Kanunlar sahtekarlara yarıyor
Abone olİki yıl önce çıkan Çek Kanunu, karşılıksız çeke uygulanan hapis cezasını kaldırdı. Fakat bu hiç de iyi olmadı. Çünkü borç takmak isteyenler, daha rahat hareket ettiler.
Hapis cezası kalkınca çekler ödenmez oldu
Enflasyonun düşmesine rağmen piyasalarda bir türlü giderilemeyen durgunluk esnafın ödeme dengesini bozdu.
İki yıl önce çıkan Çek Kanunu ile karşılıksız çek kesenler için uygulanan hapis cezasının kaldırılması ise borcunu ödemek istemeyenlerin işine yaradı. 2003 yılında 800 binin altında kalan sorunlu çek ve senet miktarı geçen yıl 1 milyona yaklaştı. Problemli çek ve senet sayısı bu yılın ocak ve şubat aylarında geçen yıla oranla yüzde 30 artış gösterdi. Esnaf ve tüccar ödemelerini ‘işlerimiz belki açılır’ ümidiyle bahar aylarına erteliyor. Söz konusu rakamın bu yıl 1 milyonun üzerine çıkabileceğini belirten piyasa uzmanları, bu rakamın 2001 ekonomik krizindeki sayıya yaklaştığını hatırlatıyor. 2001’de 1 milyon 199 bin müşterinin çeki karşılıksız çıkmıştı.
Karşılıksız çek sayısının geçen yıl bir milyona yaklaşması piyasa uzmanlarını tedirgin ediyor. 2001 yılında ekonomik kriz sırasında bile karşılıksız çek sayısının 1 milyon 200 bine yaklaştığını hatırlatan uzmanlara göre bir milyon sınırı psikolojik açıdan da önem taşıyor. Karşılıksız çekte bu yıl geçen yıla ait yandaki tablonun da üzerine çıkılması bekleniyor. Geçen yıl en fazla karşılıksız çek aralık ayında, daha sonra ise mart ayında kullanıldı. Esnaf ve tüccarın en az karşılıksız çek kestiği aylar ise sırasıyla nisan, mayıs ve ağustos ayları oldu. Protestolu senet sayısında ise aralık en fazla, nisan en düşük verilerin elde edildiği aylar oldu.
Asya Finans Genel Müdürü Ünal Kabaca, hapis cezasının kalkmasıyla birlikte caydırıcılık özelliği kalmayan çekin yavaş yavaş piyasadan kalkacağını söylüyor. Özellikle geçen yıl karşılıksız çek sayısının artmasının piyasada çokça konuşulur hale geldiğini belirten Kabaca, esnaf ve tüccarın alışverişlerde artık çek kabul etmez duruma geldiğini kaydediyor. Kabaca’ya göre birçok esnaf önümüzdeki yıldan itibaren bankada parası olmayanın çekini kabul etmeyecek, bu yüzden de alışverişlerin önemli bir kısmı elektronik fon transferi (EFT) ile yapılır hale gelecek.
Tüketiciler Birliği Başkanı Avukat Bülent Deniz, karşılıksız çek verene önceden 1 yıla kadar hapis cezası verildiğini hatırlatarak, “Yasa değişene kadar karşılıksız çek verenlere ait kayıtlı mallar ellerinden alınıyordu. Eğer üzerinde mal varlığı yoksa karşılığında hapis cezası veriliyordu. Kanun değişince kayıtlı malı olmayanlar borcunu ödememeye başladı.” diyor. Söz konusu artışta durgunluğun etkili olduğunu söyleyen Deniz, özellikle küçük ve orta büyüklükteki esnafın gerektiği kadar iş üretemediği için borcunu erteleme yoluna gittiğini ifade ediyor. Deniz, hükümetin sosyal tabanlı bir ekonomi üretmesi gerektiğini, kredi kartlarında olduğu gibi çek ve senette de birçok masum esnafın maddi kayba uğrayacağını dile getiriyor. Türkiye İhracatçılar Meclisi Yönetim Kurulu Üyesi Ali Kahyaoğlu, çek ödememe oranının artmasında insanların “zaten birkaç çekimi ödemedim, bunu da ödemesem bir şey olmaz” düşüncesinin de yer aldığını belirtiyor. “Vatandaş geçmişte bir çekini ödemediği için bankalar tarafından sabıkalı duruma düştü. Böyle olunca da çeki daha önce yazılan biri bir daha yazılsa bir şey olmaz diye düşünüyor.” diyen Kahyaoğlu, Türkiye’de çek ve senede yönelik köklü bir sicil affının gerektiğini vurguluyor. Hapis cezasının ortadan kalkmasının da söz konusu gelişmede etkili olduğunu belirten Kahyaoğlu, sabıkalar düzeltilmedikçe ödememe oranında düşüş değil artış yaşanacağını sözlerine ekliyor.
