İşyerinde beden dili
Abone olPatronunuz sizi terfi ettireceğim derken arkasına yaslanıyorsa hiç şansınız yok
‘İşyerinde Beden Dili’, beden dilinin gücünü ortaya koyarak
mesajınızı tam olarak iletmenin güven barındıran ilişkiler kurmanın
yollarını öğretmeyi amaçlıyor
Duruşumuz, oturuşumuz, bakışımız bize ele veriyor. Hem de hiç tahayyül edemeyeceğimiz kadar. Kendimizi ifade etmek için saatlerce dil döküp uğraşsak da, her şeyden çok sözcüklerin pazarlama gücüne güvensek de yapılan araştırmalar bir insanın bir diğeri hakkındaki fikirlerinin ilk karşılaşma anından itibaren yedi saniye içinde oluştuğunu söylüyor. Ve aynı araştırmalar, insanların birbirleri hakkındaki kanaat ve değerlendirmelerin yüzde 93’ünü ağızlarından çıkan kelimelerden bağımsız olarak, çok daha farklı şekillerde edinildiğini de gösteriyor.
Yani kendiniz hakkında yaptığınız açıklamalar sırasında elinizi
nereye koyduğunuz, nereye baktığınız, saçınızı nasıl ve ne sıklıkta
düzelttiğiniz vs., özenle seçip ardı ardına dizdiğiniz
kelimelerinizin önüne geçerek, toplum içinde bir birey olarak
yarattığınız etkinin kontrolünü ele geçiriyor ve bunu çoğu kez
sizin ruhunuz bile duymadan yapıyor. Bu nedenle beden dilinin
kodlarını çözerek hem diğerlerini doğru şekilde anlamak hem de
kendimizi doğru şekilde ifade etmek özellikle profesyonel dünyada-
işleri epey kolaylaştırıyor.
Beden dilinin gurusu
Kinsley Danışmanlık Hizmetleri’nin başkanı olan Dr. Carol Kinsey
Goman, beden dilini anlamak ve yönetmek konusunda bir guru. Bugüne
kadar 21 ülkede 130 organizasyona hizmet vermiş olan Goman, daha
önce çalışma ve araştırmalarıyla CNN, Bloomberg Television, and NBC
pek çok önemli kanalda sık sık yer almış. Bu konuda yazılmış pek
çok kitabı da olan Goman’ın Türkçeye çevrilen son kitabı İşyerinde
Beden Dili, beden dilinin gücünü ortaya koyarak mesajınızı tam
olarak iletmenin yanı sıra içinde güven ve inanç barındıran
ilişkiler kurmanın yollarını da öğretmeyi amaçlıyor.
Aynı hayatı paylaştığınız ‘tüm insanlar’ kümesinin
altkümelerinden biri olan ‘birlikte çalıştığınız insanlar’,
kuşkusuz doğru anlamamız gereken insan gruplarının başında geliyor.
Çünkü onlara düşünce ve isteklerinizi doğru anlatmak sizi önce
başarıya, akabinde tatmin duygusunun beraberinde mutluluğa
götürüyor. Hele de gittikçe daha fazla sayıda kişinin iş ve özel
yaşamının arasındaki sınırların gittikçe şeffaflaştığı günümüzde,
işyerindeki başarının ve huzurun yerini neredeyse hiçbir şey
tutmuyor.
Sözsüz iletişimin sırları
Peki, insanlar üzerinde ne tür bir izlenim bırakıyorsunuz?
Patronunuzun size söylediklerine inanmalı mısınız? Potansiyel bir
müşteri ile mi uğraşıyorsunuz yoksa zamanınızı boşa mı
harcıyorsunuz? Birlikte çalıştığınız kişiler ne demek istediğinizi
anlayabiliyor mu? Dinleyicileriniz kızgın mı, ilgili mi yoksa hayal
kırıklığına mı uğramış görünüyorlar? Bu soruların cevabını sorarak,
yani sözlü iletişim kurarak bulacağınıza gerçekten inanıyor
musunuz? İş yaşamında insanlar birbirlerine sürekli ne
düşündüklerini ve ne istediklerini anlatırlar. Ama genelde
anlattıkları şeylerin kullandıkları sözcüklerle hiçbir ilgisi
yoktur.
Mesela patronunuz sizi terfi ettirmeyi düşündüğünü söyleyebilir.
Ama eğer bunu söylerken arkasına yaslanmışsa ve yüzünde de zoraki
bir gülümseme varsa aslında tam tersini söylemek istiyordur.
Müşteriniz bu yeni arabayla ilgilenmediğini söylüyor olabilir ama
eğer masanın üzerinde duran kontrata kaçamak bakışlar fırlatıyorsa
bedeni aslında ilgilendiğini söylüyordur. Bunun gibi örnekleri
sonsuza kadar çoğaltmak mümkün...
Örnekler ne kadar çeşitlenip, sektöre ya da yapılan işe göre
farklılık gösterse de sözsüz iletişimin sessiz işaretleri, her
zaman bilinçaltında yatanın çıkarılmasını sağlar. Bu korku,
dürüstlük, zevk, kararsızlık ya da hayal kırıklığı olabilir. Bu
nedenle karşımızdakilerle iyi bir sözsüz iletişim kurabilmek her
zaman avantajdır.
Bu konudaki 25 yıllık araştırma ve tecrübe birikimini tek bir yer
kitapta birleştiren Goman, İşyerinde Beden
Dili’nde hem kendimizin hem de iş arkadaşlarımızın
konuşmadan neler söylediği nasıl anlayacağımızı anlatıyor. Didaktik
ve resmi bir dil yerine oldukça eğlenceli ve samimi bir şekilde
kaleme alınan çalışma, çeşitli görsellerle de daha keyifli hâlâ
getirilmiş. Bu konuda pek çok egzersiz de barındıran kitap, yüz
yüze iletişim kurarken tarafların birbirilerine farkında olmadan
gönderdikleri sessiz mesajları çözmek üzere kolları sıvıyor ve bunu
gayet iyi beceriyor. (Melisa Kesmez)