Internet Haber Mobil Uygulama
Internet Haber mobil uygulamasını denediniz mi?
Internet Haber mobil uygulamasını denediniz mi?
Birkaç gün önce Türkiye önemli bir evladını
kaybetti. Karadeniz Otoyolu'na karşı hukuk mücadelesi verirken
vurulan avukat Cihan Eren girdiği yoğun bakımdan
çıkamadı.
Cihan Eren İstanbul Barosu avukatıydı... Karadeniz
Otoyolu'nun, kendi doğduğu ilçe Fındıklı'dan geçeceğini öğrenince
bunu durdurmak için harekete geçti... 1998 yılında hukuk
mücadelesini başlattı...
Otoyolun SİT alanı olan Fındıklı'dan geçmemesi
için iki ayrı dava açtı. Sık sık Rize'ye gidip
kamuoyu oluşturmaya çalıştı. Tam davanın keşfi yapılacakken
18 Nisan günü Fındıklı'da silahlı saldırıya
uğradı. Üç kurşunla karnından vurulan Eren ağır
yaralandı. Cihan Eren'in ölümü. Karadeniz'deki
çevre katliamını içleri parçalanarak izleyenleri derinden sarstı.
Ama nu cinayet, ardında bir çok soru işareti taşımasına rağmen,
ilginç biçimde adeta küllenmeye terk edildi. Biz bilgiye ulaştıkça
bu konuda yazacağız.
Şimdi, Avukat Cihan Eren'in hayatına mal olam
mücadelesinden geriye kalanı, olayın hikayesini hatırlayalım;
Türkiye avukat Cihan Eren'i Karadeniz Sahil
Otoyolu Projesi'nin, Rize'nin Fındıklı ilçesi kısmının iptali için
verdiği mücadele ile tanıdı. İstanbul Barosu avukatı olan
Eren, memleketi Rize'nin SİT alanı olan sahili
için yıllarca mücadele verdi. Ancak 18 Nisan tarihinde Fındıklı
sahilinde uğradığı silahlı saldırı sonucu ağır yaralandı. Hastaneye
kaldırılan Eren, üç aydır süren yaşam mücadelesini
kaybetti. Diyabet hastası olduğu için tedaviye yanıt vermedi ve
tedavisi süresince komada kaldı. Cihan Eren'in
(57), Karadeniz Sahil Otoyolu'nun Rize'nin Fındıklı ilçesinin
sahilinden geçmemesi için verdiği mücadele 1998 yılında başladı.
Karadeniz Sahil Yolu ile ilgili yapılan
projelendirmede yolun Fındıklı sahilinden geçeceği ortaya çıkınca
ilçenin önde gelenleri, yolun kıyıdan geçişi ile ilgili alınan iki
kararın iptali için Trabzon İdare Mahkemesi'ne iki ayrı dava açtı.
Davalara önceleri dışarıdan destek veren Cihan
Eren, daha sonra bizzat davacı avukatı olarak
duruşmalara katılmaya başladı. Bir yandan hukuk mücadelesi yürüten
Eren, diğer yandan da İstanbul'da oturmasına
rağmen sık sık bölgeye giderek, proje aleyhine organizasyonlar
düzenliyor ve kamuoyu oluşturmaya çalışıyordu.
Yapılacak keşif için 18 Nisan'da Fındıklı'ya giden
Cihan Eren, Serhat Karadeniz isimli saldırgan
tarafından kurşun yağmuruna tutuldu. Eren, üç kurşunla ağır
yaralandı. Daha sonra teslim olan saldırgan, 'Cinayeti
meşhur olmak için işledim' dediyse de olayın keşiften iki
gün önce yaşanması
nedeniyle ifade inandırıcı bulunmadı. Saldırıdan iki gün sonra
bilirkişi heyeti Fındıklı sahilinde keşif yaptı. Keşfin ardından
mahkeme haziran sonunda Eren'in; otoyolun
'Fındıklı geçişi için yürütmenin durdurulması'
talebine uydu ve 3. derece SİT alanından yol geçirilmesi planlanan
proje için yürütmeyi durdurma kararı verdi. Aynı konuyla ilgili
açılan ikinci davada da yine yürütmeyi durdurma kararı verildi.
Ancak Cihan Eren, mücadelesinin sonunda ulaştığı
zaferi göremeden yaşamını yitirdi.
Ve bu davada kendisini destekleyen,omuz omuza mücadele eden sevgili
dostu, kardeşi Kazım Koyuncu'ya kavuştu.
Avukat Cihan Eren'in mücadele dosyasında yer alan
bilirkişi raporuna da göz atalım. Bu raporda, sahipsiz ülkenin
nasıl kitabına uydurularak talan edilebileceğinin gizli kodları
bulunuyor.
Bilirkişi raporu "yol kanunlara, bilime aykırı"
dedi. Fındıklı'daki yol çalışması durduruldu. Fındıklı Aksu
mevkiinde 3. derece Sit alanından yol geçirilmesine izin veren
Trabzon Koruma Kurulu Kararının iptali için Av. Cihan
Eren ve Aksu Muhtarı Musa Kazim Özçiçek
tarafından Trabzon İdare Mahkemesinde açılan davada, Ankara Gazi
Üniversitesi, Şehir ve Bölge Planlama Bölümü öğretim üyeleri
tarafından hazırlanan bilirkişi raporu mahkemeye sunuldu. Bilirkişi
İncelemesinden iki gün önce Av.Cihan Eren
saldırıya uğramıştı. Mahkeme rapor üzerine Trabzon Koruma Kurulunun
Aksu'da denizin doldurularak yol yapılmasına izin
veren kararının iptali için açılan davada tedbir olarak yürütmeyi
durdurma kararı verdi.
