Kadın hakları, masaya yatırldı
Abone olTürkiye'deki kadın hakları tartışmaları bu sefer Hollanda'da masaya yatırıldı. Tartışmada, kadın-erkek eşitliği ve namus cinayetleri derinlemesine ele alındı...
Hollanda'nın Lahey kentinde Avrupa Birliği İletişim Grubu
tarafından düzenlenen ve Türkiye'den AK Parti milletvekilleri Nimet
Çubukçu ve Halide İncekara ile çeşitli ülkelerden sivil toplum
kuruluşları temsilcilerinin katıldığı toplantıda, Türkiye'de kadın
erkek eşitliği, namus cinayetleri ve aile içi şiddet konuları
tartışıldı. Lahey'in ünlü Kurhaus otelinde yapılan toplantının
açılışında konuşan Türkiye'nin Lahey Büyükelçisi Tacan İldem,
kadın-erkek eşitliğinin evrensel bir konu olduğunu ve bu konudaki
sorunun dünyanın her ülkesinde görüldüğünü söyledi. Türk kadınının
birey olarak tanınma çabalarının 19'uncu yüzyılda başladığını
anımsatan Büyükelçi İldem, bu alandaki çabalarında Türk kadınının
bugüne kadar önemli mesafe aldığını, en son kabul edilen
düzenlemelerle kadın erkek eşitliğinin yasal zeminde sağlandığını
anlattı. Büyükelçi İldem, Türkiye'nin Avrupa Birliği'ne üyelik
sürecinde tam üyelik için müzakerelerin başlatılmasıyla bu alandaki
gelişmelerin kendisini pratiğe daha iyi yansıtacağını ifade etti.
AK Parti Milletvekili Nimet Çubukçu da konuşmasında, toplantının
amacı hakkında bilgi verdi ve Türkiye'nin demokratik bir toplum
olduğunu, bunun bir gereği olarak bu tür evrensel bir sorunu, bu
sorunun yaşandığı bir başka ülkede tartışmak istediğini belirtti.
Çubukçu, Türkiye'nin kadına yönelik şiddetin önlenmesi konusunda
büyük bir gayret içinde olduğunu ve bu gayretini de yasalara
yansıttığını anlattı. Çubukçu, sorunu hiçbir kaygıya kapılmadan
tarafsız bir şekilde ortaya koymak istediklerini vurguladı ve bu
konuda Avrupa Birliği üyesi ülkelerdeki deneyimlerden de
yararlanmak istediklerini söyledi. Nimet Çubukçu, kadına yönelik
şiddetin, nedenleri ve uygulanışının ülkelere göre farklılık
göstermesine rağmen, konunun karşılıklı olarak ülkeler düzeyinde de
tartışılmasının yararlı olacağını kaydetti. Çubukçu, aile içi
şiddet konusunda Hollanda'da yaşayan Türk vatandaşlarının da
yeterince bilgilendirilmesinin önemli olduğunu belirtti. ''ŞİDDETİN
ODAK NAKTASINDA SÜREKLİ KADIN YER ALIYOR'' AK Parti Milletvekili
Halide İncekara da, kadına karşı bütün dünyada yapılan şiddetin
yeri, zamanı, taraf ve taraftarları değişmesine rağmen, şiddetin
özünün değişmediğini ve bunun odak noktasında sürekli kadının yer
aldığını belirtti. Kadının siyasi olsun, din ağırlıklı olsun,
çeşitli politikalara alet edilebildiğini ve şiddeti uygulayanlar
tarafından bunun, aşk, namus, töre gibi tanımlarla ifade edilerek
savunulmaya çalışıldığını belirten İncekara, sorunun çözümünde en
büyük payın yine kadınların kendisine düştüğünü vurguladı. Kadına
karşı güçlü olan herkesin, bu şiddete başvurabildiğini söyleyen
İncekara, ''Biz kadınlar, bize benzemeyen, bizim gibi yaşamayan,
bizim gibi düşünmeyen kişilerin bize karşı işledikleri şiddetle
mücadele edebilmek, mücadelenin amacına ulaşabilmesi için konu
toplumsal düzeyde en geniş şekilde tartışılmalıdır'' dedi.
İncekara, kadına karşı şiddetin inanç ve toplumsal sınırları
bulunmadığını ve kendini güçlü hisseden herkesin buna
başvurabildiğini kaydetti. Toplantıya katılan Avrupa Parlamentosu
Hollanda Milletvekili Emine Bozkurt da, Türkiye'deki kadın hakları
konusunda hazırlayacağı rapor hakkında bilgi verdi ve namus
cinayetlerinin, aile içi şiddetin Avrupa Birliği üyesi ülkelerde de
yapılabildiğini söyledi. Türkiye'de kadın hakları konusunda
sağlanan olumlu gelişmelerde sivil toplum örgütlerinin önemli
katkısı bulunduğunu belirten Bozkurt, Avrupa Birliği ile üyelik
müzakerelerine başlaması halinde Türkiye'de kadın hakları konusunda
atılan olumlu adımların daha da gelişeceğine inandığını söyledi.
Emine Bozkurt, kadına ve aileye yönelik şiddetin her ülkede
görülmesine rağmen, bu konunun Avrupa Birliği'ne üyelik yöneliminde
Türkiye'ye karşı kullanılmasına karşı olduğunu sözlerine ekledi.
Toplantıda daha sonra, çeşitli çalışma grupları oluşturularak kadın
hakları konusunda Türkiye ve diğer ülkelerdeki gelişmeler ele
alındı ve sivil toplum kuruluşlarının neler yapabilecekleri
tartışıldı.