Kadın 'dırdır'ına bilimsel açıklama
Abone olDoç. Dr. Kemal Sayar, kadın dırdırını "takdir edrilmek isteyen, günlük ev işleri için kaybolmuş, kendisini hissetirmek isteyen kadının yardım çağrısı" olarak açıkladı.
Bakırköy Ruh Sağlığı ve Sinir Hastalıkları Hastanesi 13.
Psikiyatri Kliniği Şefi ve Başhekim Vekili Doç. Dr. Kemal Sayar,
''dırdırın fark ve takdir edilmek isteyen, günlük ev işleri içinde
kaybolmuş, kendisini önemli hissetmeye ihtiyacı olan bir kadının
yardım çağrısı olduğunu'' bildirdi. Sayar, yaptığı açıklamada,
kadınların genellikle dırdır ettiklerini reddettiklerini ifade
ederek, ''Çünkü şikayet ettikleri şeylerin gerçeğe dayandığını
düşünürler ve bir yandan da erkeğe kimin patron olduğunu
hissettirmek isterler'' dedi. Kadınların bunu yaparken ''sen'' ile
başlayan suçlayıcı, üstü kapalı, şifreli cümleler kurduklarını
vurgulayan Sayar, şöyle konuştu: ' 'Bunun karşısında aynı anda tek
bir işle uğraşmaya programlı olan, şifreleri çözemeyen ve saldırıya
uğradığını düşünen erkek ise uzaktan kumandaya sarılmak, gazetelere
boğulmak gibi defans mekanizmaları geliştirir ve kadın giderek daha
da yalnızlaşır. İnsan doğasındaki en temel ihtiyaçlardan birisi,
kişinin kendisini önemli hissetmesidir. Dırdır, fark ve takdir
edilmek isteyen, günlük ev işleri içinde kaybolmuş, kendisini
önemli hissetmeye ihtiyacı olan bir kadının yardım çağrısı da
olabilir. Kariyer sahibi, iş yerinde başarılı, hedefleri olan ve
tatminkar kadınlar daha az dırdır yapar, çünkü bunun için zaman ve
enerjileri yoktur.'' Dırdırın aslında bir iletişim sorunu olduğunu
belirten Sayar, erkeklerin beyninin daha basit çalıştığını ve satır
aralarını okuyamadıklarını söyledi. Sayar, ''Erkeklerle daha net ve
öz olmak gerekmektedir. 'Sen' ile başlayan, erkeğin savunma
mekanizmalarını harekete geçiren cümleler kurmak yerine, kendisinin
nasıl hissettiğini anlatan, dürüst ve net cümleler daha etkili
olmakla beraber empati de uyandıracaktır'' dedi. ''SÜPERMEN GİBİ
KARAKTERLERE ÖZENİYORLAR'' Kadınların ayrıntılara daha fazla önem
verdiğini ve asla unutmadığını kaydeden Sayar, ''Büyük işler
yaptıklarında daha fazla puan aldıklarını düşünürler. Fakat
kadınlar için verilen hediyelerin büyüklüğü değil sıklığı, duygusal
ve kişisel oluşu önemlidir. Her şeyi kendisi dahi farkında bile
olmadan bir köşeye not eder. Biriktirir biriktirir, patlama
noktasına geldiğinde ise erkek nerede ne hata yaptığını dahi
anlayamaz ve anlaşmazlıklar başlar'' diye konuştu. Erkeklerin
çocukluktan itibaren özendikleri karakterlerin problemler
karşısında ağlayan değil, çözüm üreten Süpermen, Batman, Zorro,
Tarzan veya Örümcek Adam gibileri olduğunu ifade eden Sayar,
''Erişkin birer birey olduklarında da aynı şekilde çözüm üretmeye
odaklanmışlardır, aksi takdirde kendilerini başarısız, gereksiz,
hatalı olarak nitelendirmektedirler. Yani bir kadın tarafından
kendilerine akıl verilmesi, aşağılamakla aynı anlama gelmektedir.
'Üzgünüm' kelimesini sarf etmek veya hatalı olduğunu kabul etmek
onun için çok zordur'' ifadesini kullandı.