İzmir beşik gibi sallanıyor

Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi verilerine göre 5'lik depremin ardından 4,4 ile 1,9 arasındaki büyüklüklerde 50 deprem meydana geldi.

Ege Denizi ve İzmir Körfezi'ndeki bu depremlerle ilgili açıklamada bulunan Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ) Deprem Araştırma ve Uygulama Merkezi Müdürü Prof. Dr. Zafer Akçığ, İzmir ve çevresindeki deprem hareketliliğinin sürdüğünü, depremlerin boyutunun küçük olmasının olumlu bir faktör olduğunu söyledi.

Deprem hareketliliğinin devam ettiğini ancak küçük olmasının olumlu bir durum olduğunu aktaran Prof. Dr. Akçığ, "Bazı arkadaşlar, 7,2 büyüklüğünde deprem olacağını söylüyor ama İzmir'in tarihine baktığımızda en büyük depremin 6,6 büyüklüğünde olduğunu görüyoruz. 1668'de İzmir ve Manisa'da 20 bin kişinin öldüğü bir deprem var. O depremin de en fazla 6,6 olduğunu düşünüyoruz. Dolayısıyla 7,2 büyüklüğünde deprem olacağı kanısında değilim.'' dedi.

'6,5'LUK DEPREM, NORMALDE HASARA YOL AÇMAMALI'

Normal şartlarda İzmir için öngörülen 6,5 büyüklüğündeki muhtemel depremin büyük hasara yol açmaması gerektiğini belirten Akçığ, ''Normal ölçülerde 6,5 büyüklüğündeki bir deprem hasara yol açmamalı ama İzmir'de 5,9'luk depremin bile zarar verdiğini gördük. Depremin vereceği zarar, yapı ve zemin özellikleriyle birlikte belirleniyor. Art arda yaşanan depremler, vatandaşlarımızı endişelendiriyor, psikolojik durumları bozuluyor ve binalarına güvenmiyorlar. Hükümetin kentsel dönüşüme ilişkin kararları var. Bu dönüşümün bir an önce yapılması gerekir. Önce sakin olacağız. Depremleri takip ediyoruz. Küçük depremler devam ederse büyük bir hasar öngörmüyorum.'' diye konuştu.