkaran kazanın ardından açılan davada emekli Yarbay Korkut Eken ve Özel Harekat Dairesi eski Başkan Vekili İbrahim Şahin çete liderliği yapmak suçundan 6 yıl hapse mahkum oldu. Aralarında özel harekatçıların da bulunduğu 12 kişi 4’er yıl hapis cezasına çarptırıldı. Yargılaması devam eden DYP Şanlıurfa eski Milletvekili Sedat Bucak ise, 8 yıl aradan sonra Abdullah Çatlı’nın bir kısım gizli ve özel eşyalarının bulunduğu çantadan alınan belgeleri mahkemeye sundu. Belgelerde Çatlı’nın orgeneral rütbesindeki askerlerle çekilmiş fotoğrafları, önemli isimlerin adres ve telefonlarının bulunduğu fihrist, Sakıp Sabancı’nın imzaladığı kitap ve istihbarat raporu bulunuyordu. Bucak’ın İstanbul 2. Ağır Ceza Mahkemesi’ne yeni deliller sunmasını değerlendiren davanın emekli hakimi Sedat Karagül, “İyi düşünülmüş, danışılmış bir olay.” dedi. Kapatılan Devlet Güvenlik Mahkemesi’nde (DGM) Susurluk Davası’na 4 yıl baktıktan sonra emekli olan Karagül, çantada bulunan tüm evrakların mahkemeye verilmediğini ileri sürdü. Bucak’ın, hakkında verilen beraat kararının Yargıtay tarafından bozulması üzerine korktuğunu ve kendisini kurtarmak için lehine olabilecek delilleri mahkemeye verdiğini savundu. Bucak’ın delilleri saklayarak yeni bir suç daha işlediğini belirten Karagül, yine de dava ile ilgili gelişmeyi olumlu buldu. Bucak’ın mahkemeye sunduğu belgelerle mesaj vermeye çalıştığını belirten Karagül, “Çatlı’nın çok önemli generaller ile çekilmiş fotoğrafını, mahkemeye vermesi önemli. ‘Ben Çatlı’yı tanıyorum; ama generaller de arkadaşım, onları da tanıyorum. Onlarda mı çete elemanı?’ demek istiyor ve soru işareti koyuyor. ‘Benden daha etkili yetkili insanlar varken benim gibi korucuların liderine niye bu kadar yükleniyorsunuz’ demeye çalışıyor.” şeklinde konuştu. Fotoğrafta yer alan orgenerallerin kimler olduğunu devletin en üst kademesinden polisine kadar herkesin bildiğini belirten Karagül, Sabancı’nın imzaladığı kitap ile telefon fihristinin yine özellikle seçildiğini söyledi. Karagül, şöyle konuştu: “İmzalı kitapla Çatlı’nın Sabancı ile dostluğunu göstermeye çalışıyor. Son olarak çok önemli isimlerin yer aldığı telefon defteri var. Çatlı’nın görüştüğü bakanlar, bürokratlar, Türkiye’nin en saygın en zengin adamları var. ‘Böyle bir durum varken beni niye suçluyorsunuz?’ demeye getiriyor.” Susurluk hükümlüleri aklanabilir Sedat Bucak, yıllardır sakladığı evrakları mahkemeye sunarken “Okunursa devlet zarar görebilir.” demişti. Davanın emekli hakimi Karagül, bundan sonraki süreci yorumladı. Mahkeme heyeti delil olarak sunulan evrakları inceleyerek devlet sırrı veya ulusal menfaatlerimize zarar verip vermeyeceğine karar verecek. Devlet sırrı kabul edilirse belgeler yetkili kuruma gönderilerek yok sayılacak. ‘Devlet sırrı değil’ denirse o zaman bilgiler duruşmada ifşa edilecek ve tüm toplum bunları öğrenecek. Evrakları incelemediğini söyleyen Karagül, yine de bu belgelerin çok önemli olduğunu düşünmediğini belirtti. Karagül, “Eğer Bucak yargılama sürecinde beraat eder ve Yargıtay bu kararı onarsa diğer Susurluk Davası hükümlüleri için de yeni delillerden dolayı iade-i muhakeme hakkı doğar. Onlar tekrar yargılanmak için başvurabilir ve beraat ederlerse aklanırlar. Cezaevinde kaldıkları için de tazminat davası açabilirler.” dedi. Çatlı da Çakıcı da devletin memuru Sedat Karagül, Abdullah Çatlı’nın nerede olduğundan bilgisi olan MİT görevlisi Mehmet Eymür’ün hakkında da sanığı saklamak suçundan dava açılması gerektiğini söyledi. Kendisine 4 yıl boyunca ‘devletin ali menfaatleri’ni gerekçe göstererek kurumların bilgi vermediğini anlatan Karagül, “Ben Abdullah Çatlı’nın organize suç örgütü lideri Alaattin Çakıcı ve askerlerle olan fotoğraflarını biliyordum. Bunlar devletin himayesinde, zaten hepsi devlet memuru.” dedi. Karagül, MİT’çi Mehmet Eymür’e duruşmada “Çatlı’yı sen de tanıyorsun niye ihbar etmedin?” diye sorduğunu Eymür’ün ise ‘Çatlı’yı yakalamak benim işim değil polisin işi’ dediğini anlatarak onun hakkında da dava açılması gerektiğini söyledi. Haber: Bülent Ceyhan Kaynak: Zaman

Günün Önemli Haberleri