Kamalak'a göre süreçten barış çıkmaz
Abone olSaadet Partisi (SP) Genel Başkanı Mustafa Kamalak, İmralı görüşmelerinden barışın çıkmasının imkansız olduğunu savundu.
İmralı görüşmelerinden barışın çıkmayacağını öne süren
Kamalak, bu görüşmelerin kendi kendini aldatma, zaman kaybı ve
terör örgütünü meşrulaştırmaktan başka bir işe yaramayacağını
kaydetti.
SP lideri Kamalak, Antalya'nın Manavgat ilçesine bağlı Kızılağaç
Turizm Bölgesi(KTB) Selge Beach Hotel'de 2 gün sürecek Antalya
Bölgesi İlçe Teşkilatları Siyasi Strateji Belirleme Toplantısı'na
katıldı. Genel Başkan Kamalak, toplantıya geçmeden önce ülke
gündemiyle ilgili basın mensuplarına açıklamada bulundu.
SP olarak ülkede 30 yıldır akan kanın durmasını istediklerini
belirten Kamalak, İmralı görüşmelerinin kanın durması ve ülke
barışına bir katkısının olmayacağını savundu. Kamalak, süreçle
ilgili şu açıklamayı yaptı: "Şunu kesinlikle söyleyeyim. İmralı'dan
barış çıkmaz. Görüşmelerden barış beklemek kendi kendimizi kandırma
ve zaman kaybı olur. İmralı görüşmelerinde olsa olsa terör örgütü
meşrulaşmış olur. Bir sorunu temeline inmeden hiçbir zaman çözüme
kavuşturamazsınız. Görüşmelerden önce terörü oluşturan unsurlar,
terör örgütünün finansman kaynakları, terörü besleyen kaynaklar ve
teröristlere silah sağlamanın önü kesilmeli. Bizim tespitimize göre
38 ülke terör örgütüne yardım ediyor. Terörü oluşturan şartlar
bitirilmeden görüşmelerden barış çıkmaz."
Hükümetin, 'İmralı ile biz değil devlet görevlileri görüşüyor’
sözünün çelişkili bir durum olduğunu ifade eden Kamalak, Başbakan
Recep Tayyip Erdoğan'ın düne kadar TBMM'de grubu bulunan BDP'lilere
terör örgütünün Meclis'teki uzantıları diyerek görüşme yapmadığını
hatırlatarak, ardından da Türk mahkemeleri tarafından ömür boyu
hapse mahkum olanla, Abdullah Öcan'la görüşme yaptırılmasının yaman
çelişki oluşturduğunu kaydetti. Kamalak, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Hükümetin İmralı görüşmelerinde bir çelişki var. Düne kadar terör
örgütünün Meclis'teki uzantılarıyla görüşmeyiz diyenler Türk
hukukuna göre 30 bin insanın katiliyle görüşme yapıyor. İmralı
görüşmelerinden barış çıkmaz. Hukuken de mümkün değil. Aslında
hukuken cezaya çarptırılmış ve özgürlüğü kısıtlı kişilerin
iradeleri hukuken geçersizdir. Bu tür durumlarda temsilci
atanmalı."
"2-B ARAZİLERİNİ KÖYLÜNÜN ELİNDEN ALMAYA HİÇ KİMSENİN HAKKI
YOK"
Hükümetin, dededen toruna kalan 2-B arazileri hususunda yanlış
yaptığını söyleyen Kamalak, toplumsal denge ve barışın sağlanması
için iktidarın 2-B hususunda yeniden düzenleme yapması taraftarı
olduklarını kaydetti. Dededen toruna intikal eden araziler için
yeniden düzenleme yapılmadığı takdirde değerli arazilerin ölü
fiyatına zengin ve varlıklı insanların eline geçeceğini belirten
Kamalak, bunun da toplumda huzur ve barış ortamını zedeleyeceğini
dile getirdi.
Ülkede en fazla 2-B arazilerinin bulunduğu şehrin İstanbul ve
Antalya olduğunu hatırlatan Kamalak, "Dededen toruna intikal eden
araziler hususunda hükümetin yeni bir düzenleme yapma taraftarıyız.
Bu yapılmadığı sürece toplumda denge ve barış zedelenir. Osmanlı
döneminden kalma tapu kayıtları bulunan araziler asıl sahiplerine
verilmeli. Ölü fiyatına zengin ve varlıklı insanlara satılmamalı.
Böyle bir sistemde zengin daha zengin, fakir daha fakir olur. Bu da
toplumda dengeyi bozar. Devlet hırsızlık, hatta adam öldürmede bazı
davalarında zaman aşımına gidiyor. 2-B arazilerinde de zaman
aşımına giderek dededen toruna intikal eden toprağı asıl sahibine
vermeli." diye konuştu.
Kamalak, konuşmasının sonunda hasta olan AK Parti Genel Başkanı ve
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a geçmiş olsun dileklerini ileterek,
bir an önce görevinin başına dönmesi temennisinde bulundu.