Kadın öğretmen uyardığı öğrencisinin annesi tarafından dövüldü
Abone olİZMİR'in Konak ilçesinde bulunan Mimar Sinan İlkokulu'nda A.K. isimli kadın öğretmen, iddiaya göre, kız çocuğunu okula zamanında getirip götürmesi ve onunla ilgilenmesi yönünde uyardığı annenin saldırısına uğradı. Öğrencinin annesi sınıfa girerek öğrencilerinin gözü önünde öğretmeni saçlarından tutarak darbetti.
Konak'ta bulunan Mimar Sinan İlkokulu'nda 8 Kasım Perşembe
günü iddiaya göre, A.K. isimli öğretmen, kız çocuğunu okula
zamanında getirip götürmesi ve ilgilenmesi yönünde
anneyi uyardı. Öğretmene tepki gösteren veli ise ders
sırasında sınıfa giderek, öğrencilerinin gözü önünde öğretmene
saldırdı. Öğrencinin annesi, öğretmene saçlarından tutup
vurdu.
ÖĞRETMENDEN SUÇ DUYURUSU
Olayın ardından savcılığa giderek, veli hakkında suç
duyurusunda bulunduğu öğrenilen öğretmeni, eğitim sendikaları
yalnız bırakmadı.
Eğitim-İş, Eğitim -Sen ve Tük Eğitim-Sen şubeleri, herhangi bir sendikaya üye olmayan öğretmenin görev yaptığı okulun önünde basın açıklaması yaptı. Eğitim İş İzmir 1 No'lu Şube Örgütlenme Sekreteri Atilla Yazgan, öğretmenlik mesleğinin itibarsızlaştırıldığını söyledi. Yazgan, Milli Eğitim Bakanlığı'nın (MEB) bu tür şiddet olayları karşısında kayıtsız kaldığını ileri sürdü. Yazgan, "Olaya tanık olan, bu okulda görev yapan eğitim emekçilerinden edindiğimiz bilgiye göre, çocuğunun eğitim ve öğretimi ile ilgilenmeyen, ilgisiz, çocuğunu vaktinde okula getiremeyen sorumsuz bir veli, öğrencisinin iyiliği için yaptığı uyarılardan dolayı, ders esnasında sınıfı basarak öğrencilerin önünde, öğretmene hakaret etti. Öğretmen fiziki zorbalığa maruz kaldı" dedi. Güvenlik zafiyetinin olduğunu savunan Yazgan, benzer olayların yaşanacağına dair endişe taşıdıklarını belirtti.
'YASAL DÜZENLEME YAPILMALI'
Milli Eğitim Bakanlığı'nın iş güvenliği konusunda acilen sorumluluk
alması gerektiğini vurgulayan Türk Eğitim- Sen İzmir 3 No'lu Şube
Başkanı Adnan Sarısayın da eğitim çalışanına yapılan saldırılar
konusunda şikayet olmadan kamu davası açılmasını istedi. Bu konuda
yasal düzenlemelerin yapılmasının önemine değinen Sarısayın,
"Veliler de öğretmene saygı duymalı. Öğretmeni korumak ülkenin
geleceğini korumaktır. Biz böyle değildik. Bizim insanımız, bizim
kültürümüz 'Bana bir harf öğretenin 40 yıl kölesi olurum' diyen bir
kültürden geliyoruz. Lütfen öğretmene sahip çıkalım" diye
konuştu.
'SORUNU GİDERMEK MEB'İN GÖREVİ'
Eğitim Sen İzmir 1 No'lu Şube Yönetim Kurulu Üyesi Müjdat Çalış da
saldırıya tepki göstererek şunları söyledi:
"Öğretmenlik gün geçtikçe değer kaybeden, itibarsızlaştırılmaya çalışılan bir meslek haline geldi. Hem sağlıkta hem de eğitimde yaşanan özelleştirilmeler, bu sürecin mihmandarlığını yaptı. Bugün yaşadığımız bu saldırının başka örneklerini başka okullarda da yaşıyoruz. Bu sorunu çözmek, sorunun giderilmesini sağlamak, MEB'in asli görevidir. Aydınlanma ışığı olan öğretmenlerin, onurluca mesleklerini yapabilecek koşulları hazırlamak, MEB'in görevidir. Ekonomik olarak dar boğaza sürüklenen öğretmenlerimiz, aynı zamanda mesleki saygınlıklarını yitirme tehlikesi ile yüz yüze. Hükümet, 3600 ek gösterge vaadinde bulundu. Enflasyonun geldiği noktada maaşlarımız yüzde 45 düzeyinde eridi."
Açıklamanın ardından eğitimciler dağıldı.