Japonlar neden hep zayıf?

Abone ol

Neden Japonlar şişmanlamıyor yada gençliklerinden bir şey kaybetmiyorlar?

Japon kadınları kaç yaşında olurlarsa olsunlar şişmanlamıyor, gençliklerinden, güzelliklerinden bir şey kaybetmiyorlar. Bunun sırrı Japonların beslenme alışkanlıklarında yatıyor. İşte Japon kadınlarının sırları.

Japonya'da kadınlar dünya geneline oranla çok daha uzun yaşıyorlar. Bu ülkede 40 yaşındaki kadınlar 20 yaşındaymış gibi görünüyorlar. Bu ülkede dünyanın en lezzetli yiyecekleri yeniyor ve incecik kalınıyor. Peki, işin sırrı ne? Naomi Moriyama satış rekorları kıran "Japanese Women Don't Get Old or Fat /Japon Kadınları Ne Yaşlanır Ne Şİşmanlar" adlı kitabında Japon kadınlarının genç ve zayıf kalma sırlarını tek tek açıklıyor.

KALORİ VE MİNERAL
Japon mutfağında büyük porsiyonlar, balık, soya, Pirinç, sebze ve meyve gibi düşük kalorili fakat vitamin ve mineral açısından zengin besinlerden oluştuğu için yenilen miktarın çok da büyük bir önemi yok. Peki klasik bir Japon sofrası nelerden oluşuyor? "Japonya'da kurulan klasik sofralar bir dilim ızgara balık, bir kase pirinç, buharda haşlanmış sebze, miso çorbası, tatlı olarak dilimlenmiş meyve ve bir fincan yeşil çaydan oluşur" diyor ünlü beslenme yazarı Naomi Moriyama... Kısacası tipik bir Japon öğünü; bir kase pirinç, bir kase çorba ve üç çeşit yan yemekten meydana geliyor. "Japon beslenme tarzı yüzde 26 yağ içeriyor. Şeker ve kalorisi de oldukça düşük. Balığa dayalı bu beslenme tarzı Japonların daha yüksek dozlarda Omega-3 benzeri 'iyi yağlar' aldıkları anlamına geliyor. Japonya'da işlem gören ve rafine edilmiş yiyecekler de Batıya nazaran daha az. Japonlar tarafından tüketilen toplam kalori miktarı da diğer ülkelere nazaran çok daha az. İşin en ilginç yanı da bir Japon'un çok nadir olarak acıkdığını söylemesi" diye de ekliyor Moriyama.

EKMEK DEĞİL PİRİNÇ
"Bir saat mutlu olmak istiyorsan kendini sarhoş et. Üç gün mutlu olmak istiyorsan evlen. Bir ömür mutlu olmak istiyorsan her gün pilav ye!" diyor bir Asya atasözü ve Japonlar da bu sözü ciddiye alır gibi gözüküyorlar. Japon mutfağında ekmeğin yerini pirinç pilavı alıyor. Hatta 'Yemek yemek' yerine Japonya'da 'pirinç yemek' deyimi kullanılıyor. Hemen her yemekte pirinç pilavı bulunuyor. Japonlar her öğün, sabahları da dahil olmak üzere ekmek yerine haşlanmış pirinç tüketiyorlar.

KAHVALTININ ÖNEMİ
"Japon kadınları güçlü bir kahvaltıdan asla vazgeçmezler" diyor Moriyama ve ekliyor; "Japonya'da tipik bir kahvaltı yeşil çay, buharda pişmiş bir kase pirinç, taze soğan ve tofulu miso çorbası, küçük nori yosunu yaprakları ve belki küçük bir omlet ya da ızgara som balığından oluşuyor." New York'ta yaşayan Moriyama'nın her sabah yaptığı kahvaltı ise genel olarak bir yumurta, taze soğan, tofu, bir kaşık dolusu kahverengi pirinç ve çeşitli doğranmış sebzeler ya da bir önceki geceden kalma domates içeren düşük sodyumlu miso çorbası karışımından oluşuyor. Moriyama; "Japonya'da kahvaltı günün en önemli öğünüdür" diyor. Bu tür bir kahvaltı yapmayı siz de deneyin ve öğlen yemeğine kadar kendinizi ne kadar sağlıklı ve zinde hissedeceğinizi bizzat görün.

JAPON İŞİ TATLI
Japonya'da yemeklerin ardından tatlı yeme alışkanlığı yok. Yani en azından bizim bildiğimiz anlamda bir tatlı kültürleri yok. Tatlı daha çok saat 10:00 ya da 15:00'te yeşil çayla birlikte tüketiliyor. En sevilen tatlıları ise Azuki (kırmızı fasulyenin haşlanıp şekere batırılmasıyla hazırlanan tatlı). Şerbetli tatlılar ve pastalar mönülerinde yer almıyor. Japonya'nın ana tatlısı kesinlikle meyve! "Japon kadınları çikolataya bayılıyorlar" diyor Moriyama ve ekliyor; ""Ancak Japonların diğerlerine göre farkı, hazırladıkları tatlıları ve çerezleri daha az sıklıkta ve daha küçük porsiyonlarda tüketmek. Japonya'da tipik bir dilim kekin boyutu Amerika'dakinin üçte biri büyüklüğünde. Japonlar hiçbir zaman büyük tatlılar tüketme tuzağına düşmediler."


