Kanadoğlu hükümeti yine topa tuttu!
Abone olSabih Kanadoğlu'ndan yine çok tartışılacak açıklamalar: Bu hükümetin anayasayı değiştirmeye hakkı yok...
Balıkesir Barosu'nun kuruluşunun 90. yıl dönümü etkinlikleri
kapsamında düzenlenen ''Hukuk Devletinde Yargı
Bağımsızlığı'' konferansı Salih Tozan Kültür ve Sanat
Merkezi'nde gerçekleştirildi. Konferansa, Yargıtay Onursal
Cumhuriyet Başsavcısı Sabih Kanadoğlu, YARSAV
Kurucu Başkanı Ömer Faruk Eminağaoğlu ve
Bahçeşehir Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Prof.Dr.
Süheyl Batum konuşmacı olarak katıldı.
''HALKIN GÜCÜ HER ŞEYİN ÜZERİNDEDİR AMA BİRLEŞMEK
ŞARTIYLA''
Katılımın yoğunluğu nedeniyle konukların yer bulamayarak ayakta
takip ettiği konferansta konuşan Yargıtay Onursal Cumhuriyet
Başsavcısı Sabih Kanadoğlu, "Anayasa'ya göre demokratik,
sosyal, hukuk devletiyiz ancak Atatürk milliyetçiliğini unuttuk.
Başlangıçtaki ilkeleri unuttuk. Başlangıçtaki ilkelerde laiklik
vardır, güçlerin ayrımı vardır. Bunları unutmamızın bizi
demokrasiden çok uzağa attığını unuttuk. Halkın gücü her şeyin
üzerindedir ama birleşmek şartıyla. Olayları seyrederek değil,
fikir üreterek, emek vererek önce demokrasimize sahip çıkalım.
Demokrasimizin kurallarını değişik göstermek isteyenlere karşı,
onun kurallarını iyi öğrenerek mücadele edelim'' şeklinde
konuştu.
''İŞİNE GELİNCE BAĞIMSIZ YARGI, İŞİNE GELMEYİNCE SİYASİ
KARAR DEMEK HUKUKLA BAĞDAŞMAZ"
Kanadoğlu, "Türkiye'de adalet ve hukuk reformu, Anayasa
değişikliği yapılmalı ancak laiklik karşıtı eylemlerin odağı olduğu
Anayasa Mahkemesi tarafından ilan edilen bir partinin anayasa
değişikliği yapmaya hakkı yoktur. Bunun Türkiye'ye yeni kayıplar
getireceği ortadadır. Hukuka sahip çıkma mücadelesi sonuna kadar
yapılacak. İşine gelince bağımsız yargı, işine gelmeyince siyasi
karar diyeceksiniz. Bu hukukla bağdaşmaz. İktidarda bu duygular
yoksa her değişiklik toplumu huzursuzluğa iter. Hakimler Savcılar
Yüksek Kurulu'nun değişimi milil irade ile olur. Milli İrade'de
seçmen 5 yıllık verdiği irade değil, Cumhuriyet'i kuran iradedir.
Bu irade değişmez ama seçmenin iradesi 5 yılda bir değişir.
Cumhuriyet 3 temel ilke üzerine kuruldu. Laiklik, hukuk ve ulus
devlet. Laiklik yoksa demokrasi yoktur. Hacılar, hocalar, din ve
mezhep oy kullanmayı yönlendiriyorsa orada demokrasiden söz
edilemez. İktidar Anayasa değişkilğinde muvaffak olursa ne olur?
Unuttukları şu var. Hukuk devlyeti ilkesine aykırılıkta anayasa
değişikliğini yaparsanız yapın. Anayasa Mahkemesi iptal eder,
kurtulamazsınız. Şimdi siz taslaktaki gibi hukuk devleti ilkesine
aykırı HSYK oluştursanız da bu hukuksuzluklar iptal edilir,
edilmelidir de. Kendi iktidarının çıkarını düşünen kişilerin biz
AB'nin isteklerini yerine getiriyoruz demeleri kaba bir yalandır.
Korku imparatorluğunun olduğu bir yerde çağdaşlıktan bahsedilemez.
Yolsuzlukların önlenmesi için dokunulmazlıkların sınırlandırılması
lazım. Basın üzerine kurulan baskıyı da göz önüne alırsak çağdaş
demokrasiden bahsedilemez" diye konuştu.
''TÜM YARGI ORGANLARI TEKNİK TAKİP
ALTINDA''
YARSAV Kurucu Başkanı Ömer Faruk Eminağaoğlu da ülkede yaşanan
hukuksuzluklara dikkat çekti, yargı bağımsızlığının 20009'da olduğu
gibi 2010'da da tartışıldığını söyledi. Eminağaoğlu,
"Yargıdaki yangında ateş bacayı sardı. Anayasa taslağıyla
ilgili halkın gözüne bakarak başka şeyler söylüyorlar ama yapmak
istedikleri başka. Kimse halkla dalga geçmesin. . Adalet Bakanı yok
demesin belgeleri burada" dedi.
''ELİMİZDE SADECE HUKUK KALDI''
Bahçeşehir Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr.
Süheyl Batum, ''Türkiye'de demokrasiden ve unsurlarından
bahsedersen Ergenekoncu oluyorsun. Laiklik zaten bitti. Sadece
hukuku savunabiliyoruz. Türkiye'de yeni bir düzeni egemen kılmak
isteyenler, Atatürk Cumhuriyeti yerine kendi düzenlerini kurma
mücadelesi veriyor. Elimizde sadece hukuk kaldı. Onu da kaçırırsak
bu toplantıları kimse duymasın diye yer altında yapmak zorunda
kalırız'' dedi.