KANIMIZI EMEN 5 BİN KRAVATLI AİLE VAR
Abone olTekirdağ’ın Çerkezköy İlçesi’nde AK Parti İlçe Başkanlığı tarafından düzenlenen ‘Güçlü Bir Türkiye İçin Geçmişimizle Yüzleşiyoruz’ konulu ko...
Tekirdağ’ın Çerkezköy İlçesi’nde AK Parti İlçe Başkanlığı
tarafından düzenlenen ‘Güçlü Bir Türkiye İçin Geçmişimizle
Yüzleşiyoruz’ konulu konferansa Gazeteci yazar Yiğit Bulut
katıldı.
Konferansın açılış konuşmasını yapmak üzere söz alan Ak Parti
Çerkezköy İlçe Başkanı Alaettin Demirbağ, insanların geçmişle
yüzleşmelerinin çok zor bir durum olduğunu belirterek, “Bu
yüzleşme, devletler için daha zor bir durumdur. Geçmişimizle
yüzleşip ileriye daha güvenli bakabilmemiz gerekmektedir. Bunu
Türkiye’de sağlayan tek lider Başbakanımız Recep Tayyip
Erdoğan’dır. Biz eğer geçmişimizle yüzleşmez, geçmişte yaptığımız
hataları gelecek için tecrübeye dönüştürmezsek, bunun hesabını bize
elbet birileri soracaktır.” İfadelerini kullandı.
Demirbağ’ın ardından kürsüye çıkan ekonomist-yazar Yiğit Bulut,
bugünün devlet ve ekonomik koşullarının iyi bir şekilde
anlaşılabilmesi için geçmişte yaşanan olayların iyi analiz edilmesi
gerektiğinine dikkat çekerek “1946 devalüasyonu, 1960 darbesi, 1980
darbesi, 1994 ve 2001 devalüasyonlarının Türkiye’ye olan etkilerini
ve bunları yaratan güçleri iyi bilmek gerekiyor. Özellikle 1946
devalüasyonu Atatürk’ün ölüm yılı olan 1938’den sonra ülkede
yaşanan yönetim boşluğunun en büyük kanıtıdır. Bu devalüasyon
siyasetle ekonomik manipülasyonun zeminin hazırlandığı NATO, BM
gibi uluslar arası aktörlerin kurulduğu bir dönemin simgesidir.”
dedi.
Türkiye’nin Cumhuriyetin kurulduğu tarihten Atatürk’ün ölüm tarihi
olan 1938’e kadar olan kısımda bağımsız olarak yaşadığının altını
çizen Bulut, "Bu tarihten sonra yaşanan 1946 Devalüasyonu ile
Türkiye bağımsızlığını yitirmişti. İMF ve Dünya Bankası için borç
almaya gittiğimiz o yıl Türkiye Cumhuriyeti borçlarını bitireceği
2008 yılına kadar bağımlı yaşamıştır. Bu süreç Türkiye’de montaj
sanayi ve karayollarına dayanan buralardan büyük paralar kazanan
bir sınıfı ortaya çıkarmıştır. Bu tarihten sonra yaşanan olaylar,
darbeler, idamlar, adil olarak dağıtılmayan gelirler malum siyasi
sonuçları doğurmuştur. Ancak 2008 yılında bağımsızlık yolunda büyük
adımlar atılmıştır. “ şeklinde konuştu.
1946-2008 arasında yaşanan olayları, darbeleri değerlendirmeye
devam eden Bulut, “ ekonomik krizler ve dışa bağımlı durum
Türkiye’de bunlardan kar sağlayan 5 bin özel tüzel kişiliği
oluşturmuştur. Bunlar dış odakların da etkisiyle Türkiye’de Finans,
Banka ve Medya üçgeni kuruldu. Bu üçgenin dışına çıkmak isteyen
herkes kurban edildi. Bunun en büyük örneği Adnan Menderestir.
Ruslarla yapmak istediği iş birliği neticesinde darbeye kurban
edildi. “ ifadelerini kullandı.
Türkiye’nin yaşadığı darbelere de değinen Bulut,” Ergenekon
yapılanmasının kullanıldığı gibi Darbelerde de TSK kullanılmıştır.
28 Şubat ergenakonunda sivil komuta ekibinin içerisinde TSK yoktur.
Kurdukları sistem 1946’dan bu yana çalıştı. Çalışan düşünen herkesi
biçtiler özellikle 1980 darbesinde 650 bin kişi tutukladılar ve bu
adamlar Türkiye’nin geleceği adına parlak isimler kilit isimlerdi.
Amaç Türkiye’yi depolitize ederek tüketen ve montaj sanayi kullanan
bağımlı bir ülke haline getirmekti.” Şeklinde konuştu.
Türkiye’nin ekonomik durumu hakkında da değerlendirmeler yapan
Bulut,” Türkiye’nin gayri safi milli hâsılası 153 milyar dolardan
855 milyar dolara yükselmiştir. Bu rakam Birleşik Arap emirlikleri
ve Suudi Arabistan gibi petrol sahibi ülkelerin toplamından fazla
durumda. Önümüzdeki 10 yıl içerisinde kurulan yapı bozulmaz ise
GSMH 2,2 Trilyon dolar olacaktır. Bu İtalya, ispanya gibi ülkelerin
önüne geçeceğimiz Fransa ile eş durumda olacağımız sadece
Almanya’nın gerisinde kalacağımız anlamına gelir.
