Kanal D iddialı yapımları ve reyting rekorları kıran diziler ile yeni sezona güzel bir giriş yaptı. Kanal D'nin büyük umutlarla başladığı bir dizi de Koca Koca Yalanlar oldu. Dizi ilk bölümü ile başarı elde etse de bir türlü beklenen olmadı. Dizide oyuncular başarı olsa da senaryo yönünden eksikliklerin olması seyircinin de gözünden kaçmadı ve dizinin reytingleri her hafta düşmeye devam etti. Kanal D ekranlarında Pazartesi akşamları izleyicilerle buluşan Koca Koca Yalanlar dizisi, reytinglerde büyük çöküş yaşamıştı. Kanal D’nin Siyah Beyaz Aşk dizisiyle geçen yıl yaşadığı reyting sorununu, Koca Koca Yalanlar ile de aşamadığı görülüyor. Peki Kanal ne yapacak, diziyi yayından kaldıracak mı? Milliyet Blog yazarlarından Anibal Güleroğlu, analiz yazısında Kanal D’nin diziyi hemen harcamaması gerektiğini yazdı. İşte Güleroğlu’nun yazısı: Sezonun açılmasıyla birlikte eskilerini döndüren ve yeni yapımlarını ekrana süren kanallar, yaz döneminde başlattıkları işlerin rekabet güçlerini de gözden geçirir oldular. ‘Kocaman Ailem’, ‘Darısı Başımıza’ gibi yapımları yaz sonunu beklemeden yollayan televizyon dünyasında, gün değişiminden etkilenmeyip zirvedeki yerini koruyan ‘Erkenci Kuş’un başarısına karşın diğer yaz diziler aynı oranda ilgi göremedi. Nasıl ki Show TV, yaz dizisi olarak ilgi çeken ‘Meleklerin Aşkı’nı da yeni sezona sarkıtmak yerine 11’inci bölümde noktalayıverdi. Bu doğrultuda, Star’ın ‘Nefes Nefese’si ve FOX’taki ‘4N1K İlk Aşk’ için de reyting bahanesiyle final söylentileri çıkartılmakta. Maalesef aynı durum Kanal D’nin ‘Koca Koca Yalanlar’ı için de geçerli. Hakan Yılmaz, Evrim Alasya, Selen Uçer, Pelin Öztekin, Ferdi Sancar, Rüzgâr Aksoy ve Tuğçe Karabacak’ın başrolde yer aldığı dizi esasında ekrandaki komedi eksiğini gidermek için birebirdi. Gerek oyunculuk gerekse içerik açısından potansiyele sahip olan ve yayına giriş zamanlaması açısından yaz dizisi handikabını da aşan yapımın yeni sezon umudu rahatlıkla vardı. Lakin ihaneti ballandırarak ilk adımı atmasıyla yaratılan tepkisel bakış açısı ve yaz boşluğuna göre ayarlanan yayın gününün sezon doluluğu bu umudu kıran baş engeller oldu. Nitekim ‘Çukur’ ve ‘Söz’ün varlığında, dizi, jet hızıyla totalde 10’unculuğa gerileyiverdi. Derken, ‘Yasak Elma’nın devreye girmesi tüyü dikti, birinciliğe yükselen ‘Koca Koca Yalanlar’ın varlığını yalan ederek 14’üncülüğe düşmesine neden oldu. Şimdi 3’ün altında gelen reytinglerin kanalı tatmin etmeyeceği gerçeğinde, dizinin uzun ömürlü olma hevesinin kursağında kalacağı muhakkak. Öte yandan ‘Koca Koca Yalanlar’ın hemen harcanmaması gerektiğini; sadece komedi mantığı taşımayıp bize bazı hayati gerçekleri işaret ettiğini de görmemiz lazım. Bunlar nedir peki? Bakalım. KOCA KOCA YALANLAR’DAN AÇIĞA ÇIKANLAR Aşk ve yalan… Birlikte olmaması gereken ama bir o kadar da iç içe bulunan kavramlar. ‘İnsanların aşktan öldüğü yalandır’ demiş ya, ünlü yazar W.Shakespeare… Buna karşılık aşk için pek çok yalan söylendiği ve bu yalanların tehlikeli sonuçlar doğurduğu da bir gerçek. Nasıl ki ‘Koca Koca Yalanlar’ın öyküsü tam da bu gerçeğin üstüne kurulmuş. Hem de en iticisinden. Diziden yaptığımız çıkarımları hemen sıralayalım… -Bu doğrultuda ‘Koca Koca Yalanlar’dan çıkan ilk ders, erkek karakteri üstüne oluyor haliyle. Şöyle ki; dizinin baştan itibaren bize anlattığı şey, erkeklerin çoğu için aşk kavramı bir kalbe birden fazla kadının sığabileceği ve erkeklere yüzde yüz güvenilemeyeceği yönünde… Buradaki hassas dengeyse, cesaret ve yalan becerisi olmakta! Kimileri aşk bahanesini pervasızca uygulamaya dökerken, kimileri eline yüzüne bulaştırıp evliliğini sonlandırmakta… Ki, Ahmet ikinci kategorinin başarılı örneği. -Dizinin ikinci gerçeği, erkek aldatmasında arkadaş teşvikinin aslında koca bir yalan olduğu. Yani aldatma olayının özü erkeğin kafasında gizli, arkadaş motivasyonu da düşünceyi eyleme dökme cesareti veren bir bahaneden ibaret. Nasıl ki, Ahmet de Şahin’in ihanetlerini kendi için bir basamak olarak kullanma ve arkadaşını bahane etme kurnazlığında çıktı karşımıza.