İzmir'de komşusuyla ilgili gerçeği öğrenince şok oldu: Kötü niyetli...
Abone olİZMİR'de evinden 100 bin lira değerinde pırlanta çalınan avukat Şenay Geçkil, dedektif gibi iz sürüp hırsızın alt komşusu olan S.Ç. olduğunu ortaya çıkardı. Pırlantalarının bulunduğuna sevinemediğini belirten Geçkil, “Hırsızın komşum çıkması beni çok üzdü. Birlikte vakit geçirdiğimiz insanlardı" dedi.
Bayraklı’da avukat Şenay Geçkil’in evinden 3 Ekim'de 100 bin
lira değerindeki pırlanta çalındı. Geçkil, durumu polise bildirdi
ve kendisi de hırsızların izini sürmeye başladı. Evde incelemelerde
bulunan ekipler kapı ve pencerede zorlanma olmadığını tespit
etti. Avukat Geçkil, son bir haftada evine gelen misafirlerin
üzerinde durmaya başladı. Geçkil, diğer komşularının aksine olayın
oluş şekliyle ilgili hiç soru sormayan alt komşuları S.Ç.'den
şüphelendi ancak elinde kanıt olmadığı için bunu polisle
paylaşmadı.
Aynı zamanda Kuyumcular Odası Başkanı ile de iletişime geçen avukat
Şenay Geçkil, pırlantaların sertifika ve görüntülerini paylaştı,
denk gelen kuyumcuların kendisine haber vermesini istedi.
Kuyumcular Odası Başkanı ise Geçkil'in paylaştığı sertifika ve
görüntüleri tüm üyelerine gönderdi. Kısa süre sonra Geçkil'e ait
pırlantaların satıldığı kuyumcu belirlendi. Kuyumcudaki kamera
görüntülerini izleyen Geçkil, hırsızın daha önce şüphelendiği
komşuları S.Ç. olduğunu görünce durumu hemen polise bildirdi. 100
bin lira değerindeki pırlantaları 7 bin liraya kuyumcuya satan S.Ç.
(28) gözaltına alındı. Mahkemeye çıkarılan S.Ç., adli kontrol
şartıyla serbest bırakıldı.
İtiraf etti
Pırlantaları çalan komşusunu kuyumcuda teşhis ettiğini belirten
Geçkil, "Olaydan 10 gün sonra bilmediğim bir numaradan beni arayan
erkek şahıs, pırlantalarımın bir kuyumcuda olduğunu, kuyumcunun
pırlantaları 7 bin lira karşılığında aldığını, bu parayı kuyumcuya
ödemem halinde pırlantalarımı iade edeceklerini söyledi. Başta iyi
niyetli gibi gelse de pırlantalarımın değerinin daha yüksek olması
nedeniyle kötü niyetli bir şekilde arandığımı fark ettim. Bedeli
ödeyeceğimi söyleyip kuyumcuya gittim. Önce pırlantalarımı
gösterdiler. Ben de komşumun fotoğrafını gösterdim ve kamera
kayıtlarıyla pırlantaları getirip satan kişinin komşum S.Ç.
olduğunu teşhis ettim. Para çekme bahanesiyle 5 dakika müsaade
isteyip 155'i aradım. Gelen polis memurları, pırlantalara el koyup
tutanakla bana teslim etti. Teşhisin ardından şahıs hakkında
yakalama ve adreslerinde arama kararı çıktı. Gözaltına alınan
şüpheli, pırlantalarımı çaldığını itiraf etti" dedi.
Kuyumcudan da şikayetçi oldu
S.Ç.'nin oturduğu binadan taşınması koşuluyla şikayetinden
vazgeçtiğini söyleyen avukat Geçkil, "Pırlantalarımın bulunmasına
sevinemedim diyebilirim. Hırsızın komşum çıkması beni çok üzdü.
Birlikte vakit geçirdiğim insanlardı. Çocuklarımız arkadaştı ve
ailenin ufak bir bebeği vardı. Zararımı karşılayacaklarını
söylediklerinde onlarla bir daha yüz yüze bakmamak için bulunduğum
apartmandan taşınmaları koşuluyla şikayetimden vazgeçeceğimi
söyledim. Onlar taşınınca da şikayetimden vazgeçtim" diye
konuştu.
"Pırlantalar sertifikayla alınıp satılır"
Kuyumcu hakkında şikayetçi olduğunu belirten Geçkil, "Suç eşyasının
satın alınması bir suçtur. Herhangi bir malı satın alan, devreden
kişi hapis cezasıyla yargılanır. Bu olayda satılan ürünler
pırlantaydı. Pırlantalar sertifikayla alınıp satılır. Kuyumcunun da
bu sertifikayı sorması lazımdı. Bunun yanı sıra bedelinin çok
altında almışlar. Bu yüzden kuyumcular hakkında da şikayetçi oldum"
diye konuştu.