Bu sıkıntının piyasada nakit para bulunmamasından kaynaklandığını ifade eden Türkiye Bakkallar ve Bayiler Federasyonu Başkanı Bendevi Palandöken, hapis cezasının kalkmasıyla birlikte bazılarının ‘nasıl olsa herhangi bir yaptırımı yok, ödemesem de bir şey olmaz’ düşüncesine girdiğini söylüyor. Söz konusu gelişmede bankaların birbiriyle rekabetinin etkili olduğunu belirten Palandöken, “Çekin ilk çıktığı zamanlarda borcunu gününde ödemeyene bir daha çek verilmezdi. Ancak kriz döneminden başlayarak bir bankadan çek koçanı alamayana başka bir banka çek vermeye başladı. Üzerinde herhangi bir malı olmayana hapis cezası da kalkınca ortaya yaptırımsızlık çıktı.” diyor. Sorunun özellikle toptancılık işi yapanlar tarafından kaynaklandığını ifade eden Palandöken’e göre küçük esnaf malı peşin alıp satıyor.
Türkiye Genç İşadamları Derneği Başkanı Murat Saraylı ise çek ve senetlere karşı yaptırım uygulanması görüşünde olduklarını belirtse de asıl sorunun iç pazardaki daralmadan kaynaklandığını kaydediyor. Özellikle son bir yıldır iç pazarda yaşanan daralma sebebiyle tüccarın alacaklısına borcunu ödemekte zorlandığını belirten Saraylı’ya göre böyle bir sorunun ortaya çıkması bu şartlarda normal.
ZAMAN
Enflasyonun düşmesine rağmen piyasalarda bir türlü giderilemeyen durgunluk esnafın ödeme dengesini bozdu.
İki yıl önce çıkan Çek Kanunu ile karşılıksız çek kesenler için uygulanan hapis cezasının kaldırılması ise borcunu ödemek istemeyenlerin işine yaradı. 2003 yılında 800 binin altında kalan sorunlu çek ve senet miktarı geçen yıl 1 milyona yaklaştı. Problemli çek ve senet sayısı bu yılın ocak ve şubat aylarında geçen yıla oranla yüzde 30 artış gösterdi. Esnaf ve tüccar ödemelerini ‘işlerimiz belki açılır’ ümidiyle bahar aylarına erteliyor. Söz konusu rakamın bu yıl 1 milyonun üzerine çıkabileceğini belirten piyasa uzmanları, bu rakamın 2001 ekonomik krizindeki sayıya yaklaştığını hatırlatıyor. 2001’de 1 milyon 199 bin müşterinin çeki karşılıksız çıkmıştı.
Karşılıksız çek sayısının geçen yıl bir milyona yaklaşması piyasa uzmanlarını tedirgin ediyor. 2001 yılında ekonomik kriz sırasında bile karşılıksız çek sayısının 1 milyon 200 bine yaklaştığını hatırlatan uzmanlara göre bir milyon sınırı psikolojik açıdan da önem taşıyor. Karşılıksız çekte bu yıl geçen yıla ait yandaki tablonun da üzerine çıkılması bekleniyor. Geçen yıl en fazla karşılıksız çek aralık ayında, daha sonra ise mart ayında kullanıldı. Esnaf ve tüccarın en az karşılıksız çek kestiği aylar ise sırasıyla nisan, mayıs ve ağustos ayları oldu. Protestolu senet sayısında ise aralık en fazla, nisan en düşük verilerin elde edildiği aylar oldu.
