Kadın neden çalışmıyor raporu
Abone olAK Parti Kadın Kolları kadın istihdamının neden düşük olduğunu araştırdı. İşte ortaya çıkan rapora göre nedenler:
Kadının işgücüne eşit katılımının önündeki engelleri araştıran
AK Parti, çarpıcı sonuçlara ulaştı. AKP’ye göre, ‘psikolojik
bariyer’, ‘eğitimsizlik’, ‘yasalardaki eksiklikler’, ‘uygulamadaki
sorunlar’ kadının çalışma hayatında istenilen düzeyde olmasını
önlüyor. Cinsel taciz korkusu, mevzuatta yer alan regl izni, isteğe
bağlı sigorta ve yeşil kart gibi uygulamalar da kadın istihdamını
olumsuz yönde etkiliyor.
AKP Genel Merkez Kadın Kolları Başkanlığı’nın ‘Kadın İstihdamının
Artırılması Önündeki Engeller ve Somut Çözüm Önerileri’ raporu
tamamlandı. Radikal'in haberine göre “Kadınların her konuda olduğu
gibi istihdam konusunda erkeklerle aynı ligde oynayabilmeleri,
büyük ölçüde makroekonomik politikalara ve bu politikaları
rasyonelleştiren düşünce yapılarına bağlıdır” denilen raporda, şu
saptamalar var.
Psikolojik bariyer: Ülkemizin işgücü yapıları,
kadın istihdamına tüm süreç boyunca psikolojik bir bariyer
koymaktadır. Kronikleşen sorunlarından biri işsizlik olan
ülkemizde, sınırlı sayıdaki işlere başvurularda erkekler kadınlara
tercih edilmektedir. Bunun başlıca sebebi ise erkeğin hala evin
reisi ve tedarikçisi olarak görülmesidir.
Rahat davranmama: Birçok erkek, ‘içgüdüsel olarak’
kadınların erkeklerin işlerini ‘çaldıklarını’ düşünmektedir. Ayrıca
erkekler, kadınların yanında rahat davranıp konuşamadıklarını ifade
etmektedirler.
Hapis şikâyeti engelliyor: Erkeklerin işe alım aşamasında kadınlara
tercih edilmesi yasa ile yasaklanmışsa da, yaptırım eksikliği
nedeniyle bu denetlenememektedir. Ayrıca söz konusu suçun cezası
hapis olduğundan, işverenler çoğunlukla şikâyet edilmemektedir.
İşyeri kapatma cezası ve eğitim zorunluluğu, bu sorunu gidermede
hem daha caydırıcı hem de yapıcı olacaktır.
Daha az para: Kadınlar, birçok sektörde erkeklerle
aynı oranlarda tamamladıkları iş karşılığında daha az para
almaktadırlar. İlaveten, ‘cam tavanı’ kırıp en yüksek
pozisyonlardaki erkeklerle aynı işleri yapan kadınların oranı yüzde
10’a varmamaktadır. Özellikle çocuk bakım hizmetleri maaşından
fazla olan kadınlar, sahip oldukları işlerde uzun sure çalışmayı
tercih etmemektedirler. Kadınların sosyal güvenlik hakları olmadan
çalışmalarına ve kısa süre sonra işten ayrılmalarına neden
olmaktadır.
Karanlıkta yürüme: Çalışma saatlerinin esnek
olduğu iş kollarında ulaşım hizmetlerinin yokluğu, kadınlar için
büyük bir sorun. Birçok aile, kadınların karanlıkta sokakta
yürümelerini onaylamıyor. Bu durum sadece kadınların çalıştığı
yerler için bile uygun görülmemektedir.
Cinsel taciz korkusu: Cinsel tacizin korkusu bile
kadınları iş aramaktan vazgeçirmektedir. Konu ile ilgili kanun AK
Parti iktidarında yürürlüğe girmesine rağmen, kanunun işverene
önlem yükümlülüğü getirmemesi kadınların bu korkusunu
geçirmemektedir. Cinsel taciz, ne yazık ki her iş grubunda olmasına
rağmen, sosyal statü yükseldikçe tacizin niteliği ve şekli
değişmekte ve daha incelikli yöntemler aracılığıyla
yaşanmaktadır.
Küresel kriz: Özellikle son yüzyılda gerçekleşen
ekonomik ve finansal krizler kadınların üzerine orantısız bir yük
bindirmiştir. Kriz zamanlarında, önceden kadınların üstlendiği iş
pozisyonları genellikle erkeklere verilmektedir. Ayrıca, kadınların
zaten kısıtlı olan ekonomik ve finansal kaynaklara erişimi kriz
zamanlarında daha da zorlaşmaktadır.
Koca kariyerine katkı: Ev içindeki demografik
yapılar (çocukların yaşı ve sayısı, yaşlı nüfusun sayısı,
sosyoekonomik statü) kadınların işgücüne katılımlarını etkileyen en
önemli faktörlerin başında gelmektedir. Örneğin, birçok başarılı
işadamının başarı öykülerinde eşlerinin aynı şartlarda okumalarına
rağmen kariyerlerini bıraktıkları, fakat kadınların başarı
öykülerinde boşanma oranlarının ve diğer yüklerinin arttığı
gözlenmektedir. Bir başka deyişle, kadınlar kendilerinden çok
kocalarının kariyerlerine katkıda bulunmaktadırlar.
Sosyal yardım kesilirse: Kadınların eğitim
seviyesinin artması, sosyal devlet yapılanmalarındaki boşluklar
nedeniyle istihdamın önünde engel de olabilmektedir. Örneğin sosyal
yardım alan kadınlar, iş buldukları takdirde yardımların
kesilmesini önlemek için çalışmamayı seçebilmektedirler. Sosyal
düzenlemelerde yapılacak olan değişiklikler bu durumu
değiştirilebilecektir.
Caydırıcı sigorta: İsteğe bağlı sigortalılık
uygulaması kadınlar için caydırıcı süreçlere sahiptir. Örneğin,
kadınlar kocalarının sigortaları üzerinden ilaç alıyorsa hastalık
için prim ödemek istememektedirler. Bu durum kadınları sigortasız
işlere yöneltmektedir. Kadınların kocalarının ölümü üzerine
aldıkları aylık, kadınların çalışmaya başlamaları takdirde yüzde
75’ten yüzde 50’ye düşmektedir. Bu durumda kadınlar sigortalı
işleri tercih etmemekte, kayıt dışı ekonomiye yönelmektedirler.
Ayrıca kadınlarımız eşlerini kaybettikleri takdirde diğer sigorta
çeşitlerinden de rahatça yararlanamamaktadırlar.
Yeşil kart engeli: Yeşil kartlı kadınlar,
sigortalı işe girdikleri takdirde katkı paylarını ödemek zorunda
kalıyor. Bu nedenle yeşil kart kayıtlı istihdamın önünde engel
durmamalı, istihdamı destekleyici bir düzenleme ile
desteklenmelidir. Bazı illerimizde yeşil kartlı vatandaş oranının
yüzde 90’larda olduğu göz önünde bulundurulursa, bu stratejinin
gerekliliği bir kez daha anlaşılacaktır.
Regl izni: Ağır ve tehlikeli işler kanununa
istinaden hiçbir işveren ayda 5 gün regl izni vermek
istememektedir. Biyolojik olarak kadınların regl dönemlerinden çok
regl öncesi dönemleri sıkıntılıdır, fakat bu durum çalışmayı
önleyici bir sağlık sorunu değildir. Bu konuyla ilgili sadece
Çin’de yasak var. Diğer ülkelerde soru sormak bile özel hayatı
müdahale olarak değerlendirilmektedir.