İşverenlere yeni işçi alın çağrısı
Abone olÇalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Murat Başesgioğlu, işverenlerin işgüçlerini sonuna kadar kullandıklarını, verimlilik artışında son noktaya gelindiğini savundu.
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Murat Başesgioğlu,
işverenlerin bundan sonra yeni işçi almaktan çekinmemesi
gerektiğini söyledi. TİSK'in düzenlediği, AB Yolunda Esneklik ve
İstihdam Uluslararası Semineri'ne işçi ve işveren kesimlerinin
yerli ve yabancı temsilcileri, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı
bürokratları ve akademisyenler katıldı. Çalışma ve Sosyal Güvenlik
Bakanı Murat Başesgioğlu, açılış konuşmasında, istihdamın
artırılmasında kamu kadar sosyal taraflara da önemli roller
düştüğünün bütün dünyada kabul edildiğini ifade etti. İşçi ve
işveren kesimlerinin kamunun bu yöndeki gayretlerinin içinde olması
gerektiğini belirten Başesgioğlu, sosyal tarafların sadece
görüşlerini almayacaklarını, kanunları birlikte yapacaklarını dile
getirdi. Çalışma hayatında güvence ve esneklik konularının birarada
sağlanması gerektiğinin önemine değinen Başesgioğlu, böylelikle
işletmelere rekabet etme imkanları sağlanırken, çalışanlara iş
hukukuyla sağlanan korumalardan geriye gidilmesinin
engellenebileceğini anlattı. Başesgioğlu, büyümede yakalanan yüksek
performansın istihdamda aynı iyimserliği yaratmadığını ifade
ederken, işsizlik rakamlarında 2000 yılı sonundan itibaren yüzde
12'lerden yüzde 10'lara doğru nispi bir düşme sağlandığını
kaydetti. Başesgioğlu, 2004 yılında ekonominin 640-645 bin yeni iş
yarattığını, ancak işgücü piyasasına yeni giren 700 bin kişi
nedeniyle işsizlik oranının yüksek kaldığını bildirdi. Başesgioğlu,
Türkiye'de sosyal koruma sistemleri güçlü olmadığı için işsizlik
nedeniyle yaşanan sosyal sarsıntıların çok daha yoğun yaşandığını
söylerken, sosyal güvenlik sisteminde yapılması planlanan
değişikliklerle bu eksiklerin giderilmesinin amaçlandığına değindi.
İşsizliğin başı boş bırakılamayacağına işaret eden Başesgioğlu, bu
amaçla hazırlıklarını sürdürdükleri Ulusal İstihdam Planı'nı yıl
sonunda açıklamayı hedeflediklerini kaydetti. AVANTAJLAR VE
DEZAVANTAJLAR ''Esneklik çalışma hayatına gereklidir. Bu vakayı
reddetmemiz mümkün değil'' diyen Başesgioğlu, teknolojik gelişme ve
üretim biçimlerindeki değişme nedeniyle çalışma hayatına giren bu
gerçekliğin reddedilemeyeceğini ifade etti. Esnekliğin ulusal ve
uluslararası pazarlarda rekabeti artırma, aile yaşamına daha fazla
zaman ayırma gibi avantajları yanı sıra bazı dezavantajları da
bulunduğuna dikkati çeken Başesgioğlu, esneklik konusunun sosyal
güvenlik ve sendikal hareketin geleceği açısından da dikkatle ele
alınması gerektiğini belirtti. Murat Beşesgioğlu, işsizlik gibi
devasa bir problemin normal alışkanlıklarla giderilemeyeceğini dile
getirirken, şunları söyledi: ''Kamu elinden geleni yapacak.
İşverenlerimiz işgüçlerini şu ana kadar sonuna kadar kullandılar.
