Kansere karşı 6 uyarı
Abone olBuna göre, kansere karşı atılacak pratik adımların başında, ''bitkisel diyetlerin tercih edilmesi'' geliyor.
Uzmanlar, kanserden korunmak için 6 pratik adımı sıraladı. Buna
göre, beslenmede bitkisel ürünler, sebze ve meyvenin tercih
edilmesi, kilonun korunması, aktif yaşam sürülmesi öneriliyor.
Gülhane Askeri Tıp Akademisi (GATA) Tıbbi Onkoloji Bilim Dalı
Başkanlığı uzmanlarınca hazırlanan bilgi notunda, kanserden
korunmak için yapılması gereken yollar anlatılıyor. Buna göre,
kansere karşı atılacak pratik adımların başında, ''bitkisel
diyetlerin tercih edilmesi'' geliyor. Özellikle az işlenmiş olmak
üzere, günlük 600-800 gram nişastalı veya bitkisel proteinli
yiyeceklerin tercih edilmesini öneren uzmanlara göre, bu da günlük
7 veya daha fazla öğün, ekmek, pirinç, makarna, bezelye, fasulye
gibi baklagiller, patates gibi kök bitkileri, fındık, fıstık gibi
tohumsal bitkilerin tüketilmesi anlamına geliyor. Uzmanlara göre,
bitkisel besinler, vücuttaki kanserojenlerin kansere sebep olmadan
önce yok edilmelerini sağlayan gerekli vitamin, mineral, diyetsel
lifler ve diğer önemli maddeleri içeriyor. Yağdan ve kaloriden
fakir olan bitkisel besinler, sadece kanseri önlemekle kalmayıp
aynı zamanda fazla kilo alımını da engelliyor. ŞALGAM, KABAK,
HAVUÇ, DOMATES... Uzmanlara göre, kansere karşı atılacak ikinci
adım, ''bol sebze ve meyve tüketmek...'' Yıl boyunca her gün
400-800 gram veya 5 veya daha fazla porsiyon çeşitli sebze ve meyve
yenmesi gerekiyor. Bilimsel veriler, sebze ve meyveden zengin diyet
seçiminin kanser riskini yüzde 20 oranında azalttığını gösteriyor.
Özellikle yeşil yapraklı bitkilerin; şalgam, kabak, havuç, domates
ve turunçgillerin kansere karşı koruyucu olduğu düşünülüyor.
Uzmanlar, ''gerekli olan tüm maddeleri içeren mucizevi bir
bitki''nin henüz bilinmediğini vurgulayarak, bu yüzden çok çeşitli
bitkisel besinlerle beslenmenin, iki-üçü üzerinde yoğunlaşmaktan
daha faydalı olduğunu belirtiyor. ''KİLONUZU KORUYUN'' Uzmanların
bir başka önerisi de, ''sağlıklı kilonun korunması ve fiziksel
aktif bir yaşam'' sürülmesi... Aşırı veya düşük kilolu olmak,
kanser riskini artırıyor. Bu nedenle kalori alımını kontrol altında
tutmanın yanı sıra sürekli ve düzenli bir fiziksel hareketlilik
gerekiyor. Uzmanlar, sakin bir iş yaşantısı olanlara şu önerilerde
bulunuyor: ''Her gün yapabileceğiniz bir saatlik yürüyüş ve haftada
bir yapabileceğiniz daha ağır bir egzersiz, size yeterli olacaktır.
Günlük toplam aktivite önem taşıdığından, gün içinde düzenli olarak
bir saat ayıramadığınız durumda, kısa zaman dilimlerinde
yapacağınız sık egzersizler denenebilir. İşyerinize yürüyerek veya
bisikletle gidip gelin, bahçeyle, ev işleriyle uğraşın, merdiven
çıkın.'' ALKOL VE SİGARADAN UZAK DURUN Hem alkol hem de sigara
kullananlar için kanser riskinin arttığını vurgulayan uzmanlara
göre, alkolün ortalama miktarda içilmesi gerekiyor. Uzmanlar,
''Eğer içki kullanıyorsanız, bu miktar erkekler için günde 2,
kadınlar için ise 1 bardaktan az olmalı. Aşırı içkiden her zaman
kaçının'' uyarısında bulunuyor. 6. ADIM: YAĞ VE TUZDAN UZAK DURUN
''Yağ ve tuz içeriği düşük besinlerin tercih edilmesini'' bir başka
adım olarak öneren uzmanlara göre, günlük toplam yağ alımının
kısıtlanması, tuz kullanımının bir çay kaşığını geçmemesi
gerekiyor. ''Birçok kutulanmış veya paketlenmiş hazır yemeğin
içinde yüksek miktarlarda tuz olduğunu unutmayın'' uyarısında
bulunan uzmanlar, tuz miktarı fazla olan yiyeceklerde aynı zamanda
yağ miktarının da fazla olduğuna işaret ediyor. Uzmanlara göre,
aşırı yağ tüketimi, sadece kanser riskini artırmakla kalmıyor,
kanser için risk faktörü olan şişmanlığa da neden oluyor. Bu
yüzden, günlük yağ alımının, günlük kalori alımının 3'te 1'i
oranında tutulması gerekiyor. Yağ alımını azaltmak için, şu
uyarılar yapılıyor: ''Kaymaksız sütü tercih edin, kızartmalar
yerine haşlama, ızgara yiyin, kırmızı et ve ürünlerini kesin,
kırmızı etin yağsız kısımlarını tercih edin, kümes hayvanlarının
derisini atın, bisküvi, kek ve pastane ürünlerinden uzak durun.''
SON ADIM: KÜFLÜ VE YANMIŞ YEMEKLERE DİKKAT Uzmanlar, kanserden
korunmada son adım olarak ''besinlerin güvenli hazırlanıp
saklanmasına dikkat edilmesini'' istiyor. Bazı mantar ve küflerin
kansere neden olabilecek toksik maddeler ürettiklerini belirten
uzmanlara göre, yiyeceklerin buzdolabında saklanması ve saklama
kurallarına uyulması gerekiyor. Yapılması gereken diğer noktalar
şöyle: ''Son kullanma tarihi geçen besinleri yemeyin, küflü
besinleri derhal atın, besinlerin hazırlanma şekli de kanser
riskini etkileyeceğinden, et ve balığı fazla pişirmeyin. Yanmış et
suyunda kanserojenler mevcuttur. Etlerin mangal, barbekü gibi
doğrudan ateş üzerinde pişirilmesi de yiyeceğin üzerinde
kanserojenlerin oluşmasına neden olur. Bu yüzden bu tür beslenmeden
uzak kalın ve etlerin üzerindeki yanmış kısımları temizleyin.''