İZMİR'in Urla ilçesinde, önceki akşam bir mezuniyet partisine katılan ve evin bahçesine kaçan topu almak için korkuluklara tırmanırken, elektrik akımına kapılarak yaşamını yitiren Mert Motör (26), gözyaşları arasında toprağa verildi. Eğitim için Avustralya'ya gitmeyi planlayan Mert Motör'ün, 26 Haziran'da doğum gününü kutlamaya hazırlandığı öğrenildi.Önceki gün akşam saatlerinde Bademler Mahallesinde meydana gelen olayda; Dokuz Eylül Üniversitesi Konservatuvar Opera Bölümü son sınıf öğrencileri, mezuniyet töreni öncesi, fakültedeki hocalarından birinin evinde hem mezuniyet hem de bir opera performansının kutlama partisine katıldı.Havuza girip eğlenen gençlerden bazıları voleybol oynamaya başladı.Bu sırada top, yandaki evin bahçesine kaçtı.Öğrencilerden Mert Motör, topu almak için korkuluklara tırmanmak istedi ancak elektrik aksamındaki kaçak nedeniyle akıma kapıldı.Arkadaşları, ilk başta şaka yaptığını düşündükleri Motör'ü şezlong ve sandalye kullanarak akımdan kurtarmaya çalıştı.Şalterlerin indirilmesiyle akımdan kurtulabilen Motör, çağırılan ambulansla Seferihisar Necat Hepkon Devlet Hastanesine kaldırılmak istenirken, yolda yaşamını yitirdi.Tabutuna mezuniyet cübbesi konuldu Yakın zamanda eğitim ve iş için Avustralya'ya gitmeyi planlayan Mert Motör için, Hacı Fatma Tatari Cami'nde cenaze töreni düzenlendi.Yakınlarının yardımıyla güçlükle ayakta durabilen anne Ayten ve baba Mustafa Motör'ün yanısıra, arkadaşları, öğretmenleri ve tüm sevenleri, talihsiz genç için gözyaşı döktü.Anneanne Ayşe Aytaş, torununu son kez görmek için geldiği tabutun başında fenalaştı."Ben robot oldum oğlum" Anne Ayten Motör'ün, tabut başında, "Ben robot oldum oğlum. Bir kez görebilseydim seni, bir kez sarılabilseydim. Şimdi seni hiç göremeyecek miyim" diyerek gözyaşı dökmesi, herkesi hüzne boğdu.Namaz sonrası alınan helalliğin ardından cenaze uğurlama töreni için DEÜ Devlet Konservatuvarına gönderildi.Uğurlama töreninde, fotoğraflarının yer aldığı bir kolaj barkovizyondan gösterildi.Ayrıca, öğretmenleri ve arkadaşları da sahneye çıkarak duygularını dile getirdi.Bir arkadaşı, hocanın evinde kutlanan opera oyununda aslında Mert'in yer almadığını ama geldiğini belirterek, "Kutlamanın yapıldığı eve girer girmez, 'Ben tanrı misafiriyim, misafir kabul eder misiniz' dedi. O korkuluklara bizler de dokunabilirdik. Hayatta olmamızı ona borçluyuz" şeklinde konuştuTörenin ardından cenaze, Narlıdere Yukarı Mezarlığında toprağa verildi.