Kanserde çığır açan yöntem
Abone olYeni yöntemle, ameliyata gerek kalmadan tümörler temizleniyor. Bu yöntemin uygulandığı kanser türleri ise şöyle:
Türkiye'de yalnızca Kocaeli Üniversitesi (KOÜ) Tıp Fakültesinde
Gastroenteroloji Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Sadettin Hülagü ve
ekibi tarafından uygulanan endoskopik yöntemle büyüklüğü ne
olursa olsun yemek borusu, mide, ince ve kalın bağırsaktaki erken
evre kanserler ve kanser riski taşıyan lezyonlar, özel yöntemle
kabartılıp, tıraşlanarak cerrahi müdahaleye gerek kalmadan
çıkarılabiliyor.
Yöntemin uygulandığı bölge kısa sürede eski fonksiyonlarını
kazanırken, hasta da sağlığına kavuşuyor.
İNCE VE KALIN BAĞIRSAK, MİDE, YEMEK BORUSU
KANSERLERİNDE ETKİLİ YÖNTEM
Prof. Dr. Saadettin Hülagü, yaptığı açıklamada, Japonya'da
yaygın olarak uygulanan, ABD ve Avrupa'da yeni uygulamaya başlanan
Endoskopik Submukozal Diseksiyon yöntemi ile yemek borusu,
mide, ince ve kalın bağırsaktaki erken evre kanserler ile kanser
riski taşıyan lezyonların kesin teşhisi ve cerrahi müdahaleye gerek
kalmadan tedavisinin yapılabildiğini vurguladı.
ENDOSKOPİDE İKİ YENİ SİSTEM
Gastroenteroloji kliniğinde söz konusu bölgelerde kanserin tespiti
için gelişmiş teknolojik sistemleri ve yöntemleri kullandıklarını
ifade eden Prof. Dr. Hülagü, şunları söyledi:
''Endoskopide yeni gelişmelerden birisi magnifiye kromoendoskopi
sistem dediğimiz, endoskopla incelenen Gastro İntestinal
Sistem yüzeyi normalin 100-150 katına kadar büyüterek ve değişik
boyama teknikleriyle uygulanan yöntem. Yöntemi uygulamak
için ön hazırlıklarımız oluyor. Boyayarak, ışığın dalga boyunu
değiştirerek, görüntüyü büyüterek riskli bölgeyi belirliyoruz. Daha
sonra endosonografiyle kanser veya kanser riski taşıyan lezyon veya
tümoral dokunun alt tabakaya yayılıp yayılmadığına bakıyoruz.
Aşağıya doğru yayılımı yoksa müdahale ediyoruz.
Bir de narrow band ya da FİCE sistem dediğimiz Fujinon
Company'nin geliştirdiği yöntem var. Bu yöntem ışığın
dalga boylarını kırarak yüzeyi daha detaylı görmemizi sağlıyor. Bu
sistemlerin her ikisini de kullanıyoruz. Özellikle magnifiye
sistemi Türkiye'de ilk biz aldık ve uygulamaya başladık. Bu
yöntemlerle hem ağızdan hem de makattan girilerek, yemek borusu,
mide, kalın ve ince bağırsaklar kontrol edilebiliyor.''
19 VAKADA BAŞARILI SONUÇLAR ALINDI
Endoskopik Submukozal Diseksiyon yöntemiyle tümörün bazen 1 saat,
bazen 2-3 saatlik operasyonla alındığını dile getiren Prof. Dr.
Hülagü, şöyle devam etti:
''Özel ilaç solüsyonları hazırlıyoruz, endoskopun içinden
geçen kateterler, bunların ucunda elektrokoter denilen makaslar
var. Damarlara, kanayan yerlere kelepçe koyma şansımız
var. İğneyle kuyu kazmak gibi bir şey, kitleyi ince ince
kabarttıktan sonra damarları alttan bağlayıp elektro bıçak ile
parça sıyrılarak kesiliyor. Daha sonra tümoral dokuyu
parçalamadan bir kementle dışarı alıyoruz. Parçayı incelenmek üzere
patolojiye gönderiyoruz. Yan sınırlarda ve tümörün alt
tarafında kan damarları veya lenfatik sisteme yayılma yoksa hasta
kanserden kurtulmuş oluyor. Üst tabakası çıkarılan bölgede
meydana gelen yara-ülser kısa zamanda iyileşerek hastanın eski
fonksiyonlarını kısa sürede kazanması büyük bir avantaj. Bu
yöntemle bugüne kadar 19 hastaya müdahale ettik ve hepsinde
başarılı sonuçlar aldık''
BAĞIRSAKLARI 4-5 METREYE KADAR GÖRÜNTÜLEYEBİLİYORLAR
Kanser teşhis ve tedavisinde kullanılan bir başka
yeniliğin ise Double Balon Endoskopisi Denilen çift balonlu
endoskopi olduğunu belirten Hülagü, yöntemin 2002 yılında
Japonya'da uygulanmaya başlandığını, cihazı bulan Prof. Dr.
Hironori Yamamoto'nun 2004 yılından sonra yurt dışında
kullanılmasına izin verdiğini belirtti.
Double Balon Endoskopunun normal endoskoptan daha uzun olduğunu,
ucunda bir balon, endoskopun üzerine takılan overtüp denilen
plastik bir tüp, onun ucunda da balon bulunduğunu söyleyen Prof.
Dr. Hülagü, şöyle devam etti:
''İnce bağırsaklar 5-6 metre uzunluğunda olduğu için
standart endoskopiyle en fazla 100-120 santimetresi görülebilir,
ama double balon yöntemiyle bağırsaklar sıvazlanarak 4-5 metre
kadar gitme şansımız var. Eğer ince bağırsağın tamamını
göremezsek kaldığımız bölgeyi boyayla işaretleyip, daha sonraki bir
işlemle makattan girip işaretli bölgeye ulaşabiliriz. Bu yöntemle
ağızdan makata kadar tüm sistemi görebilirsiniz. Bunu da 2006
yılında Türkiye'de ilk kez uygulayanlardanız.
100'ÜN ÜZERİNDE VAKA TEDAVİ EDİLDİ
Bu sistem sayesinde nedeni bilinmeyen kanamalar, inflamatuvar barsak hastalıkları-Crohn vs- karın ağrıları, kronik ishaller, ince bağırsağa ait kanser veya kanser riski taşıyan hastalıkların tanı ve tedavisi, bağırsak düğümlenmelerinde, mide ameliyatı nedeniyle endoskopik olarak ulaşılması zor olan mide ameliyatlı hastalarda ERCP dediğimiz yöntem ve pek çok hastalığı teşhis edebiliyoruz. Bu sistemde de 100'ün üzerinde vakamız oldu. Halen haftanın 2 günü bu işlemi anestezi kontrolünde çoğu da değişik illerden gelen hastalarda rutin olarak uygulamaktayız.''