Bir sabah kahvaltı etmek için bir restorana girdiniz. O sırada bir evsiz gördünüz ne yapardınız? Onunlar karşılıklı kahvaltı eder miydiniz? İtiraf edelim birçoğumuz yanlarından geçip gidiyoruz. Ama Casey öyle yapmadı... Üniversite öğrencisi olan Casey Fischer, evsiz bir adamla yaşadıklarını şöyle anlattı. 'Bir sabah kahve almak ve kahvaltı etmek için bir fast-food restoranına gittim. Tam dükkana girerken şarkı söyleyen ve bozuk para toplayan bir adam gördüm. Yanından geçtim kahve alıp bir masaya oturdum. Daha sonra evsiz adamın elinde bir şeylerle restorana doğru geldiğini gördüm. Adam elinde ne kadar bozuk para varsa hepsini çıkarmış sayıyordu. Belli ki restorandan bir şeyler alacaktı ve parasını denkleştirmeye çalışıyordu. Ancak belli ki parasını denkleştirememişti. Adamın yanına gittim konuşmak istedim ancak pek konuşma taraftarı değildi. Hatta kendisini süper sinir bozucu olarak tanımlıyordu. Neyse ki adının Chris olduğunu öğrendim. Hemen gidip çörek ve kahve alıp masama davet ettim. Adam bunun karşısında şok oldu ve sonra kabul etti.' Masaya oturduktan sonra tüm hayat hikayesini anlattı. Evsiz babasını hiç tanımadığını, sokakta başlamaya başlamasının nedeninin uyuşturucu kullanmak olduğunu ve yaptığı bu hatadan dolayı kendisinden nefret ettiğini itiraf etti. Evsiz adam daha sonra sokaklarda yaşamanın ne kadar zor olduğundan, özellikle soğuk havalarda ölmemek için sabaha kadar uymadığından bahsetti. Tüm anlattıkları genç kızı çok üzdü. Chris, annesinin gurur duyduğu bir evlat olmak istemişti ancak annesi birkaç yıl önce kansere yenik düşmüştü. Aradan bir saat geçtikten sonra Casey derse geç kaldığını fark etti. Tam masadan kalkacağı sırada evsiz adam Casey'e son bir şey vereceğini söyledi. Casey tam ayağa kalkmışken Chris bir kağıda yazdıklarını ona verdi. Çirkin el yazısı için özür dileyip ısmarladıkları için teşekkür etti. Casey kağıdı okuduğunda gözleri doldu. “Bugün kendimi öldürecektim. Sayende vazgeçtim. Teşekkür ederim sana güzel insan.”Casey yaptığıyla bir insanın hayata tutunmasını sağlamış.