Asya Finans Genel Müdürü Ünal Kabaca, hapis cezasının kalkmasıyla birlikte caydırıcılık özelliği kalmayan çekin yavaş yavaş piyasadan kalkacağını söylüyor. Özellikle geçen yıl karşılıksız çek sayısının artmasının piyasada çokça konuşulur hale geldiğini belirten Kabaca, esnaf ve tüccarın alışverişlerde artık çek kabul etmez duruma geldiğini kaydediyor. Kabaca’ya göre birçok esnaf önümüzdeki yıldan itibaren bankada parası olmayanın çekini kabul etmeyecek, bu yüzden de alışverişlerin önemli bir kısmı elektronik fon transferi (EFT) ile yapılır hale gelecek.
Tüketiciler Birliği Başkanı Avukat Bülent Deniz, karşılıksız çek verene önceden 1 yıla kadar hapis cezası verildiğini hatırlatarak, “Yasa değişene kadar karşılıksız çek verenlere ait kayıtlı mallar ellerinden alınıyordu. Eğer üzerinde mal varlığı yoksa karşılığında hapis cezası veriliyordu. Kanun değişince kayıtlı malı olmayanlar borcunu ödememeye başladı.” diyor. Söz konusu artışta durgunluğun etkili olduğunu söyleyen Deniz, özellikle küçük ve orta büyüklükteki esnafın gerektiği kadar iş üretemediği için borcunu erteleme yoluna gittiğini ifade ediyor. Deniz, hükümetin sosyal tabanlı bir ekonomi üretmesi gerektiğini, kredi kartlarında olduğu gibi çek ve senette de birçok masum esnafın maddi kayba uğrayacağını dile getiriyor. Türkiye İhracatçılar Meclisi Yönetim Kurulu Üyesi Ali Kahyaoğlu, çek ödememe oranının artmasında insanların “zaten birkaç çekimi ödemedim, bunu da ödemesem bir şey olmaz” düşüncesinin de yer aldığını belirtiyor. “Vatandaş geçmişte bir çekini ödemediği için bankalar tarafından sabıkalı duruma düştü. Böyle olunca da çeki daha önce yazılan biri bir daha yazılsa bir şey olmaz diye düşünüyor.” diyen Kahyaoğlu, Türkiye’de çek ve senede yönelik köklü bir sicil affının gerektiğini vurguluyor. Hapis cezasının ortadan kalkmasının da söz konusu gelişmede etkili olduğunu belirten Kahyaoğlu, sabıkalar düzeltilmedikçe ödememe oranında düşüş değil artış yaşanacağını sözlerine ekliyor.
Bu sıkıntının piyasada nakit para bulunmamasından kaynaklandığını ifade eden Türkiye Bakkallar ve Bayiler Federasyonu Başkanı Bendevi Palandöken, hapis cezasının kalkmasıyla birlikte bazılarının ‘nasıl olsa herhangi bir yaptırımı yok, ödemesem de bir şey olmaz’ düşüncesine girdiğini söylüyor. Söz konusu gelişmede bankaların birbiriyle rekabetinin etkili olduğunu belirten Palandöken, “Çekin ilk çıktığı zamanlarda borcunu gününde ödemeyene bir daha çek verilmezdi. Ancak kriz döneminden başlayarak bir bankadan çek koçanı alamayana başka bir banka çek vermeye başladı. Üzerinde herhangi bir malı olmayana hapis cezası da kalkınca ortaya yaptırımsızlık çıktı.” diyor. Sorunun özellikle toptancılık işi yapanlar tarafından kaynaklandığını ifade eden Palandöken’e göre küçük esnaf malı peşin alıp satıyor.
Türkiye Genç İşadamları Derneği Başkanı Murat Saraylı ise çek ve senetlere karşı yaptırım uygulanması görüşünde olduklarını belirtse de asıl sorunun iç pazardaki daralmadan kaynaklandığını kaydediyor. Özellikle son bir yıldır iç pazarda yaşanan daralma sebebiyle tüccarın alacaklısına borcunu ödemekte zorlandığını belirten Saraylı’ya göre böyle bir sorunun ortaya çıkması bu şartlarda normal.
ZAMAN