Bu ekonomik göstergelerin çok büyük bir ekonomik çıkmazdan bu
rakamlara çıktığını belirten Bulut,” Türkiye 1980 ile 2002 arası 2
buçuk trilyon dolar faiz ödemiştir. Bu rakamla yapılacak
hizmetlerin sayılması imkânsızdır. Bütün bunları dikkate
aldığımızda biz bugün yaşanan Ergenekon yapılanmasından bahsederken
bir şeyi atlıyoruz. Bu generallerin yazarların tutuklanması hiçbir
şey ifade etmiyor. Finansal Ergenekonun bitirilmesi gerekmektedir.
Ve bu da çok zordur.” Dedi
Türkiye’de medyanın gücünden de bahseden Bulut geçmiş dönemlerde
yaşanan krizler ve darbelerde medyanın takındığı durumu
eleştirerek,” Türkiye’de başbakan ile medya patronun tavla
oynadığını ve bu oyunda başbakanın medya patronuna efendim dediği
günlere ben bizzat şahit oldum. Aman hükümetin aleyhinde haber
çıkmasın diye kapılarında kul oldukları günleri biliyorum. Ama
şimdi medya patronları başbakan Recep Tayyip Erdoğan’dan randevu
alabilmek için bin takla atıyorlar.” Dedi.
Devlet Bahçeli üzerinden milliyetçilik anlayışını eleştiren Bulut,
milliyetçiliğin yeniden tanımlanması gerektiğini belirterek,” ben
Türkiye’de en milliyetçi kişinin yıllardır kullandığım F-16
uçaklarının yazılımını yazan ve bizi bu yazılımları yazarak nereyi
bombalamamız gerektiğini kurtaran İsrail’in elinden kurtaran
Aselsan’da görevli genç mühendis olduğunu düşünüyorum.” Şeklinde
konuştu.
Türkiye’nin şekillenen yenidünya düzeninde dünyaya hükmedecek 3
süper güçten biri olacağını savunan Bulut,” bunu yaparken ismimiz
TC. Birleşik TC mi olur bilemem ama bu olacak. Yarın bir gün
Bulgaristan’ın, Kıbrıs Rum Kesiminin, Yunanistan’ın referandum
kararı alıp Türkiye’ye katılmak istiyoruz derlerse şaşırmayın.
Çünkü AB bitmiştir. Almanya dışında bir direği kalmamıştır. Bu
direk de yıkılınca AB dağılıp gidecektir.” Dedi.
Son olarak ülkemizde yapılan dizileri eleştiren Bulut,” özellikle
Muhteşem Yüzyıl denen dizi bizim ecdadımızı
itibarsızlaştırmaktadır. Orada bir İslam halifesi vardır. Bunun
hayat hikâyesinin bu şekilde yansıtılması çevre ülkelere ve İslam
devletlerine karşı küçük düşürmeye çalışmaktır.” Dedi.
Son olarak Silivri’de başka bir programa gitmek üzere konuşmasını
kısa kesen Bulut katılımcıların da sorularını yanıtladı. Burada
Türkiye’de oluşan ve her krizden faydalanan 5 bin kişilik grubun
kim olduğunun söylenmesi gerektiği ve Türkiye Ekonomisi’nin
gençlere ne gibi sıkıntılar olacağının sorulması üzerine, Bulut,”
bu kişiler kamuoyunca da yakından tanınan isimler. Bunlar
Türkiye’nin ekonomik kaymağını uzun yıllar yemiş isimler bunları
araştırırsan kimin ne olduğunu bulursun. Diğer soru ya ise
Türkiye’nin şu an dış borcu sıfır durumda bundan hiçbir şüpheniz
olmasın yapılan bazı yanlış özelleştirmeler dışında satılacak
devlet kurumları ise bundan sonra ihale ile değil halka arz
şeklinde gerçekleştirilecek.” Bilgisini verdi.
Çerkezköy Halk Eğitim Merkezi’nde düzenlenen konferansa, Çerkezköy
Belediye Başkanı Ali Ertem, AK Parti Çerkezköy İlçe Başkanı
Alaettin Demirbağ, Kızılpınar Belediye Başkanı Faruk Korkmaz, Ak
Parti İl Meclisi üyeleri Hasan Karaca, Ercan Çorbacı ve Abdurrahman
Çiçek, Ak Parti Çerkezköy Belediye Meclis üyesi Behçet Güven, Ak
Parti İl Yönetim Kurulu üyesi Sait Yazı, Ak Parti Kapaklı İlçe
Başkanı Ali Osman Orhan, Çerkezköy Genç İş adamları derneği başkanı
Emre Asbaş, Türkiye Sakatlar derneği Çerkezköy şube başkanı
Hayrettin Çetinkaya, Çerkezköy Esnaf, Kredi ve Kefalet Kooperatifi
Başkanı Muzaffer Yaztepe, Namık Kemal Üniversitesi Çerkezköy Meslek
Yüksek Okulu (ÇEMYO) Öğretim Üyesi Taha Aslanlı ve ÇEMYO
öğrencileri, Ak Parti İlçe Yönetim Kurulu Üyeleri ile vatandaşlar
katıldı.