Kanseri yenmenin en önemli şartı!
Abone olKanser tedavisi için en önemli kriterlerden birisi sağlıklı beslenme. Kanserden kurtulmak için nasıl beslenmeli, neler yemeli?
Kanser tedavisinde beslenmenin
önemini bilmeyen yok. Doğru beslenme sadece tedavi sırasında ve
sonrasında değil, öncesinde de vücudu güçlü kılmanın olmazsa
olmazı. Ancak kanser cerrahisinden önce tüm hastalara
uygulanabilecek tek bir çeşit beslenme formülü
bulunmuyor.
Kişinin sağlık durumu, kaybettiği kiloların düzeyi, kanserin çeşidi
gibi birçok faktör operasyon öncesi gerekli ihtiyaçları belirliyor.
Bu sürede ek gıdalar, mama destekleri, vitaminler ve vücudun direnç
düzeyini etkileyebilen yandaş ürünler de kullanılabiliyor. Beslenme
desteği alan hastaların cerrahiden sonra kendilerini iyi ve güçlü
hissettiklerini belirten Genel Cerrahi Uzmanı Yard. Doç. Dr. Babek
Tabandeh, "Tedaviden önce beslenme desteği alan hastalar,
ağrıya karşı daha dirençli olurken iyileşme süreleri de kısalıyor.
Bunun yanı sıra hastanede yatış süreleri daha az oluyor ve
genellikle normal hayata da daha çabuk dönüyor. Ayrıca ameliyattan
sonra enfeksiyon ve diğer birçok komplikasyona yakalanma oranı da
düşüyor" dedi ve şu bilgileri verdi:
Kanser hastalığı vücudumuzda yabancılaşmış, yüksek büyüme ve üreme potansiyeline sahip hücrelerin kitleler oluşturarak, ayı zamanda yayılarak hem organlarımıza zarar veren hem de enerjimizi tüketerek bizi açlıkla karşı karşıya bırakan bir durum. Günümüzde kanser nedeniyle kaybedilen birçok hasta, hastalığın son safhalarında gelmeden, açlık nedeniyle veya beslenme yetersizliği sonucunda doğan yandaş hastalıklar yüzünden yaşamını yitiriyor. Gıda yetersizliği başta enfeksiyon olmak üzere birçok hastalığa da sebep olabiliyor. Bu nedenle kanser cerrahisi öncesi özel beslenme ve destek tedavisinin tamamen bilimsel bir süreç olduğu birçok çalışma sonucunda ispatlandı. Beslenme desteği ile tedavinin başarı oranını artırmakla birlikte hiçbir zaman hastalığın tedavisi için tek başına yeterli değil.
BESLENME GÜÇLÜ BİR
SİLAH
Kanser tedavisi öncesinde ve sırasında vücudu güçlü kılmak çok
önemli. Gerekli vitamin ve yapı taşlarının temini, yeterli
minerallerin, elementlerin ve hatta su ile oksijenin sağlanması
bile insan vücudunu olumlu yönde etkiliyor. Bu nedene kanser
cerrahisinden 1-2 hafta önce başlanan ve operasyona kadar devam
edilebilen destekle, hastanın vücudu güçlendiriliyor. Kanserle
savaşta beslenmenin başarı yolunda önemli bir silah olduğu
tartışılmaz bir gerçek.
TEK ÇEŞİT BESLENME FORMÜLÜ
YOK
Kanser cerrahisinden önce tüm hastalara uygulanabilecek tek bir
çeşit beslenme formülü bulunmuyor. Vücudun genel sağlık durumu ve
yandaş hastalıkları, kaybedilen kiloların düzeyi, kanserin çeşidi
ve kaynaklandığı organ gibi birçok faktör operasyon öncesi
ihtiyaçları belirliyor. Bu amaçla hastanın günlük aldığı gıdalara
ek olarak mama desteği yapılabilir. Vitaminler ve vücudun direnç
düzeyini etkileyebilen yandaş ürünler de kullanılabilir. Böyle bir
beslenme desteğinden sonra operasyona giren hastalar, ağrıya karşı
daha dirençli olurken iyileşme süreleri de kısalıyor. Hastanede
kalış süreleri daha az ve genellikle normal hayata da daha çabuk
dönüyor. Bunlara ek olarak ameliyattan sonra enfeksiyon ve diğer
birçok komplikasyona yakalanma oranları da azalıyor.
TÜM KANSERLERİ KAPSAYAN DİYET PROGRAMI
YOK
Kanser tedavisi için geliştirilmiş birçok diyet programı bulunuyor.
Kanser hücrelerinin farklılığı ve hastaların sahip oldukları
hastalıklar bu beslenme programlarının çeşitliliğini etkiliyor. Bu
nedenle her tür kanseri kapsayan ortak bir beslenme önerisi sunmak
mümkün değil. Kanser hastalığının tanısının konulmasına kadar geçen
süre içerisinde genellikle beslenmenin bozulması, iştahın kaybı,
metabolizmanın yükselmesi ve kilo kaybı ortaya çıkabiliyor.
Yıpranmış ve güçsüz kalmış bir vücuda yapılacak cerrahi bir
müdahalede hasta, stresle karşı karşıya kalabiliyor. İşte bu
noktada kanser cerrahisinden önce beslenmenin önemi ortaya
çıkıyor.
MEVCUT HASTALIKLARIN SEYRİNİ
DEĞİŞTİRİYOR
Kanser hücrelerinin sayısı hastanın vücudunda çoğaldıkça,
tükettikleri enerji de artıyor. Kanser olanlar yorgun ve bitkin
oluyor. Hızlı kilo kayıpları başlıyor ve ne yazık ki çoğu zaman
iştah kaybı da ortaya çıkıyor. Artan besin gereksinimine karşın
azalan gıda alımına kanser hücrelerinin etkilediği sindirim
organlarının işlev bozukluğu da eklenince beslenme yetersizliği
kaçınılmaz oluyor. Yağlar ve kaslar erimeye başlıyor, organlar
güçsüzleşiyor. Vücudun koruma ve onarım mekanizmaları işlevlerini
yerine getiremiyor. Kansere karşı savaşmak imkansız hale geldiği
gibi enfeksiyon etkenlerine karşı direnç de ortadan kalkıyor. Bu
nedenle birçok kanserli hasta organ yetmezliklerinden önce
enfeksiyon nedeniyle kaybediliyor. Ayrıca şeker hastalığı, kalp
yetmezliği ve akciğer problemlerini uygun tedavi ile senelerce
idare edebilen hastaların dengesini kanser, olumsuz yönde
değiştirebiliyor. Sonuçta kanserin tetiklediği beslenme
yetersizlikleri, senelerdir var olan bu organ hastalıklarının
ilerlemesine ve ölümcül safhalara hızla ulaşmalarına neden
oluyor.
HIZLI YAYILAN TÜRLERDE ÖNCE CERRAHİ
MÜDAHALE
Malign melanom denilen ben kanseri veya tiroit kanserleri gibi
hızlı yayılan türlerde cerrahi müdahale öncesinde kaybedilen
zamanın getirebileceği zarar yüzünden hekimler biran önce
operasyona yöneliyor. Ayrıca erken tanı döneminde metabolizmanın
hala dengede olduğu hastalarda, cerrahi öncesi beslenmenin önemi
azalıyor. Öte yandan hastalıkları metabolizmayı etkilemeden direkt
olarak hedef bir organa saldıran, beyin tümörü olan hastalar için
de zaman kaybedilmeden ana cerrahi tedavisine yönelmek
gerekiyor.