Üniversite kapısının dışına ittiğimiz yetmedi mi? Başında örtü
var diye bu insanları eve mi hapsedelim?
Buna kimin ne hakkı var?
Ey "çağdaşlık" denilince mangalda kül bırakmayan
zevat...
Sözüm size!
Ne istiyorsunuz?
Açık açık istediğinizi söyleyin, yazın, haykırın ki, biz de
ona göre hareket edelim. Sizi mutlu etmek adına, daha
ağzını açmadan, daha "Bismillah" demeden
"İrticacı" diye ilan ettiğiniz bu insanlara
hakettiği dersi verelim!
Farklı bir şeyler yapmak istedik, bu sitede herkes fikrini özgürce
yazabilsin dedik. Size de bu imkanı tanıdık. Ama siz
ne yaptınız, fikriyle ilgili toplu iğnenin ucu kadar fikir sahibi
olmadığınız bir insanı "şeriatçılıkla" suçladınız!
Ne ayıp!
Hatice Kübra Hanım okurun derdine merhem olabilmek adına burada.
Bir görev verdik ona. Ama siz derdinizi anlatmak yerine,
kalktınız kızın başındaki örtüye dil uzattınız. Hani imkan
olsa, o örtüyü ekrandan çekip alacaksınız.
Bu mudur sizin çağdaşlık anlayışınız?
Bu mudur sizin özgürlük anlayışınız?
Kusura bakmayın ama, bu anlayış çağdışılığın, hoyratlığın,
hatta alçaklığın ta kendisidir.
Her kim ki, yapılan veya yapılacak alçaklığa hoşgörü
ile yaklaşacağımızı düşünüyorsa feci yanılıyor. O zevat
altın olup yağsa bile, bizim nazarımızda üç kuruşluk değeri
vardır.
Sözüm yarası olan herkese!