Seçim zili çaldı. Başbakan Erdoğan, ahaliyi Ankara'da topladı ve
açılışı yaptı. Melih Gökçek'le ilgili çok şey yazıldı çizildi,
Gezi'nin ödülü dün bir kez daha eline verildi.
Ankara tamam...
İstanbul var sırada...
*
Başbakan Erdoğan, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adayını
Aralık ayının ilk haftasında açıklayacak.
Kadir Topbaş'ın adaylığı kesin...
İlçeler de tamam...
"Gidecek" dedikleri Beyoğlu Belediye Başkanı
Ahmet Misbah Demircan, hiçbir yere gitmiyor.
Rakiplerini alt ederse, Beyoğlu bir dönem daha ona
emanet.
*
Üsküdar Belediye Başkanı Mustafa Kara'nın ani ayrılık kararı
üzerinde spekülasyonlar yapılıyor. Mustafa Kara çok başarılı bir
belediyecilik yaptı. İkinci dönem aday olsaydı eğer,
Erdoğan'ın ilk tercihlerinden biri olacaktı. Ancak, Kara'nın bir
takım ailevi sorunları, Üsküdar'a bir dönem daha hizmet etmesine
engel oldu.
Kara, çaresiz kaldı!
Ya siyaseti, ya da canı kadar sevdiği ağabeyini tercih edecekti.
İkincisini yaptı ve Başbakan Erdoğan'ın da iznini alarak siyaseti
bıraktı. Yani, Kara'dan gelecekte milletvekili adaylığı
vesaire beklentisi olanlar, boşa beklemesin.
*
Gaziosmanpaşa Belediye Başkanı Erhan Erol da,
başkanlık koltuğunu bırakanlardan. Oysa son bir kez daha GOP'u
yönetme arzusundaydı.
Siyaset hatayı kaldırmıyor. Erhan Erol çok hata
yaptı. Başkanlığı sürecinde, AK Parti ilçe teşkilatından hep uzak
durdu. Başbakan Erdoğan'ın İstanbul'daki iradesini hafife
aldı. Aziz Babuşçu'ya karşı diklendi kimi zaman.
Kadir Topbaş'la proje yarıştırdı. Büyükşehir'in kimi kararlarına
direndi, meydan okudu, hatta tehditlere başvurdu... Tüm
bunlar karnesine zayıf olarak yazılınca, yıl sonunda gelecek not
ortalamasının düşük olduğunu gördü ve çekildi.
Başka şansı da yoktu zaten... Zira aylar önce Erhan Erol'un son
dönemi olduğunu yazmıştım. Başka başka nedenler, yaşantısındaki
muazzam değişim Erhan Erol'un tüm şanslarını elinden
almıştı.
*
Aziz Yeniay..
Bırakması beni şaşırttı doğrusu. Hem çalışkan, hem de bölgesinde
güçlü bir isimdi. Öyle güçlü ki, İstanbul Büyükşehir Belediye
Başkan adaylığı için sık sık ismi geçti. Medyanın
gözdesiydi bir ara, Küçük İstanbul'un da
mimarıydı...
Aziz Bey, sessizliğe büründü sonra... Çalıştı, çabaladı ama
medyadan uzaklaştı. Ne bir ekrana çıktı 5 yıl boyunca, ne de doğru
düzgün bir demeci oldu. Görüşmelerimizde heyecanından bir
şey kaybetmediğini gördüm hep...
Ama ne olduysa bıraktı...
İşin aslı ne peki?
Rivayet o ki, Aziz Yeniay yorulmuş!
*
İstanbul'u yazmaya devam edeceğim...