İtalya'dan 'terör şüphesiyle' sınır dışı edilen Türk doktora öğrencisi
Abone ol'Terör tehdidi' gerekçesiyle geçen ay sonunda İtalya'dan sınır dışı edilen Türk vatandaşının 25 yaşındaki doktora öğrencisi Furkan Semih Dündar olduğu belirtildi. Dündar'In CIA'e ve İtalyan yetkililerine tehdit mesajları gönderdiği iddia ediliyor.
'Terör tehdidi yarattığı' gerekçesiyle geçen ay sonunda İtalya'dan sınır dışı edilen Türk vatandaşının 25 yaşında bir doktora öğrencisi olduğu ortaya çıktı.
İtalya İçişleri Bakanı Angelino Alfano, geçen hafta sonu yaptığı açıklamada Aralık ayı sonundan bu yana 9 kişiyi teröre destek şüphesiyle sınır dışı ettiklerini, bunlardan birinin de Türk vatandaşı olduğunu söylemişti.
İtalyan basınında yer alan haberlere göre söz konusu Türk
vatandaşı, Pisa'da fizik doktorası yapan 25 yaşındaki Furkan Semih
Dündar'dı.
Bilkent Üniversitesi'nden mezun olan, ardından da ODTÜ'de yüksek lisans yapan Dündar, Kasım 2014'te de İtalya'nın Pisa kentindeki Normale Üniversitesi'nde fizik doktorası yapmaya başlamıştı.
27 Aralık'ta ise, İtalyan ve ABD devlet kurumlarına intihar saldırısı düzenleme tehdidinde bulunduğu gerekçesiyle ülkeden sınır dışı edildi. İtalyan güvenlik güçleri Dündar'ın Pisa'daki evinde yaptıkları aramada, tehdit mesajlarının gönderildiği belirtilen bilgisayarı da buldu.
"Çok parlak bir öğrenciydi"
Furkan Semih Dündar'ın bir terör şüphelisi için "sıradışı" profili ise İtalyan basınını şaşırttı. Yerel Il Tirreno gazetesi, Dündar'ın görüntüsünün "herhangi biri gibi, hatta biraz da komik" olduğunu yazdı.
Gazetenin konuştuğu, Dündar'ı tanıyan kişiler de muhtemelen bir "sinir yıpranması" yaşadığını söyledi.
Dündar'ı Pisa'daki üniversiteye kabul eden Teorik Fizik Doçenti Augusto Sagnotti de "Çok parlak bir öğrenciydi, rafine ve eğitimliyidi. Kara delikler ve bilim felsefesi üzerinde çalışmak istiyordu" dedi.
Sagnotti, Dündar'ın geçen yaz yapılan doktora seçmelerinde 100 kadar aday arasından 3'üncü olduğunu da vurguladı. Doçent, "Belki de sadece stres altındaki bir çocuktu, ama ben buna karar verecek verilere sahip değilim" dedi.
Üniversiteden bir arkadaşı da "Benimle hiç politika ya da dinle ilgili konuşmadı. Batılı gibi, hipster gibi giyinip yaşıyordu. Cihatçıya benzemiyordu" dedi.
Dündar: Tercüme hatası
La Repubblica gazetesinin ulaştığı Dündar ise her şeyin yanlış çeviriden kaynaklanan bir yanlış anlaşılmadan ibaret olduğunu öne sürdü.
Dündar, "Mesajlarımı tercüme etmek için Google'ın tercüme sistemini kullanmışlar. Bu sistemin Türkçe tercümede iyi çalışlmadığını herkes biliyor. Bu yüzden kendimi havaya uçurmayı istediğimi sanmışlar" dedi.
Dündar, şunları söyledi: "İtalya'ya geldiğim ilk günden beri sanki bir düşmanmışım gibi sokakta, her yerde takip edildiğimi fark ettim. Sonra CIA'e bir mesaj yazdım: 'ABD Büyükelçiliği'nin önünde kendimi havaya uçurmak istediğimi mi sanıyorsunuz? Bütün gün sizi düşünmekten başka yapacak işim olmadığını mı sanıyorsunuz?' dedim. İlk başta CIA'in bana yardım etmesini ve bu yanlış anlamayı düzeltmesini umuyordum. Fakat sonra başka kurumlara da provokatif mesajlar göndermeye başladım."
Dündar, bunu neden yaptığı sorusuna ise "Bu durumu sona erdirmek için kendimi tutuklatmak istiyordum. Artık bittiğine de memnunum" diye cevap verdi.
Türk öğrenci Il Tirreno gazetesine yazdığı e-postada ise İtalya'ya "güzel şarapları ve likörleri için müteşekkir olduğunu" söyledi.