Sosyal mecrada “fenomen” diye tanımlanan bir
grup var. Bu grubun üyelerinin her birinin ayrı ayrı saçmaladığı,
farklı farklı demografik yapılara hitap ettiği kitleler var. Bu
kitleler o fenomenler gibi giyinip, onlar gibi yürümeye, onlar gibi
konuşmaya kısacası saçma sapan davranarak ünlenmenin
derdindeler.
Bu fenomenler bir konuda dikkat çekip televizyon magazin
programlarında tanınır olup, sonrasında nasıl olduğunu
anlamadığımız bir şekilde şaibeli zengin olup, şöhretli hayatın
kapısını aralıyorlar.
Dilan ve Engin Polat’la bu durum daha bir gözler önüne
serildi.
Sancaktepe’de varoş mahallesinden lüks villaya zıplamak,
Bir günde 750 bin TL harcadığını ekranlarda haykırmak,
Altın tozlu kahveyi yudumlamak,
Dolardan çiçek buketini kucaklamak,
Euro’yu saçına bigudi yapmak...
Sonrasını tüm Türkiye ekranlarda ve Instagram’dan izledi
zaten.
Polatların kendilerini bu denli teşhir etmesi ve kamuoyu baskısı
sonucu 1 Kasım’da göz altına alındılar.
Suç örgütü kurma,
Vergi Usul Kanunu’na muhalefet,
Yasadışı bahis oynatma,
Mal varlığı değerlerini yurt dışına çıkartmak,
Kara para aklamak.
Para aklama durumu var, bunda bir kuşku yok.
Ama asıl mesele gözden kaçıyor,
kaçırılıyor.
Birileri bu kara parayı aklıyorsa, ortada bir kara para
var demektir.
Bu kara paranın da bir sahibi var demektir.
Bu kara paranın sahibinin de bu parayı kazanma
yönteminin yasa dışı olduğu ortadadır.
Günlerdir bu kara parayı aklayanlar gündem
oldu.
Peki ama bu kara para kimin, aklatanlar kim ya da
kimler?
Kirli paranın sahibine ulaşılması ve emniyetle paylaşılması
gerekir ki, emniyette gereğini yapsın.
Polat ve benzeri binlercesi var, bu insanlar kimin kirli
eli, kimin maşası.
Asıl mesele bu.
AKŞENER KIMLERE YOL VERDİ?
İyi Parti her gün yeni bir istifaya gebe
Ümit Dikbayır, Uğur Poyraz, Bahadır Erdem ve Durmuş Yılmaz’dan
sonra sıra Cihan Paçacı’da.
Cihan Paçacı’da diğer isimler gibi Akşener’in çok yakınında ve
siyasi yolculuğunda hep yanında olan bir isim.
Ama ona rağmen 24 Haziran’da yapılan 3. Olağan Kurultayda
Başkanlık Divanı’nın dışında bırakıldı.
Akşener uzuncadır Cihan Paçacıya randevu vermiyormuş.
Cihan Paçacı son seçimde milletvekillerinden adaylık
karşılığında alınan kayıt dışı para söylentilerinden dolayı
rahatsızlık duyuyor.
Paçacının diğer bir rahatsızlığı da yerel seçimlerde İyi
Partinin oyunun yüzde 10’un altında kalması ve bu yaşanacak durumun
büyük sorunlar doğurması karşısında partinin ciddi problemler
yaşayacağını ifade etmesi.
Cihan Paçacı yılların siyasetçisi olarak gidişatı doğru okudu.
Grup toplantısında da oldukça rahatsız bir ifade yansımıştı
yüzüne.
Cihan Paçacı siyaset adabını çok iyi bilen ve uygulayan Genel
Başkan Akşener ile olan abi kardeş ilişkisinde kural ihlali
yapmayacak kadar da nezaketli bir siyasetçidir.
Grup toplantısına Ümit Dikbayır ve Adnan Beker katılmadı. Adnan
Beker Ümit Dikbayır ve Uğur Poyraz’ın yakınlığı parti çevresinde ve
genel merkezde de bilinen bir durum. O nedenle Akşener’le arasının
soğuduğu ve partiden uzaklaştığı söyleniyor.
Ümit Dikbayır parti içindeki dedikodu trafiğinden, iftira ve
intikamdan rahatsız. Birde Dikbayır’da Cihan Paçacı gibi yerel
seçimlerde aday göstermeyi doğru bulmuyor. Partinin daha da oy
kaybedeceği endişesini taşıyor.
Bakıldığında haklı bir endişe AK Partisi karşısında en güçlü
adayı destekleyen seçmen İyi Partiye oy vermez böyle bir durumda
sınırda olan oylar daha da düşebilir.
Seçmende karşılığı yok
Bu durum İyi Partiyi hepten aşağı çekebilir. Bu senaryoda İyi
Parti seçmenini kaybeder.