Kaçanoğlu imidini kaybetmedi

İstanbul’da hizmet veren 18 bin taksinin yüzde 70’inin yaşlandığını ve sürekli masraf çıkardığını belirten Oda Başkanı Semih Kaçanoğlu şunları söyledi: “Bundan 4 ay önce Büyükşehir Belediye Başkanımız Kadir Topbaş, bize telefon ederek şehirdeki taksicilerle toplantı yapmak istediğini söyledi. Bu toplantıya otomobil üreticisi firmaların üst düzey yöneticileri de katıldı. Sayın belediye başkanımız bütün sıkıntılarımızı dinledi. Öncelikle can güvenliği ve yaşlı arabaların yenilenmesi için gerekenin yapılmasını arzu ettiklerini ifade etti. Ancak bizim taksici esnafımız ekonomik krizin etkilerinden daha yeni yeni kurtulmaya başladı. Bu sebeple arabalarını yenileyebilmeleri için yüzde 37’lik Özel Tüketim Vergisi’nden (ÖTV) bir defaya mahsus muaf tutulmasını talep ettik. Sayın Topbaş bu talebimizi bir dilekçe ile Sanayi ve Ticaret Bakanlığı’na iletti. Ancak Maliye Bakanlığı bütçe imkanlarını zorlayacağı gerekçesiyle bu talebe olumlu cevap vermedi. Ama ümidimizi kaybetmedik” diye konuştu. İstanbul’a layık olmak istiyoruz Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın her platformda dile getirdiği ‘Ben İstanbul sevdalısıyım. İstanbul hizmetlerin en iyisine layıktır’ sözlerine yürekten katıldığını belirten Semih Kaçanoğlu, “Bizler taksici esnafı olarak halkımızın güvenli, konforlu ve güzel bir ortamda seyahat etmesi için elimizden geleni yapmaya çalışıyoruz. Geçtiğimiz günlerde sayın Başbakan Ankara’da bir taksici durağını ziyaret ederken bir meslektaşımız, taksisini yenilemek istediğini ancak buna gücünün yetmediğini, bu sebeple ÖTV’nin hafifletilmesini istemiş. Başbakanımız da bununla ilgileneceğini ifade etmiş. Bunlar gerçekten güzel gelişmeler. Biz şimdi hükümetimizden en azından arabasını yenileyecek esnaftan yüzde 37’lik ÖTV’nin yarısının alınmamasını istiyoruz” şeklinde konuştu. Ekonomik araba üretilsin ÖTV ve KDV’de bekledikleri indirimlerin yapılmayacağı ihtimalini de değerlendirdiklerini ifade eden İstanbul Otomobilciler Esnaf Odası Başkanı Semih Kaçanoğlu, otomobil üreten firmalara çağrıda bulunarak, “Otomotiv sanayinden, taksici esnafın ödeme gücüne göre araba üretmelerini talep ediyoruz. Şu anda bütün firmalar güzel modeller üretti ama, önemli olan bunların taksici esnafın zorlanmadan makul şartlarda ödeyebiliceği bir fiyata çekilmesidir. Bu fabrikaların bize 45-50 ay vade ile ürettikleri otomobilleri satmalarını istiyoruz. Hangi firma bize gelip, ödeme kolaylığı sunarsa biz bütün taksileri yenilemeye hazırız” dedi. Taksicilerin 24 saat aralıksız çalışarak Türkiye’de günde 1.5 milyon insanı taşıdığını hatırlatan Kaçanoğlu konuşmasını şöyle sürdürdü: “Taksiciler 4 senede bir arabasını yeniliyor. İstanbul’da 18 bin, Türkiye’de 90 bin taksi var. Bu büyük bir rakam. Bir fabrika çıksın bu pazara hakim olsun. Tek renkte ve aynı modelde bu otomobilleri üretsin. Bizim için A veya B firması farketmez. Yeter ki gelsin elini taşın altına koysun, bize gereken kolaylığı sağlasın. Çünkü taksici arabası eski olduğu için arıza yapınca bir günlük yevmiyesinden oluyor. Taksici güne gün kazanıp geçinen insandır. Bir gün çalışmadı mı ertesi gün aç kaldı demektir.” Korsanı tek model önler ? Korsan taksiler yüzünden dürüst esnafın mağdur olduğuna dikkat çeken Kaçanoğlu, “Eğer bize tek tip, tek model bir taksi üretilirse bu korsanın da önüne geçecektir. Böylelikle taksici esnafı daha çok kazanacak ve arabasını yenileme imkanı da artacaktır. Biz bu tek model otomobillere uydudan takip sisteminin (GPS) üretim bandında monte edilmesini istiyoruz. Taksici gaspları genelde gece oluyor. Mal sahibi 16:00’ya kadar çalışıp aracı gece şoförüne devrediyor. Taksi gasp edildiği zaman mal sahipleri buna karışmıyor. Güvenlik bizim için çok önemli. Üretici firma GPS’nin fiyatını da otomobilin fiyatına eklesin, biz bunun farkını da ödemeye hazırız. Çünkü taşıdığımız yolcunun can güvenliği bizim için her şeyden önce gelir. Yeni modellerde yaşlı ve engelli vatandaşlarımızın da taksiye kolaylıkla binebilmesi için alçalıp yükselen hareketli basamak sistemi yer alacak. Kapı açıldığında basamak yere kadar inecek ve yaşlılarımız rahatlıkla içeri geçebilecek” şeklinde konuştu. Klimasız taksiye annemi bindirmem İstanbul’da taksilerin klimalı olmaması sebebiyle halktan yoğun şikayetler geldiğini anlatan Semih Kaçanoğlu, “Müşteri taksiye binmeden önce ‘arabanda klima var mı?’ diye soruyor. Klimali taksiler şu anda daha çok para kazanıyor. İstanbul’da 1,5 milyon insan artık klimasız arabaya binmek istemiyor. Biz de yolcularımızın araç içinde pişerek seyahat etmesine razı değiliz. Ben klimasız taksiye kendi annemi bile bindirmem. Müşteri telefon ediyor, durakta sıradaki arabanın klimalı olup olmadığını soruyor. Araba klimalı ise çağırıyor. Çünkü klima isteyen yolcu gerçekten yaşlı veya astım hastası olabiliyor. Bu yüzden üretilecek tek model taksilerde mutlaka klima olacak. Bu sadece İstanbul’un sıkıntısı değil. İzmir, Antalya, Adana kısacası bütün Türkiye’nin derdi. İstanbul’da uygulanacak tek model, GPS’li ve klimalı taksi bütün Türkiye’ye model olacaktır” diye konuştu.