“Dayak cennetten çıkmadır”, “Kadının sırtından sopayı karnından
sıpayı eksik etmeyeceksin”, “Saçı uzun aklı kısa”, "eksik
etek”…
Daha çok var…
Kadının, ataları(!) tarafından bu kadar aşağılandığı ülkemizde
her üç dakikada bir şiddete uğraması da abes değil gibi…
Ama bu konuda kadınların çok da masum olmadığını
düşünüyorum…
Hani bir reklam sloganı var “Kadına şiddet uygulayan erkek
değildir” diye…
“Bence de” diyorum her izlediğimde…
Çünkü şiddet bazen “kadının seçimi” bence…
Şiddeti uygulayan koca koca adamların eğitimlisi, eğitimsizi,
sağcısı, solcusu olmadığına göre en önemli görev annelere düşüyor
benim bakış açıma göre…
Kadına şiddetin önündeki en büyük engel, kadını, şiddet
uygulayan erkeğin gözüyle gören kadınlardır.
Birçok kadın buna kızacak ama maalesef bu böyle…
Evlatlarını yetiştirirken, erkek çocuklarını ayrı bir yere
koyan, ona insan olma inceliklerini anlatamayan, ayrımcılığın insan
ruhuna verebileceği zararın hesabını öğretemeyen bir annedir bana
göre şiddetin sorumlusu…
Evet, kadına şiddet uygulayan sadece erkek değildir bence
de…
Yalnızca görünürde öyle…
Kadın kendi şiddetini kendi seçer, şiddetin de sevginin de ne
kadar olacağını ise, bir annenin evlatlarına verebildiği terbiye
belirler…
Bu yüzden kadın şiddetinin önüne de sadece kadınlar geçebilir,
çoğu erkekten (Sözüm, kadın hakları için gerçekten savaşan
erkeklere değildir.) bu konuyu en derinlerine kadar anlamasını
beklemek deliliktir.
Bütün kadınlara seslenmek istiyorum buradan; çocuklarınızı
yetiştirirken “adam” olmayı öğretin…
Zira “adam” kelimesi cinsiyeti değil şahsiyeti anlatır…
Çünkü “adam” gibi adamlara ihtiyacımız var, şiddete “dur”
diyebilmek için…
Ve bunu ancak bir kadın başarır…
Dünya bilir, kadın isterse yapabilir!
twitter.com/nsrnylmz