Hayat hepimizi zekâsı ve kültürü derecesinde karşılar ve çapımız
kadar mana yükleriz ona. Yaşanan olayların beynimizde ruhumuzda
bıraktığı anlam ve mana aynı olmasına imkân yok bence bu
farklılıklar parmak ucumuzdaki iz kadar farklıdır aslında.
Hayatta kalma gayesi herkeste vardır ama bunu başarmak için
seçilen yollar kullanılan bireysel yeterlilikler hepimizde farklı
farklı gelişir ve uygulamaya konulur
Bölünse ne olur ülke Türkiye karlı mı çıkar zararlı mı?
Karı ne olur zararı ne olur?
Soru işte
Bazen hepimizin istemeye istemeye sorular gelir ya akılına, hadi
ben düşündüm de benim dışımdaki insanlar nasıl düşünüyor diye de
merak ettim..
Bu anlayıştan hareketle ülkemiz içinde bulunduğu durumun
bireylerdeki etkisi geleceğe dair fikirlerini öğrenmek istedim
Eş dost arkadaş hepimiz dost meclislerinde bazen hiç
tanımadıklarımızla ortak ortamlarda kafa yorarız ya onun gibi bir
şey. Yapmaya çalıştığım ne bir anket nede bilimsel verilere
dayanmayan sadece akıllarda dönen şeylere ayna tutmak ve görüntüye
bakmaktan ibaret.
Konuştuklarım her yaştan her görüşten Türk ve Kürt olarak
kendini ifade eden kişilerden ibaret. Tamamı şehirlerde yaşayan
farklı sosyal, kültür ve ekonomik yapıdaki kişilerden oluşmaktadır.
Seçtiğim kişilerin tamamı facebook arkadaş listelerimden
kişilerdi.
Sorum net
Ülke bölünürse ne olur Türkiye karlımı çıkar zararlımı?
İlk tepki susmak oldu uzun süre soruya cevap vermek istemediler
önce.
Sonra
Çok kötü olur
Daha sonra ki aşama çok kan akar
Bazıları da olmayacak bir şey için cevap yazmam tarzında
oldu
Ülkenin çökeceği ve buna benzer afet uyarlamaları
Bu cevaplar Türk Kürt hiç fark etmeden aynı tepkiyle
karşılaştım
Biraz daha devam ettiğinde Türklerin çoğunda tarihi sorumluluk
ve ecdadın emaneti olan toprak kaybı noktasında hassaslaştığını ve
toprak kaybına tahammülün olmadığını aldım cevap olarak.
Kürt arkadaşlarınsa Türkiye’nin toprak kaybedeceğini ama bu
durumun uzun vadede Kürtlere kazancı olur mu tereddütlerinin
olduğunu belirttiler.
Kan akması durdu çatışma yok. Sınırlarda güvencede. Ve bölündü
ülke Türkler mi karlı çıkar Kürtler mi karlı çıkar sorusunu
yönelttiğimde
Türklerin tamamına yakınının Türklerin karlı çıkacağı cevabını
alırken Kürtlerin yine tamamına yakınının Kürtlerin zararlı
çıkacağı yönde kanaatler aldım.
Burada enteresan bir durum var. Her ne kadar konuştuklarım
Kürtlerin tamamını temsil etmese de yaşanan süreçte bir yerlerde
yanlış var hatalı giden bir durum var.
Kimse bölünsün istemiyor, ama kimsede bu yönde elini taşın
altına koymuyor. Hatta kimsede bölüneceğine inanmıyor.
O zaman bir alternatif oda birileri bulanık suda balık
tutuyor.
Alan memnun satan memnun.
Politik amaçlara yönelik sadece pazarlama taktikleri silah
namlusu ucunda halka dayatılıyor.
Bu Kürtler içinde böyle Türkler içinde aynı.
Dükkânı yakılan yıkılan bir Kürt esnaf üzülmüyor, üzülen
arkadaşına üzülme ben çok sevinçliyim dükkânda bir liralık mal
yoktu ama şimdi ben oradan en az 50 bin lira devletten tazminat
alacağım diyorsa burada durup düşünmek lazım.
Ben o dükkânı bilerek isteyerek kendilerinin yaktığı sonucuna
varırım ki kesin olmamakla beraber Cizre den gelen resimlerde
harabeye dönmüş işyerlerinde de aynı senaryonun haksız kazanç elde
etmek isteyen devleti birincil müşteri yerine koyan sorumsuz
insanların mahareti olduğu sonucunu çıkarırım.
Dükkânların camları tamamen kırık içinde tezgâh yok raf yok.
Belli ki önceden boşaltılmış neden zavallı dükkân başına
gelecekleri biliyormuş.
Devlet bu konuda biraz uyanık olmalı orda olanların bedeli senin
benim sırtıma sarıldığı sürece. Edenin cebine kar olarak girdiği
sürece bu yakma yıkma kültürü tükenmez. Eğer oradaki zararlar
devlet tarafından meydana getiriliyorsa elbette halkın mağdur
edilmemesi lazım ama oranın halkı yaptığının bedelini kendisi
ödemiş olsa emin olun kendini siper eder camına bir taş bile
attırmaz. Kimseden ses çıkmıyor kimsenin şikâyeti yok terörden.
Hatta sözde özgürlüğe giden yolda bedel ödenecekse de o bedeli ben
değil orda yaşayanlar ödemeli
Aksi halde silahla beceremediklerini ülkeye verecekleri büyük
ekonomik yükle mali olarak çökertecekler
Kısacası orda olanlar bölünmeye değil ticarete dönük anlayışın
ahlaksız sahnesi.
Kaybeden halk, gelecek ve kardeşlik duygularıyken
Kazanan: silah tüccarları, kandan beslenen siyasiler, eşkıya
larla, varlık sebebini teröre dayayanlar, ve emperyalist ya da
Ortadoğu’da kendine rol biçen hayal perest ülkeler.
Çaresi: herkesi eşit şekilde kucaklayan merkeze insanı
yerleştiren yeni bir anayasa, Kararlı ve tutarlı bir yönetim.