Kadir Şeker'den duruşma öncesi avukatına: Yine olsa yine yardım ederdim
Abone olKONYA'da, sevgilisi Ayşe Dırla'yı dövdüğü öne sürülen Özgür Duran'ı, engel olmak isterken kalbinden bıçaklayarak, öldürdüğü gerekçesiyle tutuklanan Kadir Şeker, yargılandığı davanın dünkü karar duruşmasında 12,5 yıl hapis cezasına çarptırıldı. Konya Baro Başkanı Mustafa Aladağ, duruşma öncesi görüştüğü Kadir Şeker'in, kendisine yine olsa yine yardım edeceğini söylediğini belirtti.
Olay, 5 Şubat akşamı, Selçuklu ilçesi Yeni İstanbul Caddesi Piri
Reis Parkı'nda meydana geldi.
Özgür Duran'ın sevgilisi Ayşe Dırla'yı dövdüğünü sanıp, olaya müdahale etmek isteyen Kadir Şeker, çıkan arbedede Duran'ı bıçaklayarak öldürdü. Tıp fakültesinde okumak için üniversite sınavına hazırlanan Şeker, 'kasten adam öldürme' suçundan yargılandığı 3'üncü Ağır Ceza Mahkemesi'nde dün görülen duruşmada önce ömür boyu hapse çarptırıldı. Bu ceza, suçun haksız tahrik altında işlendiği gerekçesiyle önce 15 yıla, Kadir Şeker'in duruşmadaki iyi hali de göz önünde bulundurularak 12,5 yıla indirildi.
‘Kararı istinaf mahkemesine
taşıyacağız'
Kadir Şeker’in yargılanmasında 'meşru müdafaa sınırının aşılması'
hükmünün uygulanmamasını eleştiren avukatı, Konya Baro
Başkanı Mustafa Aladağ, şunları söyledi: ''Yeni ceza kanununda
yer alan bir hüküm var. Meşru müdafaa sınırının korku, panik,
endişe ve heyecanla aşılması, diye. Ben bunu soruyorum. Olayımızda
şartların tamamı var. Şimdi değil ne zaman uygulayacağız? Ya
da hangi şart eksik de biz bu maddeyi değerlendirmeye
almadık? Bu noktada çekincelerimiz ve itirazlarımız var.
Mahkeme kararını verdi. Biz de derhal gerekçeli kararla beraber
istinaf mahkemesine taşıyacağız. Empati yapın, dedik. 'Kadir Şeker
kasten bırakın bir insanı öldürmeyi bir canlıya zarar veremez'
iddiasını savunuyorum, söylüyorum ve söylemeye devam edeceğim. O
nedenle öldürme kastı yok. Olsa olsa yaralama olabilirdi, neticesi
ölüm, bunun da hükümleri farklıydı. Eğer uygulansaydı Kadir,
tahliye olacaktı. Dolayısıyla savunmamız, meşru müdafaa sınırının
aşılması üzerinde yoğunluk kazanacak. Biz bunun için tüm şartların
olayımızda var olduğunu düşünüyoruz."
‘Benzer hadiselerde hangi tavır
sergilenecek?’
Kadir Şeker’in kamuoyunda büyük destek gördüğünü,
halkın da beklenti içinde olduğunu kaydeden Aladağ, "Bu
davanın toplumsal boyutu var. Kamuoyunda Kadir’e yönelik müthiş bir
destek var. Kamuoyunun beklentisi var. Vatandaşın isteği sadece
Kadir’e adalet. Aksi halde tabi ki mahkemeyi yönlendirecek,
baskı yapacak hiç kimse olamaz. Tarafsız, bağımsız hareket edilir.
Bırakın husumeti hiç tanımadığı bir insana, bir kadın sesine
yürüyen 20 yaşındaki bir delikanlıdan bahsediyoruz. Olaya bu
çerçeveden bakmak gerekiyordu. Bu olayın ardından artık şunu
söyleyebilir miyiz? Biz kadına şiddet olayını bu ülkede nasıl
çözeceğiz? Ya da en aza nasıl indireceğiz? Kadir için
tamamen iyi niyetli olarak başladı bu eylem de. Yardım etme
gayesiyle başladığı bu eylemde alınan cezanın ardından Kadir ve
benzeri delikanlılar, gençler veya vatandaşlarımız benzer
hadiselerde hangi tavrı sergileyecek? Bu soruyu kendimize
sormamız gerekiyor. Bu çerçevede değerlendirmekte fayda var.
Tabi ki saygılıyız, tabi ki sağduyulu yaklaşıyoruz.
Sonuna kadar savunmaya devam edeceğiz; ama kararın çok yerinde ve
doğru olmadığını söylemek istiyorum" dedi.
'Yine olsa yine yardım ederdim'
Kadir Şeker ile duruşma öncesi yaptığı görüşmeyi anlatan
avukat Aladağ, şöyle konuştu: ''Kadir’in her şeye rağmen sağlık
durumu iyi. Üzüntülüyüz, kaygılıyız. Ama şunu lütfen bir yere not
edelim. 'Kadir şimdi olsa ne yaparsın?' dedim. ‘Yine yardım
ederdim’ diyor. Bu çok önemli bir cevap. Kadir’i tanımanız
anlamında, Kadir’in anlaşılması anlamında çok önemli bir cevap.
Lütfen empati yapın. Kadir cani değil, Kadir katil değil. Israrla
söylüyorum, sizlerin de tanımasını isterdim. İstinaf
mahkemesinde bu savunmamız doğrultusunda en adil, en doğru
kararın verileceğinin ümidini taşıyorum. Var gücümüzle mücadele
edeceğiz. 'Yardım ederim, derken birini öldürürüm' anlaşılmasın.
Kadir diyor ki ‘Ben haksızlığa tahammül edemem’. Aktivist yetişiyor
gençler. ‘Ben haksızlığa tahammül edemem. Kadın ya da erkek önemli
değil’ diyor. Burada bir kadın vardı, önemliydi. Ülkenin temel
sorunuydu. ‘Ben yine yardım ederim' diyor. Yaşadığı onca
ıstırap ve acıya rağmen 'Ben yine o haksızlığı bertaraf etmek için
elimden geleni yaparım' diyen 20 yaşında bir Kadir Şeker var."