Tipik bir japon mönüsünde neler oluyor?

* BALIK Japonya, Batı ile kıyaslandığında iki kat daha fazla balık tüketiyor. "Japanese Women Don't Get Old or Fat" adlı kitapta yer alan çarpıcı bir araştırmaya göre ise Japonlar dünyadaki toplam balığın yaklaşık yüzde 10'unu tüketiyorlar. Japonlar her yıl kişi başına 69 kilo balık tüketiyorlar. Bu rakam dünyada kişi başına yılda ortalama 16 kilo. Balık artık hepimizin bildiği gibi son derece değerli proteinler içermesinin yanı sıra neredeyse hayati değeri olan Omega-n asiti açısından da son derece zengin.

* SOYA Son yıllarda "mucizevi bitki" olarak nitelendirilen soya fasulyesi, Japon halkının da bir vazgeçilmezi. Soya fasulyesi kalp ve damar hastalıklarını önlemede etkili... Bunun nedeni içeriğinde bulunan linoleik yağ asitleri ve düşük kolesterol seviyesi. Lif açısından da oldukça zengin olan soya fasulyesi kan şekeri üzerinde pozitif bir etkiye sahip. Kolayca sindirilebilen ve kolesterol içermeyen soya ürünleri ete nazaran daha yüksek oranda B1 vitamini içeriyor ayrıca soyada kalsiyum, demir, çinko, fosfor, magnezyum miktarları da yüksek. Soya oğal bir östrojen olarak cilt üzerinde faydalı bir etkiye sahip isoflavone maddesi de içeriyor. Menopoz ve osteoporozda görülen negatif etkileri azalttığı, özellikle hücre hasarlarını, kemik erimesini önlediği de biliniyor.

* PİRİNÇ Japon mutfağında ekmeğin yerini pirinç pilavı alıyor. Bu yiyecek kendi özel kasesinde, neredeyse her öğünde servis ediliyor ve genel olarak sade biçimde yeniliyor. Zeytinyağsız, tereyağsız, sossuz!" diyor Moriyama... Moriyama'nın daha sağlıklı beslenmeniz için önerisi de kahverengi pirinç tüketmeniz...

* SEBZE Japonlar sebzeye bayılıyorlar. Özellikle de yeşil yaprak, daikon, kırmızı turp ve patlıcan gibi taze sebzelere... Japonlar; 'Ne kadar tazeyse o kadar iyidir' felsefesine bağlılar. nMEYVE "Japonlar meyveyi daha çok tatlı niyetine yiyorlar" diyor Moriyama ve ekliyor; "Örneğin benim annemin tatlı olarak favorileri kiraz, karpuz, üzüm, Japon hurması, çilek ve mandalinadır."


Pişirme sunum ve sofra sırları

KÜÇÜK TABAKLAR
Japonlar birkaç çeşit yemek yiyeceklerse, hepsi için farklı bir tabak kullanıyorlar. Böylece iki yemek arasında ara vererek midelerini dinlendirme şansları oluyor. Moriyama kitabında Japon yemeklerinin sunumuna da yer veriyor.

Tabağınızı hiçbir zaman tam olarak bitirmeyin.

Hiçbir yiyeceği büyük porsiyonlar halinde tüketmeyin.

Her yiyeceği kendine ait özel tabağında servis edin. nAz her zaman daha çoktur.

Her yiyecek doğal güzelliğini sergileyecek biçimde yerleştirilmelidir.

* Yiyecekler hafif hazırlanmalıdır.

* Taze olan her zaman en iyisidir.

PİŞİRME TEKNİKLERİ
Yemeklerin çoğu az pişmiş ya da çiğ yeniyor. Japon kadınları yemeklerini daha çok haşlama, buharda pişirme ve ızgara gibi yöntemlerle hazırlıyorlar. Buharda pişirilen gıdalar daha yumuşak oluyor ve besin değerlerini koruyor. Japonlar yemekleri yumuşatmak için ayrıca yağa da bu nedenle hiç ihtiyaç duymuyorlar. Japonlar ayrıca neredeyse hiç süt ürünü tüketmemelerinin yanı sıra tereyağı nedir bilmiyorlar. Bunun yerine soya ve susamdan oluşan bitkisel yağları tercih ediyorlar. Bu da Japonların hiçbir hayvansal yağ tüketmedikleri anlamına geliyor. Yani, tükettiğimiz yağ çok önemli!

YİYECEKLE FARKLI İLİŞKİ
Moriyama'ya göre Japon kadınlarının hem uzun ömürlü hem de ince olabilmelerinin nedeni diyet yapmıyor olmaları! Japonlar yedikleriyle ilgili farklı bir düşünceye sahipler. Çeşitli ürünlere dayanan bir beslenme uyguluyorlar ve kısıtlama ve yasakları pek umursamıyorlar. Yemeklerin sunumuna ve hazırlanışına verdikleri önem, mutfakla haşır neşir olurken tokluk hissi yaşamalarına neden oluyor. Sofraya oturduklarında da az ve öz yemek yiyorlar. Bunun yanı sıra her şeyden çok az miktarda tüketme eğilimleri var.


Kaynak:

Günün Önemli Haberleri