Kar yağışında göz sağlığına dikkat!
Abone olProf. Dr. İzzet Can, kar yağışının yoğun olduğu bölgelerde yaşayan vatandaşlara önemli bir uyarıda bulundu.
Karla kaplı alanlara bakarken ya da araba kullanırken
mutlaka ultraviyole koruyucu etkisi olan güneş gözlüğü ile gözlerin korunması
gerektiği belirtildi.
Yozgat Bozok Üniversitesi Tıp Fakültesi Göz Hastalıkları Anabilim
Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. İzzet Can, yaptığı açıklamada, soğuk
hava ve beyaz kar örtüsüne bakmaktan dolayı gözlerde oluşabilecek
rahatsızlıkları önemsemek gerektiğini vurguladı.
Prof. Can, “Bu aylarda genellikle kar ve soğuk hava, enfeksiyon
hastalıklarında artışa yol açar. Ancak göz ayrı bir bağışıklık
sistemine sahip olduğu için genellikle bundan çok etkilenmez,
sadece soğuk algınlığı türü üst solunum yolları enfeksiyonu geçiren
hastalarda virüslerin gözyaşı kanalından göze ulaşmaları sonrasında
gözde sulanma, yanma türü belirtiler görülebilir. Bu durumda
kuvvetli çapaklanma, ışık hassasiyeti türü belirtiler eklenmiş ise
bir göz doktoruna başvurmakta yarar vardır.” dedi.
Yozgat gibi kış şartlarının zaman
zaman ağır geçtiği bölgelerde ve çevrenin karla kaplı olduğu
dönemlerde göz sağlığı açısından dikkat edilmesi gereken hususlar
olduğunu ifade eden Can, şunları söyledi: ”Kar, ultraviyole
ışınlarını yüzde 88 oranında yansıtan önemli bir risk faktörüdür.
Bilindiği gibi kısa dalga boylu enerjisi yüksek ışınlar, gözde
konjonktiva tabakasından retinaya kadar birçok katmanda zararlı
etkilere yol açabilmektedir. İnsanoğlu, 450-760 nm. arasında
dalgaboyuna sahip ışınları görebilmektedir, ancak ışığını gözle
göremediğimiz 400 nm. ve altındaki dalga boyuna sahip bölümü
‘ultraviyole’ ya da Türkçe deyişle ‘mor ötesi’ ışınlar vücut için
direk kanserojen etkilerinin yanında, gözde konjonktiva zarında et
yürümelerine (pterjium), korneada ‘keratit’lere, lens’de
katarakt’a, retina ve makulada sarı nokta hastalığına, yaşa bağlı
makula dejeneresansı ve makula deliklerine yol açabilmektedirler.
Bu nedenle özellikle karla kaplı alanlara bakarken, bu tür
ortamlarda araba kullanırken mutlaka ultraviyole koruyucu etkisi
olan bir güneş gözlüğü ile gözlerimizi korumamız
gerekmektedir.”
Güneş gözlükleri alırken güneş ışınlarından koruma özelliğine sahip
gözlüklerin tercih edilmesi gerektiğine değinen Can, “Kullanılan
güneş gözlüklerinin bu tür kısa dalga boylu ışınlardan koruma
sağlayabilmesi için kendi renginin uzun dalga boylu olması yani;
kırmızı, kahverengi, siyah, füme, yeşil olması buna karşın gri ya
da mavi olmaması gerekmektedir. Gözlük alınırken dikkat edilecek en
önemli hususlardan biri de bu olmalıdır. Soğuk dönemler genellikle
enfeksiyon hastalıklarında artışa yol açarlar, ancak göz ayrı bir
bağışıklık sistemine sahip olduğu için genellikle bundan çok
etkilenmez sadece soğuk algınlığı türü üst solunum yolları
enfeksiyonu geçiren hastalarda virüslerin göz yaşı kanalından göze
ulaşmaları sonrasında gözde sulanma, yanma türü belirtiler
görülebilir ki bunlar çok da önemi olmayan, fazlaca endişe
gerektirmeyen durumlardır. Ancak bu duruma kuvvetli çapaklanma,
ışık hassasiyeti türü belirtiler eklenmiş ise bir göz doktoruna
başvurmak yararlı olabilir.” diye konuştu.
Kış şartlarının gözle ilgili olarak olumsuz etkilediği diğer bir
konu göz dış yüzeyinin kuruluk şartlarından etkilenmesi olduğuna
dikkat çeken Can, şöyle devam etti: “Kuru iklim ve düşük nem
şartları gözyaşının gözden buharlaşarak uzaklaşmasını hızlandırır.
Özellikle yaşlı ve hanım yaş grubu bu sorundan daha fazla
etkilenir. Bu dönemlerde ev içi ortamında soğuk buhar makineleri
ile nem oranının arttırılması ya da hiç olmazsa kalorifer üstlerine
kap içinde su konulması veya vazoda çiçek bulundurulması yararlı
olacaktır. Kuru göz hastalığı bulunan kişilerin bu dönemlerde
kullandıkları suni gözyaşı damlalarını arttırmaları da
önerilmektedir. Hatırlanması gerekli bir başka konu, kapalı
ortamlardaki sigara dumanıdır. Sigara dumanı, kuru gözde sorunları
arttıran önemli bir faktördür. Ayrıca, allerjik konjonktuvitler
için de son derece önemli bir tetikleyici nedendir. Bu nedenle
artık çağdaş yaşamda kapalı ortamlarda sigara dumanının yer alması
kabul edilemeyecek bir husus haline gelmiştir.”