Kaçırılan erler teferruat mı?
Abone olSöz konusu vatansa gerisi teferruat mı? Kaçırılan erlere ilgi gösterilmiyor mu?
Nazlı Ilıcak bugün köşesinin başlığını Nazım
Hikmet'in Kerem Gibi şiirinden almış... "Hava kurşun
gibi ağır" diyor Ilıcak...
Bağır bağır bağırıyor Nazlı Ilıcak. "Sözkonusu vatansa gerisi teferruat değildir" diyor:
"Sarıkamış soğuğuna gömdüğümüz 90 bin şehit; Çanakkale'de
kaybettiğimiz 200 bin can "teferruat" değildi. Haydi, ölüm kalım
savaşı verilen bir ortamda, on binlerce kayıp, "bayrakları bayrak
yapan üstündeki kandır; toprak, uğrunda ölen varsa vatandır"
dizelerinde bir karşılık bulabilir... ama ya bugün...
(...)
Bugün de canımız yanıyor ve Genelkurmay Başkanı Yaşar Büyükanıt'ın
söylediği gibi, biz onların canını çok daha fazla yakabiliriz. Ya
sonra?
"Yüreklerin kulakları sağır... Hava kurşun gibi ağır..."
Nazım Hikmet tersini söylüyor ama, sen yansan, ben yansam,
biz yansak, acaba karanlıklar gerçekten aydınlığa çıkacak mı
? Yoksa daha beter bir karanlık mı kaplayacak
ufkumuzu?
Karanlığa karşı, haydi gelin, kurşunları eritelim!!!
Ve aklıma takılan, beynimde yankılanan bir soru: PKK'nın esir
aldığı 8 askerimizle nedense fazla ilgilenmiyoruz. Pek az
köşe yazısı bu konuyu ele alıyor. Acaba "teferruat" gibi mi
görüyoruz? "