Kağıthane'de uzman çavuşun nişanlısı tarafından öldürüldüğü cinayetin detayları
Abone olKAĞITHANE'de birlikte yaşadıkları Gizem E. tarafından öldürülen uzman çavuş Zeynel Yıldırım'ın annesinin ifadesine ulaşıldı. Anne Yıldırım'ın "Oğlum nişanlı değildi, o kişiyle evlilik planları da yapmıyordu. Oğlumun peşini bırakmadı. Oğlum, benim istediğim kişiyle evlenecekti" dediği öğrenildi. Gizem E.'nin Samsun'dan arkadaşının da ifade verdiği belirtildi.
Kağıthane'de, 5 Temmuz günü, Sahil Güvenlik Komutanlığında
görevli Topçu Uzman Çavuş Zeynel Yıldırım(26), bir süredir aynı
evde yaşadığı nişanlısı Gizem E.(30) tarafından beylik tabancasıyla
vurularak öldürüldü. Olayın ardından gözaltına alınan Gizem E.,
çıkarıldığı mahkemece "kasten öldürme" suçundan tutuklanarak
cezaevine konuldu. Uzman Çavuş Zeynel Yıldırım ise Gaziantep'te
düzenlenen törenin ardından son yolculuğuna uğurlandı.
Asayiş Şube Müdürlüğü Cinayet Büro Amirliği'nde ekiplerince gerçekleştirilen cinayet soruşturmasının detayları ortaya çıktı.
"Nişanlı değillerdi"
Gizem E., "Benimle evlilik planı vardı, beni aldattığını öğrenince
önce intihar etmeyi düşündüm sonra yapamayıp onu vurdum" diye ifade
verirken, Gaziantep'te yaşayan Zeynel Yıldırım'ın annesi Hacer
Yıldırım, "Oğlum iktisat mezunu, askerdeyken komutanının tavsiyesi
üzerine sınavlara girip denizci uzman çavuş oldu. Henüz iki yıllık
askerdi. İstanbul'a gitmeden önce onu son gördüğümde benden
helallik istedi. Daha 26 yaşındaydı, gün görmeden bu dünyadan
göçtü. Aralarında nişanlılık gibi bir durum yoktu." dedi.
Anne Yıldırım, "Eğer evlenme, yuva kurma planları olsaydı oğlum
bana kesinlikle söylerdi. Ben zaten oğluma hep sorardım 'Hayatında
biri var mı?' diye. O da bana ciddi düşündüğü kimse olmadığını
söylerdi. Benim seçeceğim bir kızla evlenmek istediğini söylerdi."
diye konuştu.
"Beraber yaşadıklarını da bilmiyorduk"
Yıldırım, "Gaziantep'te benim ona bulduğum bir kız ile görüşüyordu.
Yakın zamanda sözlenme planları vardı. Gizem E. ile beraber
yaşadıklarını da bilmiyorduk. Darp iddiaları da doğru değil,
karıncayı bile incitmezdi. Etrafındaki herkes onu bu şekilde
bilirdi. Kendi kız kardeşine bir kez bile el kaldırmadı" şeklinde
ifade verdiği öğrenildi.
"Neden sekiz el ateş etti, Öldürmesi mi
gerekirdi?"
İfadesinde Gizem E.'nin, psikolojisi bozuk biri olduğunu iddia eden
Hacer Yıldırım, "Takıntılıydı, oğlumun hayatını da zehir etti.
20-30 yıllık evliler bile ayrılıyor, 'Sevmiyorum' dedikten sonra
oğlumdan ayrılması gerekirdi. Kız sorunsuzca ayrılıp memleketine
dönseydi oğlum ona orada da düzenini kurana kadar yardım ederdi.
Zararını karşılayacak maddi gücü vardı. Eğer kavga sebebiyle oğlumu
vurduysa bir el ateş etseydi. Neden sekiz el ateş etti, Öldürmesi
mi gerekirdi? Onun gün yüzü görmesini istemiyorum. Oğlumun kanı
yerde kalmasın. Türk adaletine güveniyorum" dedi.
Gizem'in arkadaşı: Gaziantep'te nikah
kıyacaklardı
Tutuklanan Gizem E.'nin Samsun'dan
arkadaşı Gülçin Demirci, çiftin evlerinde mayıs ayında bir gece
kaldığını belirttikten sonra şöyle devam etti: "İlk başlarda Zeynel
ve Gizem gayet iyilerdi. Samsun'dan çok mutlu şekilde ayrıldı.
Evlenme planları olduğunu her ikisinin ağzından da duydum. Hatta
Zeynel'in memleketi Gaziantep'te nikah kıymayı, sonra İstanbul'a
dönüp yatta parti yapmayı bile planlıyorlardı."
"Yalvararak ikna etti"
"Yaklaşık bir ay önce araları Zeynel'in telefonundaki bazı şüpheli
numaralardan ve arkadaşlarıyla olan sohbetlerinden dolayı bozuldu.
Cinayetten bir ay önce Gizem bana, ilişkisine son verip, Samsun'a
geri dönmek istediğini söyledi. Fakat, Zeynel onu dönmemesi için
yalvararak ikna etti. Hatta Zeynel, Gizem'i inandırmak için tüm
sosyal medya hesaplarını da kapattı. Gizem'in rahat etmesi için
yeni bir ev tuttu."
"Darp fotoğrafları attı"
Gizem E.'nin Ş.
Abla diye hitap ettiği arkadaşı yakın arkadaşı Ş.K. ise olayla
ilgili şunları söyledi: "Kasımda sosyal medyadan tanıştılar. Ben
ilk başlarda Samsun'dan İstanbul'a' taşınmaması için çok uyardım
fakat sonra Zeynel ile konuşup, Gizem'i sevdiğine ikna oldum. Gizem
için 'Sevdiğim kadın' diyordu. Gelinlik baktığını, çocuk yapma
planları olduğunu da biliyorum. Gizem'in, Zeynel'e güvensizliği
vardı. Bu sebepten tartışmalar yaşıyorlardı.
Cinayetten bir hafta kadar önce Gizem bana 'Beni affet Ş. Abla, ne olduysa oldu. Sorumlusu Zeyneldir" diye bir mesaj attı. İntihar edeceğini düşündüm, defalarca arayıp ulaşamadım. Bu olayın devamında da Gizem bana Zeynel'in onu darp ettiğini, ağzından köpük gelene kadar boğazını sıktığını söyledi ve boynundaki morlukların fotoğrafını da attı."
"Bu olay üzerine Gizem'e her şeyi bırakıp, dönmesini söyledim fakat bana Zeynel'in barışmak için yeniden yalvardığını, bir ömür ondan vazgeçmeyeceğini ve onu çok sevdiğini söyledi. Bunun üzerine Gizem'e çok kızdım. Sonrasında aramak için elim telefona gitti fakat arayamadım. Zaten sonra cinayet haberi geldi."