İTO Başkanı Yalçıntaş'tan kriz çıkışı!

İstanbul Ticaret Odası (İTO) Yönetim Kurulu Başkanı Murat Yalçıntaş, AB bankalarının sıkıntıya düşmesinin Türkiye'ye gelecek yabancı sermayenin zora düşmesi anlamına geldiğini belirterek, ''Bu şekilde biz etkileniriz. Bizim etkilenmemiz bir kriz boyutunda olur mu? Hayır'' dedi.

Yalçıntaş, İTO Ağustos ayı meclis toplantısındaki konuşmasında, dünyada şu anda iki büyük ekonomik sıkıntıyı, ''AB üyelerinde gittikçe derinleşen devlet borçları krizi'' ve ''ABD'nin notunun düşürülmesiyle başlayan dünya borsalarındaki tehlike çanları'' şeklinde sıraladı.

AB'deki krizin, Yunanistan, Portekiz ve İrlanda ile sınırlı görünürken, İtalya'ya, arkasından da İspanya'ya sıçrama tehlikesi belirdiğine işaret eden Yalçıntaş, ''Eğer bu kriz İtalya'ya sıçrarsa, AB'nin altından kalkamayacağı bir kriz haline gelir. Dolayısıyla da tüm AB'ye, oradan da bir ihtimal dünyaya yayılma tehlikesi var'' diye konuştu.

Yalçıntaş, Dow Jones'taki düşüşün hemen ardından Türkiye'de borsanın düştüğüne, altın ve dövizin yükseldiğine, buna karşı olarak Merkez Bankasının politika faizlerini indirdiğine değinerek, konuşmasını şöyle sürdürdü:

''Merkez Bankasının bunu yapmasının tek bir sebebi var, o da iç talebi güçlendirmek. Neden Merkez Bankası iç talebi güçlendirmek istiyor? AB'de kriz tehlikesi var. AB krize düşmese bile AB'nin büyümesi son derece sınırlı kalacak. AB'nin büyümesinin sınırlı kalması demek, Türkiye için dış talepte azalma demektir. O halde Türkiye'deki piyasaların çok fazla etkilenmemesi için 'eğer dış talep azalıyorsa, biz de iç talebi canlandıralım' diye düşündü Merkez Bankası. Son derece doğru bir düşüncedir. Bu yüzden de politika faizlerini düşürdü.

AB'de İtalya ile olabilecek olası bir kriz bizi etkiler mi? Evet etkiler. Neden etkiler? İki sebepten dolayı etkiler. AB'de büyüme yavaşlarsa eğer, Türkiye'nin dış ticareti azalır. Çünkü Türkiye'de dış ticaretin yüzde 50'den fazlası AB ile. Biz Türkiye olarak cari açığımızdan dolayı ciddi ölçüde dış finansmana ihtiyacımız var. Türkiye'nin dış finansmanının yüzde 80'inden fazlası AB tarafından karşılanıyor veya AB'deki bankalar tarafından karşılanıyor. AB'nin bankalarının sıkıntıya düşmesi, Türkiye'ye gelecek yabancı sermayenin, gerek borç olarak, gerek yatırım olarak, zora düşmesi demektir. Bu şekilde biz etkileniriz. Bizim etkilenmemiz bir kriz boyutunda olur mu? Hayır, bizim etkilenmemiz bir kriz boyutunda olmaz.''

Bir ülkede kriz çıkması için kamunun veya bankacılık sisteminin zorda kalması gerektiğini dile getiren Yalçıntaş, Türkiye'de kamu maliyesinin ve bankacılık sisteminin son derece sağlam olduğunu belirterek, ''Bizim hem kamu maliyesinin güçlü olması, hem bankacılık sisteminin sağlam olması, Türkiye'yi bu dalgadan bir kriz seviyesinde etkilemez, Türkiye'de herhangi bir kriz olmaz'' dedi.

Bu arada, toplantıda, 2 ay süreli Afrika Yardım Komisyonu kurulmasına da karar verildi.