Verimlilik artışı son noktaya geldi. Bundan sonra yeni işçi
almaktan çekinmesinler. Yüzde 9.9 büyüyen bir ekonomide inşallah
işletmelerimiz hem ulusal hem de uluslararası pazarlarda bu yeni
almış oldukları işçilerin maliyetini kat kat üstünde yeni
kazanımlar elde edeceklerdir. Onun için bu riski paylaşmamız
gerekiyor.'' KUDATGOBİLİK'İN KONUŞMASI TİSK Yönetim Kurulu Başkanı
Tuğrul Kudatgobilik de konuşmasında, Türkiye'de işsizliğin çok
ciddi boyutta olduğunu vurgularken, gerekli önlemler alınmadığı
taktirde 2010 yılında bu oranın yüzde 20'lere çıkacağı uyarısında
bulundu. Türkiye'nin ihracatta, kapasite kullanımında rekorlar
kırarken, 84 ülkeye mal satarken işsizine iş bulamadığını anlatan
Kudatgobilik, işverenler olarak işsizlik konusunu işçi sendikaları
gibi bir numaralı sorun olarak algıladıklarını kaydetti. İş
yasalarının artık tek yönlü ele alınmasından vazgeçilmesi
gerektiğini ifade eden Kudatgobilik, yasaların çalışanları
korurken, istihdamın ve sanayinin rekabetinin önünü açmasının bir
zorunluluk olduğunu söyledi. Sosyal diyalogun önemini vurgulayan
Kudatgobilik, ''Türkiye'de işçi kesiminin görüşü alınmadan siyasi,
sosyal alanda hiçbir şey yapılmamalıdır. Bu işbirliğinin önemini
anladık. Çalışmalarımızda işçi temsilcilerini baş tacı olarak
görmek istiyoruz'' şeklinde konuştu. İŞÇİ TEMSİLCİLERİNİN GÖRÜŞLERİ
Türk-İş Genel Başkanı Salih Kılıç ise esneklik uygulamasıyla
serbestleşme ve kuralların azaltıldığı yeni çalışma düzeninin
yaygınlaştırıldığını belirtirken, çalışanlara ve sendikalara bunun
kabul ettirilmeye çalışıldığını söyledi. İşsizliğin Türkiye'de
kronikleşmiş bir sorun olduğunu dile getiren Kılıç, istihdamın
artırılması için yeni yatırım yapılması, teşviklerin istihdam
odaklı olarak ele alınması, kayıtdışının önlemesi, çocuk ve kaçak
yabancı işçi çalıştırılmasının engellenmesi gerektiğini belirtti.
Kılıç, İş Kanunu'nda yapılan son değişiklikle esnekleştirmeye dönük
uygulamaların önünün açtığını savunurken, esnekleştirmenin sosyal
güvenlik hakkından yararlanmayı ve emekli olmayı imkansız hale
getireceğini öne sürdü. Kılıç, bu eksiklikleri giderilmeyen bir
esnekliğin yarar sağlamayacağını, sosyal ve hukuksal yeni sorunlar
yaratacağını kaydetti. Hak-İş Genel Başkanı Salim Uslu, çalışma
hayatına yönelik tüm mevzuatı ele almak yerine, esneklik konusunun
öne çıkarılmasını eleştirdi. Esnekliğin AB yolunda değil Ulusal
İstihdam Stratejisi yolunda değerlendirilmesi gerektiğini belirten
Uslu, ''Aksi halde AB yalnızca esneklik istiyor anlamı çıkabilir''
dedi. Bir ihtiyaç var diye o konuyu gözü kapalı kabul
edemeyeceklerini vurgulayan Uslu, kulağa hoş gelen ancak ürkütücü
unsurlarda barındıran kavramların doğru kurallar konulmaması
halinde yeni çalkantılara yol açabileceğini savundu. Uslu,
uygulamadaki İş Kanunu'nun getirdiği esnekliğin, iç açıcı sonuçlar
yaratmadığını kaydetti. DİSK Genel Başkanı Süleyman Çelebi de
işveren kesiminin uzunca bir zamandır işsizlik sorununa çözüm
olarak esnekliği önerdiğini söyledi. Başta ILO olmak üzere çeşitli
çevrelerce yapılan araştırmalarda esneklikle istihdam arasında
doğrudan bir bağlantı bulunmadığının ortaya konulduğunu dile
getiren Çelebi, kuralsız esnekleştirmenin ücretleri, toplu pazarlık
ortamını ve iş güvencesini olumsuz etkilediğini belirtti.
''Esneklik işsizlik sorununu çözecek sihirli değnek değildir''
diyen Çelebi, zaman zaman işletmelerin esneklik uygulamasına
başvurmak zorunda kalmasını anladıklarını, ancak bu yapılırken
işçilerin kolektif rızasının aranması gerektiğini kaydetti.