Bilirkişi raporu
"Trabzon Kültür ve Tabiat Varlıkları Koruma Kurulu'nun
08.10.2004 tarih ve 15 sayılı, Rize ili, Fındıklı İlçesi, Aksu
mahallesi, sahil şeridindeki Karayolları 10. Bölge Müdürlüğü'nce
hazırlanan yol güzergah projesinin kamu yararı nedeniyle
onaylanmasına dair işlemi, Anayasaya, Kıyı Kanununa, Kültür ve
Tabiat Varlıklarını Koruma Kanununa, şehircilik ilke ve esaslarına
ve kamu yararına aykırı olduğu" görüşüne yer vermiştir.
Trabzon İdare mahkemesi 9 Haziran 2005 tarihinde verdiği yürütmeyi
durdurma kararında" açıkça hukuğa aykırı olduğu ve uygulanması
halinde telafisi güç ve imkansız zararlara sebep olacağı anlaşılan
idari işlemin durdurulmasına" oybirliği karar
vermiştir."
Bilirkişi raporunda Fındıklı Aksu'da yol inşaatının yasalara ve
kamu menfaatine aykırılığını tespit eden görüşler şunlar:
"Bu çerçevde içinde değerlendirildiğinde ve dolgu
alanlarının"özel durumlarda, ekolojik özellikler dikkate alınarak
yapılması" koşulunun getirildiği göz önüne alındığında, dolgu
alanlarının, kentsel açık alanların yeterli olmaması, veya kentin
kıyı alanın ve toplumun yaralanmasına açık alanlarının kısıtlı
olması halinde, kente kıyı alanı sunmak amacıyla tanımlandığı
açıkça ortaya çıkmaktadır. Dolgu üzerinde yapılması söz konusu olan
tüm kullanımlar görüldüğü gibi kente hitap eden, kentlinin yaşam
kalitesini yükseltici türden tesislerdir. Dolgu alanında yer
alabileceği belirtilen yol, dolgu alanında yer alan bu tesislerin
kentliler tarafından daha rahat kullanılması ve bu tesislere
erişimin kolaylaştırılması için yapılması gereken yolu ifade
etmektedir. Dolgu alanları üzerinde kentsel ihtiyaçlara cevap veren
ve mevcut kentsel alan ile bütünleşen bir arazi kullanımı ve ulaşım
sistemi yer almalıdır. Yoksa kıyı Kanunun dolgu alanları ile ilgili
maddelerinin kentlinin kıyıya erişimini kıstlayacak ve bir bariyer
olarak çalışacak olan dava konusu Karadeniz Sahil Yolu gibi bir
çevre yolunun yapılmasına olanak vermek üzere yazılmış olması
mümkün değildir. Çünkü kanun koyucu Kıyı Kanunun her maddesinde
temel ilke olarak kıyıların açık tutulması ve halkın erişimine
serbest olması ilkesini getirmiştir. Dolayısıyla dolgu üzerinde
kentlinin kıyıya ulaşabilirliğini tümüyle sıfıra indirecek bir
çevre yolunun dolgu alanı üzerinde yer alması mümkün değildir. Bu
husus Kıyı Kanunun genel hükümlerinin diğer hükümlerle birlikte
detaylı olarak irdelenmesiyle ortaya çıkmaktadır.
Dolgu alanlarında yasaya göre yapılması mümkün olan kullanımlar,
sahil şeridinin ikinci 50 metrelik kesiminde yer alabilecek
kullanımlar ile benzer niteliktedir. Kıyı Yasası Uygulama
Yönetmeliğinin 4. maddesinde tanımlanan bu kullanımlar ise çok
kısıtlı olup dava konusu Karadeniz Sahil Yolu gibi transit özelliği
olan bir çevre yolu kullanımını içermemektedir.
Kıyıda yol yapılmasına izin vermeyen, sahil şeridinin ilk 50
metrelik kısmında dahi sadece yaya yolu yapılmasını, taşıt yolu
açılmamasını tümüyle açık alan kulanımı düzenlenmesini öneren bir
yaklaşımın, bu alanın önünde oluşturulacak dolgu alanında tam
tersine bir çevre yolunun yapılmasını öngörmesi tamamen kanunun
ruhuna aykırıdır."
Fındıklı Aksu için açılan davada verilen bilirkişi raporu ve bu
rapora dayanarak mahkemenin verdiği yürütmeyi durdurma kararı,
sivil toplum kuruluşlarının, Karadeniz Sahil Yolunun tümüyle
yasadışı yapıldığına dair savlarını esastan kabul etmektir. Bu
karar bundan sonraki uygulamalar için emsal teşkil edecek
nitelikte.
Cihan Eren artık yok, Kazım
Koyuncu da...
Başlattıkları mücadele bayrağı yere düşmesin..